1928 yılında latin alfabesine geçişle birlikte yayıncılık ilk üç dört yıl bir geçiş dönemi yaşadı. Türk halkının Latin harflerini öğrenmesinden sonra batı tarzı yaşamı işleyen romanlar da vitrinleri süsledi.

Osmanlı döneminde kitap kapaklarının büyük bölümü kaligrafik bir özellik taşıyordu. Dergilerini bir bölümünde çok sanatkarane yapılmış tablolara rastlanmakta idi. Örneğin "Resimli Ay", "Süs", "Şık" gibi dergiler renkli kapakları ile dikkat çekiyorlardı.
Türk romancılığı değişen ve batılılaşan toplumu yansıtan eserleri ile çok sayıda okuyucuya ulaştı. Bu dönemin popüler romanda en ünlüleri Hüseyin Rahmi, Nezihe Muhittin, İskender Sertelli, Peyami Safa, Ethem İzzet Benice, Peride Celal, Suat Derviş, Vala Nurettin, Mahmut Yesari, Nizamettin Nazif, Aka Gündüz çok sayıda satışa ulaştılar. Bu romanların en büyük özelliği çok renkli kapaklarla, basılmış olmaları idi. Kapaklar tamamen roman konusu ile ilgili idi. Aşk romanları çok satan romanlardandır ve Türk kadınları değişen toplum yapısındaki kadın karakterleri ilgi ile izlemişlerdir. Kitap kapaklarını yapan ressamlardan en ünlüsü özellikle tarihi romanların kapaklarındaki başarısı ile Münif Fehim'di.
Diğer ressamlar ise, Mashar Apa, Nihat Öcal, Ali Güven, Sedat Erbil, Sadi Dinççağ, Yücel, Sururi imzalarıdır. Büyükanne ve babalarımıza hoşça vakit geçiren Cumhuriyet'in ilk yıllarının toplumsal değişimini aktaran tablo güzelliğinde kapakları ile göz alan ve artık mazi'nin renkli anıları olan Eskimeyen Kitap Kapakları ile o günlerin yaratıcılarına birer selam gönderiyoruz.