Beşiktaş, Yıldız ve Nişantaşı yamaçları arasında kalan Ihlamur Vadisi,
tarihi belgelere göre 18. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar içinden
Fulya Deresinin aktığı ıhlamur ve çınar ağaçlarının arasında bir
mesire yeri olduğu biliniyor. Günümüzde kasırların yer aldığı vadinin
ilk bölümü, Sultan III. Ahmet (1703-1736) döneminde tersane eminlerinden
Hacı Hüseyin Ağa'ya ait bağ iken, devlet hazinesine katılarak padişaha
ait bir has bahçeye dönüştürülmüş. Yıldız'a doğru uzanan ikinci
bölümünde Sultan III. Selim (1789-1808) ile Sultan II. Mahmud'un
(1808-1839) kemankeşlerle birlikte atış yarışmaları yaptıkları var
olan bazı nişan taşlarından anlaşılıyor. Bu nişan taşları üzerinde,
sultanların su dolu testilere yaptıkları atışların mesafeleri, derece
ve tarihleri yazılmış. Sultan Abdülmecid (1839-1861) döneminde vadinin
"Muhabbed Bahçesi" adlı üçüncü bölümü de eklenerek, ağaçlandırma
ve setli düzenleme çalışması yapılmış.
Fransız şair Lemartine, 1846 yılında sultanın konuğu olarak ağırlandığı
Ihlamur ve çevresini, anılarında şöyle tasvir etmiş. "… Binanın
karşısında ki bahçede güzel yemiş ağaçları ile bu vadiye ismini
veren büyük ıhlamurlar vardı. Köşke çıkan üç basamaklı merdivenin
önünde, yasemin dallarını aşamayan küçük bir fıskiye, tatlı bir
şırıltı ile mermer havuza dökülüyordu. Ihlamur padişahın en sevdiği
köşktür, burada dinlenir ve mütalaa eder". Lemartine'nin sözünü
ettiği bu mütevazı bağ köşkünün yerine, Sultan Abdülmecid (1849-1855)
yılları arasında iki kasır yaptırır ve buraya ferahlık, tazelik,
neşe, sevinç anlamlarını taşıyan "Nüzhetiye" adını verir. Sultan
Abdülaziz (1861-1876) döneminde has bahçede çeşitli eğlenceler,
pehlivan güreşleri düzenlenmiş. Sonraki yıllarda padişah ve ailesinin
uğrak yeri olmaya devam eden Ihlamur Kasırları, Cumhuriyetin ilanından
sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 1951'de İstanbul Belediyesinin
kullanımına verilerek "Tanzimat Müzesi" olarak düzenlenmiş. 1966
yılında Milli Saraylara devredilen yapılar, özgün eşyaları ve tamamlanan
bahçe düzenlemesiyle birlikte 1985'de müze-saray olarak ziyarete
açılmış.
Ihlamur Kasırları'ndan Sultan Abdülmecid'in resmi kullanımına ayrılan,
törenler için düşünülmüş ve kullanılmış Merasim Köşkü, sultanın
maiyeti, kimi zaman haremi için ayrılan ise Maiyet Köşkü olmuş.
Birer biniş kasrı yani sultanın günübirlik dinlenme mekânı olan
kasırlar, aynı zamanda diplomatik misafirlerin ağırlandığı yer olarak
önem kazanmış.
Merasim Köşkü, giriş salonu ile salonun iki yanında birer odası,
ön cephesinde ki dönemin beğenisine uygun Barok çizgiler taşıyan
merdiveni, ilginç ve hareketli kabartmalarıyla çarpıcı bir mimariye
sahip. Kasrın iç süslemelerinde Osmanlı sanatında 19.yüzyılda tercih
edilen Batı dekorasyon anlayışına uygun süsleme tasarımı uygulanmış.
Avrupa'nın çeşitli üsluplarında ki mobilyalar ve döşeme unsurlarıyla
belirli bir bütünlük sağlanmış.
Maiyet Köşkü ise orta sofaya açılan köşe odalarından oluşan mekân
düzenlemesiyle geleneksel bir şema sergilerken odaların duvarları
farklı renklerde, mermer görünümü veren stuko ile kaplanmış.
Günümüzde kentin göbeğinde bir vaha olan IHLAMUR KASIRLARI!
Kısıtlı zamanı olup, dinlenmek için ayırdığı bu zamanı da ulaşımda
harcamadan bir an evvel hedeflediği ortama kavuşmak, doğanın ortasında
tarihi doku içinde isteyenlere hizmet veriyor.
Gün boyu çay kahve, tost ya da 12.00'ye kadar kahvaltı yapabilme,
tarihi bir mekânı gezme, gözleri yeşil ortamda dinlendirme, kuş
sesleri arasında doğanın içinde soluklanma, güvenli alanda dolaşıp
yürüyüş yapma imkânı sunuyor.
Avrupa
Yakasının gökdelenlerle çevrili yoğun yerleşim yeri Beşiktaş'ta
bulunan Ihlamur Kasırları, kısaca Beşiktaş Semt Pazarının yanı başında
saklı.
Milli Saraylara bağlı Ihlamur Kasırlarında giriş sembolik bir TL.
Bahçe Kapısı girişinde gişe ve güvenlik, içeride bebeğini gezdiren,
bir çay içip kitap okuyan, güneşlenen zamanı bol emekliler, yürüyüş
yapan hanımlar ulaşımı kolay bir ortamda hoşça vakit geçiyorlar.
Bahçeye kurulu masanızda ağaçlara, süs havuzlarına, oya gibi işli
Ihlamur Kasrına, karşı oturup çayınızı yudumlarken davetsiz misafirlerden
8-10 tane tavus kuşu ayaklarınızın dibinde dolaşıyor.
Sıkılıp yürüyüş yapmak isterseniz çam, çınar, ıhlamur ve saray bahçelerinde
sıkça görünen manolya ağaçları, estetik görünüşlü çiçekler, bitkiler
arasında dolaşabilir, yorulunca bahçenin çeşitli yerlerinde konumlanmış
banklarda oturulabilir.
Ağaçlar arasında iki tanesi gerek yaprak, gerekse şekil itibariyle
dikkatinizi çekiyor. Giriş kapısı solunda yükselen dev ağaç Çin
Mabet Ağacı (Ginkgo biloba) olarak anılıyor. Yaprakları şifalı,
araştırmaya, öğrenmeye değer özellikler taşıyor. Diğer Mabet Ağacı
ise Kafeterya önünde yer alıyor.
Ihlamur Kasırları bahçesinde yarım saatlik dinlenme molası üzerinizde
ki tüm stresi yok edecek, sakinleşmiş, dinlenmiş olarak ayrılmanıza
neden olacak.
Bodrum üzerine tek katlı olarak inşa edilen Ihlamur Kasrı 19. Yüz
yılın Batı dekorasyon anlayışına uygun süslemeleri hayret ve hayranlık
uyandırıyor.
Ihlamur Kasırları, Pazartesi - Perşembe günleri dışında her gün
ziyarete açık.
Kapalı mekânlarda fotoğraf makinesi, kamera kullanımı, cep telefonu
ile çekim yapılamaz deniyor.
08.30-16.30 (Kasım-Mart) / 08.30-17.30 (Nisan-Ekim).
Ihlamur Yolu, Beşiktaş - İstanbul Tel 0(212) 259 50 86
|
|
|
|
|
|
Merasim
Köşkü Kabul Salonu |
Merasim
Köşkü Tören Salonu |
Maiyet
Köşkü |
|
|
©
2013, Sihirlitur'daki tüm yazılar ve fotoğraflar
Haluk
Özözlü'ye
aittir, alıntı yapılamaz, izinsiz kullanılamaz.
|
|
|
|