Kültür Sanat 1.sayfa | Kültür Sanat 2.sayfa


KÜLTÜR & SANAT

Concertmania
BON JOVI, WHITESNAKE, IRON MAIDEN, DEEP PURPLE, JUDAST PRIEST, IAN ANDERSON, JETHRO TULL,
OZZY OSBOURNE, METALLICA, SLAYER, MEGADETH, ANTHRAX, MANOWAR, ACCEPT, RAMMSTEIN
KONSER VİDEOLARI İÇİN TIKLAYINIZ
http://arzuozozlu.blogspot.com/

H.CAN YÜCEL, Adalı Yayıncılık'tan çıkan yeni kitabı ADA'YA YOLCULUK
H. CAN YÜCEL Adalı Yayıncılıktan çıkan yeni kitabını "ADAYA YOLCULUK" başlıklı kitapta Marmara Adası kapsamlı bir şekilde ele alınmış. Ulaşımından, yaşantısına dek tüm detaylara fotoğraf ve bilgilerle yer verilmiş. kitapta, Marmara Adasında yerleşim, Adada kullanılan tekne çeşitleri, Yolcu Tekneleri ve Kaptanlar, II. Bölüm ve III. Bölüm olarak ada tarihi ile gözler önüne seriliyor.
Yılların araştırması ve birikimiyle hazırlanan belgesel kaynak nitelikli itapta 200 adet siyah Beyaz fotoğrafla ada tarihine ve vapurlarımıza yolculuk yapabilirsiniz. Fiyatı 40.00TL olan kitap seçkin kitap evlerinde bulunabilir.

Can Yücel, Ali Bozoğlu Beyin fotoğraflarının yer aldığı kitapta Şevket Karasaban, Berk Gürses, Rüksan Yakar, Cavit Savran, Arzu İşseven, Yalçın Özalp, Orhan Kızıldemir, Ahmet Birant, Haluk Özözlü gibi isimlere ait arşiv fotoğrafları da bulunuyor. (15 Haziran 2021).

Sadberk Hanım Müzesi Koleksiyonundan MOTİF
Sergi 9 Kasım 2020 - 31 Ekim 2021 Sadberk Hanım Müzesi

Sadberk Hanım Müzesi,40. kuruluş yıldönümü olan 2020 yılında, Türkiye'nin ilk özel müzesi olma sıfatını haklı bir gururla ve sorumluluk bilinciyle taşıyor.Bu anlamlı yıldönümü, esin verici bir sergi ve ona eşlik eden bir katalogla kutlanıyor. "Motif" başlığıyla kurgulanan sergi ve yayın projesi, müzenin belirli bir eser grubunu sunmuyor, aslında bütün müzeyi eserleriyle birlikte panoramik bir çeşitlilik içinde görünür kılıyor ve çok farklı coğrafyalarda birbirleriyle karşılaşmış farklı kültürlerin tarihsel motiflerini bir araya getiriyor. Bugüne kadar hazırlanan her sergi, müze koleksiyonlarının kuvvetli yönlerini göz önüne serdi. Yıldönümü projemiz ise eserleri bu defa motifler yoluyla birbirine bağlıyor ve nispeten küçük, ama "kabına sığamayan" müzemizin aslında ne kadar zengin olduğunu anlatıyor.

Sergi, O9 Kasım 2020 - 31 Ekim 2021 tarihleri arasında, Çarşamba hariç her gün 10:00 - 17:00 saatleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak.

SHERLOCK HOLMES'UN MACERALARI, ÇOCUKLAR VE YETİŞKİNLER İÇİN BİR BAŞYAPITA DÖNÜŞTÜ
Sir Arthur Conan Doyle'un kalemiyle şekillenen, dünyaca ünlü hayali dedektif kahraman Sherlock Holmes'un maceralarını içeren 5 kitaplık seri, The Çocuk Yayınları markasıyla yepyeni bir kimliğe büründü. Başarılı illüstratör Arianna Belluci imzası taşıyan birbirinden orijinal kapak görseller ve siyah beyaz çizimler ile bir başyapıt olma özelliği taşıyan seri, koleksiyon düşkünlerine özel tasarımıyla sadece çocukları değil, macera tutkunu yetişkinleri de okur kitlesine dahil ediyor. Özel olarak tasarlanan kapak görselinin yanı sıra orijinal siyah beyaz çizimleri aracılığıyla Sherlock Holmes'un dâhilik eseri olan akıl oyunları içinde kaybolan okurlar, kendilerini maceradan maceraya koşarken buluyor.
Sherlock Holmes ile ev arkadaşı Dr. Watson'ın maceraları, 5 kitaptan oluşan dünyaca ünlü seride, "Kızıl Dosya" kitabıyla başlıyor. Sherlock Holmes ve Dr. Watson'ın kendilerini onlarca yıldır süren bir ihanetin ve Hindistan'dan Londra'ya uzanan bir cinayet sarmalının içinde buldukları "Dörtlerin İmzası" kitabıyla sürükleyici bir hale dönüşüyor.
Serinin 3'üncü kitabı "Mavi Yakut", okurları bir kazın peşinden giden Sherlock Holmes ve Dr. Watson'ın içine düştükleri akıl almaz maceranın içine çekiyor. "Benekli Kordon" kitabı ise Sherlock Holmes ve arkadaşının bir cinayetin gizemini çözmek üzere gittikleri karanlığa doğru yola çıkarıyor. Serinin son kitabı "Kızıl Saçlılar Kulübü" kitabı,okurlarını basit bir soruşturmayla başlayan, giderek derinleşen olaylar zincirinde şaşırtıcı bir gerçekle karşı karşıya bırakıyor.

24.EMITT İstanbul 2020 Fuarı Tüyap'da 30 Ocak'ta açıldı
Dünyanın sayılı turizm fuarlarından biri olan EMITT, yedi salonda yerli ve yabancı iştirakçıların katılımıyla bir kez daha turizmcilere, tatilseverlere kapılarını açtı. Özellikle yerli katılımcılar yörelerine has ürünleri sahip oldukları folklorik ve antik değerleri ön plana çıkardılar.
Bunlar arasında Afrodisias antik kentini, Balıkesir Yağcıbedir halılarını, Kuşadası dev korsanlarıyla çevresini, Uşak Uşak halılarını, Isparta güllü ürünlerini, Mardin evlerini, Denizli Pamuklale kaplıca sularını tanıtırken, Kastamonu sabunlarını, Kızılcahamam su ve sodasını, Mudurnu el işi yemenilerini tanıttılar. Kilis yorganları, zeytinyağları, Edremit zeytin ve sızma yağları, Aksaray kabak çekirdeği, Amasra zengin çeşitli salatalarını, Konya Hoşmerim Helvasını, Adıyaman, etsiz, Urfa etli çiğ köftesini, Adana şalgam suyunu, Bozcaada şaraplarını konuklara tattırıp özenle sergilediler.
Katılımcılardan Moğolistan yöresel kıyafetli modelleriyle, Japonya kağıt katlama sanatından verdiği örneklerle ilgi odağı oldular. Dalyan kaplumbağası, Bartın çektirme maketi, Antalya Altın portakal heykelleri, Karadeniz Ereğli mağarası, herkülü, Avanos çömlek yapımı ve balon gezileri ile ilgi çeken diğer standlar oldu.
Dünyada yaşanan ekonomik krize, depremlere, yayılmakta olan Çin gribine rağmen fuar ziyaretçileri, tatilseverler bu yılda standlara büyük ilgi gösterdiler.


Fuar ziyaretçileri, standlarda konu mankenleriyle bol bol selfie ve video çekip, tanıtım broşürlerinden topladılar.

Antalya Kemer tanıtım standında açılan fotoğraf sergisinde yer alan Büyük Burun Mağara ve turizm konulu çeşitli tatil yapma hevesi uyandıran imrendirici fotoğraflar, büyük beğeni kazandı.

ÜNLÜ FİLATELİST EROL AKKAYA'NIN PUL SERGİSİ GALATASARAY'DA ESKİ PTT BİNASINDA AÇILDI
Türkiye'nin ender müzik pul koleksiyonerlerinden Erol Akkaya, tarafından hazırlanan pul sergisi, PTT'nin eski Galatasaray Postahanesi giriş katında açıldı. Seçkin davetli topluluğunun ziyaretiyle 09 Aralık 2019 Pazartesi günü saat 15.00'de açılan pul sergisi 15 Aralık tarihine kadar gezilebilecek.

Sergilenen pulların, ilk gün damgalı zarfların yanı sıra Eşya Piyangosu biletleri de bulunuyor. İstanbul'un Fethi pulları, Çeşitli branşların konu edildiği Olimpiyat pulları büyük ilgi görüyor.
Tarihe, geçmiş dönemlere ışık tutan kültür hazinesi pullar arasında yer alan "Posta Pullarında ATATÜRK" pulları tematik pullar büyük önem taşıyor.

SELÇUK ALAGÖZ İLE GEÇMİŞE YOLCULUK
Türkiye müzik tarihinin unutulmaz değerlerine ses vermeyi sürdüren Gloss Müzik, bu kez de Selçuk Alagöz arviş kayıtlarını müzikseverlerle buluşturuyor; 1960'lı ve 1970'li yıllara da yeniden ışık tutuyor.
Üç Altın Plak sahibi Selçuk Alagöz, Malabadi Köprüsü, Deliyim Seviyorum gibi özgün bestelerinin yanı sıra Rana Alagöz ile birlikte yorumladıkları eserlerle de Türkiye müzik tarihinin unutulmazları arasında sağlam bir yere sahip.
Müzik kariyerini sayısız ödülle taçlandıran, orkestrası ile yurtdışında ve Türkiye'de konserler veren sanatçı, farklı dillerde söylediği şarkılarla da hafızalarda yer alıyor. 73 ülkenin otantik şarkılarından oluşan repertuarı ile Guiness rekorlar kitabına aday olan Selçuk Alagöz ve Orkestrası'nın,1960'lı ve 1970'li yıllarda yayınlanan plaklarından alınan kayıtlar, 50 yıllık karanlığın ardından arşiv tutkunlarının beğenisine dijital olarak sunuluyor.
Türkiye müzik tarihinin unutulmayan eserleri, Bolu Beyi, Bağbozumu, Mutluyum Artık, Barışalım Mı, Demirciler, Dosta Giderim, Edremit Van'a Bakar, Geçti. Yolun Yarısı, Pınara Varmadın Mı?, Ringo, Saklan Saklanabilirsen, Sevdi Zannet, İbibikler, Şu Silleden Gece Geçtim'in yeraldığı "Dünden Bugüne -2" albümü Coşkun Müzik'in katkılarıyla, Gloss Müzik etiketiyle dijital ve mobil platformlarda.

Deep Purple grubunun eski bas gitaristi Glenn Hugles, İstanbul konserinde sahneyi "BURN" adlı parçayla adeta yaktı.

Ünlü İngiliz Rock grubu Deep Purple’nin eski bas gitaristi Glenn Hugles, 11.Temmuz 2019 akşamı Zorlu Performans Sanatları Merkezi sahnesinde sevenleriyle buluştu. Saat 21.00’de başlayan konserde, İan Gillanı anımsatan çığlıklarıyla seyirciyi coşturan, tüm dinleyicilerin birlikte söylediği bilinen sevilen parçalarla övgü dolu performans sergileyen Glenn Hugles “Burn” adlı Deep Purple grubunun bir rock klasiği haline gelmiş parçası büyük beğeni topladı. Konserde Bas vokal ve bas gitarda ki 1952 doğumlu Hughes’a, gitarda Soren Anderson, klavyede Jesper Bo Hansen ve davulda Fernando Escobedo eşlik ettiler.
Konser performansı "BURN" adlı parçanın orijinal videosunu "Glenn Hughes Performs Deep Purple Classics Live Istanbul Turkey 2019 - Burn" başlığı altında olarak bulabilirsiniz.

Armoni Sanat Galerisi, 30 Nisan 2019 tarihinde YALÇIN GÖKÇEBAĞ'ın
"Anadolu Düşleri" adlı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatcıya ait 13 eserinin yer alacağı sergi 30 Nisan - 15 Mayıs arası sanatseverlerle buluştu

Armoni Sanat Galerisi Yalçın Gökçebağ'ın son dönem resimlerinden oluşan bir sergiyi ağırlamaya hazırlanıyor.
Giderek azalan, bir süre sonra da belki tümüyle bitecek olan Anadolu kırsalındaki günlük yaşamı, Karadeniz'den Ege'ye, Doğu Anadolu'dan Akdeniz'e, Marmara'dan, Güney Doğu Anadolu'dan İç Anadolu'ya dek tuvaline aktarıp belgeleyen Yalçın Gökçebağ'ı, gerçek bir hikâye anlatıcısı olarak tanımlayabiliriz.



Sanatçı yıllarca yaptığı çok sayıda farklı işin kendisine açtığı yol, kazandırdığı gözlem gücüyle oluşturduğu hikayeleri resimlerine yansıtıyor. En detaylı çalışmaları titizlikle yapan, kırsal yaşamı bize bambaşka bir perspektif ve ışıkla sunan sanatçı, adeta geçmişimizi saklamamıza yardım eden eşsiz bir belgeselci gibi çalışmı
ş.
Resimlerde kırlara yukardan bir bakış, ufka doğru derinleşen bulutlar, gittikçe uzaklaşan, ama bitmeyen tarım alanlarını, meyve bahçelerini ve buralarda çalışan kadınları görebilirsiniz.

ART 212 SANAT GALERİSİ Kadırgalar Caddesi No: 8/B (Metro Center Yanı) NİŞANTAŞI-İSTANBUL 0212 240 22 82

GÖKOVA-KEKOVA KIYILARI VE 12 ADALAR İÇİN BİR YAŞAM VE GEZİ REHBERİ MAVİ YOLCULUK HAKKINDA HER ŞEY BU KİTAPTA!
450 küçük koy ve deniz mola noktasının anlatıldığı “Mavi Yolculuk Rehberi: Gökova'dan Kekova'ya Türkiye Kıyıları ve 12 Adalar” doğa ve deniz severlere yeni bir pencere açıyor. Gazeteci Ali Boratav’ın 3 yıllık bir çalışmayla hazırladığı kitap, Gökova, Hisarönü, Yeşilova, Marmaris, Göcek-Fethiye Körfezleri ve Kalkan-Kaş-Kekova mavi yolculuk kıyıları ile Ege Adaları’nda mavi gezginler için yeni ve renkli bir rehber niteliği taşıyor.
Gazeteci Ali Boratav, Türkiye kıyıları ve Ege Adaları’nda 30 yıla yakın süredir gerçekleştirdiği mavi gezilerden izlenim ve deneyimlerini 3 yıllık bir hazırlık süreci sonucunda “Mavi Yolculuk Rehberi” isimli kitapta topladı. Usta denizcilik yazarı Sezar Atmaca’nın editörlüğünü üslendiği kitabı, Denizler Kitabevi yayımladı. Büyük boyda basılan 532 sayfalık kitap, denizciler için olduğu kadar bu kıyıları ve adaları karadan gezenler için de çok yönlü bir rehber olma özelliğini taşıyor.

Orak Adası Güneydoğu koyu Gökova Körfezi Armutlusu (Gökliman) koyu Hisarönü

23. EMITT Turizm Fuarının ardından
Dünyanın dört büyük turizm fuarı arasında yer alan EMİTT TURİZM FUARI
2019 yılı 31 Ocak Çarşamba günü başlayıp
03 Şubat'a kadar sürdü.
TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'ne hem turizm profesyonellerini hem de uygun fiyatlarda tatil planlarını yapmak isteyenleri
ağırlayan EMITT – Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı 94 ülkeden 1.100 ana firmayı (alt katılımcılarla toplamda 5.602 firma) ağırlayarak rekor seviyede katılım sağlandı.

Fuar alanının kente uzaklığına rağmen turizm sevdalıları yoğun trafikli fuar alanına giriş için sabahın erken saatlerinden itibaren büyük ilgi gösterdiler.
Fuara katılan konuşmacılar yapılan toplantılarda fikir teatisinde bulundular sorunlara çare aradılar. Destinasyon Pazarlamasının Önemini Yerel Kalkınma ve Turizm Ekseninde Yeniden Keşfedin 'Türkiye turizmini 12 aya yaymak için gerekli destinasyon stratejileri neler?', Turizm odaklı bir yerel kalkınma planında yol haritası nasıl çıkarılır?', 'Hangi öğeler destinasyon turizmi kapsamında öne çıkarılabilir?' 'Birçok destinasyon arasından kendimizi nasıl sıyırırız?', Önümüzdeki dönem için 'Turizm sektörünü etkileyen mega trendler neler?', 'Global turizm tüketicisi önümüzdeki dönemde neyi önemseyecek?', 'Nasıl bir tatil yapmak isteyecek?', 'Tatilini düzenlerken hangi kanalları kullanacak?', 'Destinasyon turizminin global trendlerdeki önemi nasıl olacak?', 'Turizmin yeni lokomotifi Y kuşağı mı?, gibi çeşitli konular ele alındı.

Tüyap fuar alanında önceki yıllardan farklı, akılda kalıcı, seyahati cazip kılan bir değişiklik yoktu.
Yine standlarda yöresel ürünler sergilendi satışı yapıldı. Yerli katılımcılar arasında yer alan kesme çiçekçilikle tanınan şifa kenti Yalova, çiçeklerden yapılmış gelinlikli modeliyle beğeni kazandı. Balıkesir kenti ilçeleriyle beraber folklor gösterileri sunarken Edirne faytonları, şifalı macunu, orkestrası, geleneksel şenlikleriyle ziyaretçileri toplamasını bildi.
Çankırı kaya tuzunu, Geyve ayva Safranbolu safran çiçeği, Sındırgı mandalina kolonyasını koklatarak, Diyarbakır tepsi tepsi burma tatlısını satıp, tattırarak tanıttı, Mardin sedef kakmalarını, Kemaliye dokumalarını, dut mamullerini sundu.
Edremit zeytin ve yağlarını, Sinop Amazon kadınını, Çanakkale Truva kentini heykel, büst, mankenlerle sergiledi. Fuarda tarhana çorbası içenler, taşlı şövalye yüzükler, Gaziantep yemenileri satın alanlarda oldukça fazlaydı.

Ülkede yaşanmakta olan ekonomik etkenlerin bariz gözlendiği turizm fuarında, ziyaretçiler, fuar alanında dolaşan ve sabit mankenlerle bol bol selfie çekip, kendilerine sunulan kitap, boşür, lokum, tatlı, kalem gibi ikram ve tanıtım ürünlerinden topladılar. Fuarın hedef kitlesi yerli mi, yabancı turist mi, ülke tanıtımı başarılı oldu mu anlaşılamadı.

AKDENİZ'DE AY YILDIZLI GEMİLER
Akdeniz'de Ay Yıldızlı Gemiler Ali Bozoğlu tarafından İMEAK DENİZ TİCARET ODASI İZMİR ŞUBESİ adına hazırlanan belgesel kitap Mart 2018 de ilk baskısı 1000 adet olarak deniz severlere sunuldu.

Denize olan tutkusu çocukluk yıllarında başlayıp, en son Türkiye Denizcilik İşletmelerinden 2016 yılında emekli olan Denizci yazar Ali Bozoğlu kitabında Ay Yıldızlı Türk gemilerini 16 bölüm halinde tanıtıyor.
Ender rastlanan renkli ve siyah beyaz gemilerin, iç ve dış çekimlerinden oluşan fotoğraflarla süslediği Ay Yıldızlı gemiler kitabında ki bölüm başlıkları arasında Hint Okyanusunda bir Türk gemisi. Yüzen Fuar S/S Karadeniz. Anadolu'yu İstanbul'a taşıyan gemiler Etrüsk, Kadeş, Tırhan, Marmara'nın üç gülü Trak Sus Marakaz. Marshall Gemileri. Karadeniz'in üç kardeş gemisi. Kraliçelerin Tercihi Türk Gemileri. Kuzey Buz Denizi'ne çıkan Türk Gemisi. Tarsus'la üç kıtaya rüya yolculuk.
İzmir Körfezi Sularında İlk Vapurlar. Akdeniz limanlarına açılan ikiz kardeşler. Kruvaziyer Hayalini Söndüren Yangın. Gurbetçilerin Feribotu. Gemilerimiz İzmir Enteryosyanel Fuarı Seferine Hazır. Denizyollarında Feribot Devri. "Geldikleri Gibi Giderler" konuları bulunuyor.
Piyasada satılmayan, İzmir Ticaret Odası'nın prestij yayını Ay Yıldızlı Gemiler kitabı sayfaları arasında dolaşırken, yıllar öncesine giderek, gizli kalmış bir çok bilgiye ulaşılıyor, çeşitli dokümanlar görülüyor.
Yıllarca süregelen sabır ve azimle bütünleşerek hazırlanan nadide eser, gemilerin geçmişine ışık tutuyor, belgesel kaynak özelliği taşıyor.

Dünyaca Ünlü Madame Tussauds Balmumu Heykel Müzesi’nin Türkiye’deki Adresi Beyoğlu İstiklal Caddesi oldu
2016 sonbaharında kapılarını açan Madame Tussauds İstanbul, her yaştan ziyaretçiye keyifli bir deneyim sunuyor.
250 yaşındaki markanın İstanbul’daki adresi, ziyaretçilere en sevdikleri ünlü isimleri görüp, hissedip, fotoğraflayabildikleri, eğlenceli, interaktif ve eşsiz bir deneyim sağlayan, tüm aileye yönelik bir cazibe merkezi olma yolunda ilerliyor.
Grand Pera'da ki Madame Tussauds İstanbul Müzesinde, tarihi, kültürel kahramanlar ve geçmişten bugüne sanat, spor ve siyaset dünyasının 55 üstü ünlü isim yer alıyor. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde tarihi bir gezintinin yapıldığı müzede, Türkiye’den birçok ismin yanı sıra uluslararası müzik, spor ve film yıldızları da görülüyor.

Madame Tussauds Balmumu Heykel Müzesi'nde yeni katılan ünlü karakter, sinema, tiyatro sanatçısı komedyen Tolga Çevik yerini aldı.



Heykeli ile gerçeğini ayırt etmek mümkün değil
Sinema filmleri, dizi filmler ve televizyon programlarıyla Türkiye'nin en sevilen komedyenleri arasında yer alan Tolga Çevik'in figürü, Madame Tussauds İstanbul'da kendisinin de katılımıyla düzenlenen lansmanla yerini aldı.
Mütevazi hali ve esprileri ile hazır cevaplığını açılışta da sürdüren sanatçı oldukça heyecanlı göründü.
"Artık bir dublörüm var"
Lansmanda neşeli, mutlu olduğu gözlenen ve esprileriyle davetlilere renkli anlar yaşatan Çevik, "Burada figürümün bulunması benim için heyecan verici. Bunun bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum. Sanki ünlülerden oluşan kocaman bir ailenin en yeni üyesi gibi hissediyorum. Ayrıca insanın kendini böyle dışardan görmesi çok farklı bir duygu. Daha önce yurt dışında Madame Tussauds'yu ziyaret etmiştim. Fakat insanın kendi figürünün olması çok farklı bir deneyimmiş" dedi. Çocuklarının da figürü çok merak ettiğini, sınavlar nedeniyle ailece gelemediklerini üzülerek belirten ünlü komedyen, "En kısa sürede "beni" ailece ziyaret edeceğiz" dedi ve telefonunu çıkararak figürüyle birlikte selfie çeken ilk kişi oldu.
Figürün yapımı 8 ay sürdü!

Tolga Çevik figürünün yapım sürecinin başlangıcında Londra'da bulunan Madame Tussauds Stüdyo'sunun kreatif ekibi sanatçıyla İstanbul'da bir araya geldi ve detaylı ölçü alımı, fotoğrafların çekilmesi, saç ve göz rengi referanslarının belirlenmesi için ön çalışma gerçekleştirdi. Yaklaşık 3 saat süren bu çalışmanın ardından sanatçının figürü için kendisinin seçtiği bir poz belirlendi ve bu poz referans alınarak figürün duruş şekli tasarlandı. Saç, kaş ve kirpikleri gerçek saçların tek tek ekilmesi ile oluşturulan figürün yapımı 8 ay sürdü ve Çevik'in de onayıyla figür son halini aldı. Tolga Çevik Madame Tussauds İstanbul'da sergilenecek figürü için orijinal sahne kostümünü hediye ett.
Sevilen sanatçı isteyenleri kırmadı her biri ile ve basın toplantısına katılanla birlikte grup fotoğrafı da çektirdi. 2.6.2017

Müzede sergilenen balmumu heykel sayısı Tolga Çevik, Neşet Ertaş, Demi Lovato, Cosmoman 2018 ve 25 Mayıs 2018'de ilave edilen Türk Sinemasının unutulmaz aktörü Tarık Akan ile 60'a ulaştı.



Madame Tussauds İstanbul'a gelen taleplerin değerlendirilmesiyle figür yapımı için sanatçının ailesiyle iletişime geçen Madame Tussauds yetkilileri, alınan olumlu dönüş sonrası Aralık 2017'de Tarık Akan'ın figür yapım çalışmalarına başladı. Figürün yapım süreci hakkında Merlin Entertainments Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner "Madame Tussauds İstanbul'a her sene yeni figürler ekliyoruz ve bu kez Türk Sineması'na büyük değerler katmış oyuncumuz Tarık Akan'ı, ailesinin büyük desteğiyle burada sevenleriyle buluşturduk. Figür ailesinin isteğiyle 2000-2010 yılları arasındaki görünümünde yapıldı. Londra stüdyomuzda 1 yıldan uzun süren çalışmalara rehber olması için çok fazla arşiv taraması yapıldı ve üzerindeki takım elbise ve ayakkabı sanatçının ailesi tarafından figürde kullanılmak üzere Madame Tussauds İstanbul'a bağışlandı" dedi.
Madame Tussauds Müzesi'nde sergilenecek karakterler arasında Mustafa Kemal Atatürk, Mevlana, Kanuni Sultan Süleyman, Fatih Sultan Mehmet, Mimar Sinan, Barış Manço, Angelina Jolie, Brat Pitt, Lady Gaga, Messi, Ronaldo, Einstein, ET, Adile Naşit, Rihanna, Marilyn Monroe, Muhammed Ali ve birçok sürpriz toplamda 55 isim yer alıyor.
Balmumu heykeller serisine 2017 yılında yedi tanesi Türk yıldızlardan olmak üzere sekiz heykel daha ilave olacak.

İstiklal Caddesi üzerindeki Grand Pera binasının ilk iki katında kapılarını ziyaretçilere açan Madame Tussauds İstanbul için merkezde figürleri yer alan ünlülerin ve yakınlarının katılımıyla bir açılış resepsiyonu düzenlendi. Lale, Doğukan ve Batıkan Manço, Barış Manço’nun figürüyle ilk defa bir araya geldi. Fuat Güner ve Özkan Uğur, Madamme Tussauds İstanbul’u baştan sona gezerek başta kendi figürleri olmak üzere tüm figürlere yakın ilgi gösterdiler.
Öte yandan Ocak ayı itibariyle sevilen pop yıldızı Murat Boz'un balmumu heykeli sergilenmeye başladı.
MADAME TUSSAUDS BALMUMU HEYKEL MÜZESİNİ GEZMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ

ÇİÇEK HAKKINDA HER ŞEY BU FESTİVALDE!
Baharın Mis Kokulu Çiçeklerinden Rengarenk Bir Dünya: "FloralFest"


Geçtiğimiz yıl Haydarpaşa Garı'nda alışılagelmiş festivallere yeni bir soluk getiren FloralFest, bu yıl daha düzenlendi. Küçük çiflik Park'ı mis kokulu rengarenk bir dünyaya çeviren ve dopdolu programıyla misafirlerini ağırlayan Floralfest'te bugün Hıdırellez çoşkusu yaşandı. İkinci gününde de çiçeğe dair birçok etkinliğin yer aldığı festivalin akşamında ise Ahırkapı Roman Orkestrasıyla beraber Hıdırellez, dans ve müzik eşliğinde çoşkuyla kutlandı.

70'den fazla butik çiçekçinin yer almasının yanı sıra çiçeğe dair birçok etkinliğin de bulunduğu festivalin bugünkü programında, başarılı sunucu Ezgi Sertel eşliğinde ceviz kabuğundan takı tasarımı, yenilebilir çiçekten çikolata yapımı, Frida Kahlo taç yapımı ve çiçek buketi yapımı atölyeleri yer aldı.
Mis kokulu festivalin son gününde ise müzik eşliğinde yine canlı performanslar ve çiçeğe dair her şey, Festivalin üçüncü gününde ise füzyon buket tasarımı, selülit giderici yağ yapımı ve çiçek stili atölyeleri etkinliklerini sergilediler.

EN ÇOK ZİYARET EDİLEN MÜZE VE ÖREN YERLERİ BELLİ OLDU
Kültür ve Turizm Bakanlığa bağlı müze ve ören yerlerini 2016 yılında 17 milyon 521 bin 316 kişi ziyaret ederken, 2017 yılındaki ziyaretçi sayısı yüzde 17 oranında artarak 20 milyon 509 bin 746 ziyaretçiye ulaştı.
KONYA MEVLANA MÜZESİ İLK SIRADA
2017 yılının en çok ziyaretçi ağırlayan müzesi, 2 milyon 480 bin 433 kişiyi ağırlayan Konya Mevlana Müzesi oldu. Mevlana Müzesini sırasıyla; 1 milyon 932 bin 726 ziyaretçiyle İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi, 1 milyon 892 bin 250 ziyaretçiyle İstanbul Ayasofya Müzesi, 1 milyon 494 bin 893 ziyaretçiyle Denizli Hierapolis (Pamukkale) Ören Yeri, 996 bin 800 ziyaretçiyle İzmir Efes Ören Yeri, 682 bin 785 ziyaretçiyle Nevşehir Göreme Ören Yeri, 498 bin 880 ziyaretçiyle Nevşehir Hacıbektaş Müzesi, 386 bin 590 ziyaretçiyle Aksaray Ihlara Vadisi Ören Yeri, 360 bin 879 ziyaretçiyle Ankara Cumhuriyet Müzesi, 353 bin 285 ziyaretçiyle İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi Harem Bölümü takip etti.
PRNet'in medya incelemesine göre geçtiğimiz yıl müze ve ören yerleriyle ilgili 39 bin 708 haber çıkışı tespit edilirken, müze ve ören yerleri ziyaretçilerinin 2016 ile 2017 yılları arasındaki kıyaslamasında yüzde 97 oranında bir artışla Nevşehir Kaymaklı Yeraltı Şehri ilk sırada yer aldı. Nevşehir Hacıbektaş Müzesi yüzde 63 oranında artışla ikinci, Denizli Pamukkale Ören Yeri yüzde 53 oranında artışla üçüncü ve İstanbul Ayasofya Müzesi ile İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi ise yüzde 32 oranında artışla dördüncü sırada yer edindi.
Müze ve ören yerlerinde yaşanan artış Müzekart sayısına da yansıdı.
2016 yılında 903 bin 246 olan Müzekart sayısı, geçtiğimiz yıl yüzde 17,5 artarak 1 milyon 65 bin 966 oldu.

Dünyanın beş büyük turizm fuarı arasında yer alan EMITT – Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde 25-28 Ocak 2018 tarihleri arasında gerçekleşti.

Bu yıl 22'inci kez kapılarını açan EMITT'e 108 ülkeden 4.500 davetli tur operatörü başvurusunu yapmış bulunuyor.
25-28 Ocak 2018 tarihlerinde açık olan EMITT ilk iki gününde turizm profesyonellerine, üçüncü ve dördüncü gününde ise tatil tüketicilerine yönelik olup, tatil tüketicileri fuarda seçtikleri tatil destinasyonlarını inceleyerek bütçelerine uygun tatil rotalarını, cazip fiyatlarda "erken rezervasyon" kampanyaları ile ulaşma imkanına sahip olabiliyor.
Fuara katılanlar arasında Çanakkale ili, Çanakkale ve Truva savaşları, Güzellik Yarışmasını sergileyen modelleriyle, 57. Alayın içtiği son çorba olan Çanakkale Manevi Çorbasıyla büyük ilgi görüyor.
Balıkesir, zeytinyağı, yörük ve Türkmen folklor ve el sanatlarıyla, Gerze Belediyesi hediyelik el dokuması, Gerze Horozu, ahşap el sanatları, Eskişehir Lüle Taşı, Sivrihisar, Nasrettin Hocası, Urfa zaza gelin başları, Taraklı ağaç işleri, Taşköprü sarımsakları, Çankırı kaya tuzu ve tuzdan yapılma abajurları ile ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Gerede şak şak helvası, Safranbolu, safran çiçeği ilaveli kolanya, sabun mamulleri ve lokumları, Yalova, doğal kestane, ıhlamur bal çeşitleri, Gazipaşa turfanda ürünleri ile beğeni kazananların başında bulunuyor.

Gazipaşa seracılıkta iddialı olduğunu turfanda ürünleri çilekler, muzlar, biberler, domatesler, çiçekler ile gösterirken, Balıkesir Kaz Dağları yöresel Türkmen ve Yörük kıyafetlerini yansıttığı el yapımı bebekleriyle beğeni kazanıyor.

Namık Kemal'in Heykeli 19 Mayıs Mahallesi Parkında
Kadıköy Belediyesi Türk edebiyat ve düşünce tarihinin önemli isimlerinden Namık Kemal'in heykelini yaptırdı.
'
Vatan Şairi' olarak tanınan Türk Edebiyatının önemli isimlerinden Namık Kemal'in heykeli 19 Mayıs mahallesinde yeni yapılan 19 Mayıs Parkı'na konuldu.

Bronz heykel, heykeltraş Ümit Öztürk tarafından yapıldı. 2 metre 60 cm yüksekliğinde olan heykelin yapımı yaklaşık üç ay sürdü.
Namık Kemal'in Kadıköy'le ilişkisi Ziya Paşa, Şinasi gibi isimlerle yaptığı fikir tartışmalarına dayanıyor. Yıllarca Kadıköy'de yaşayan 5. Murad'ın şimdi SGK ve Marmara Üniversitesi Kampüsü'nün bulunduğu yerdeki köşküne ziyarete gelen Namık Kemal, Ziya Paşa gibi isimlerle bu köşkte fikir tartışmalarında bulunuyordu. Köşk zamanla muhaliflerin buluşma yeri haline gelmiş ve sabahlara kadar fikir tartışmalarının yapıldığı mekân olmuştu. 21 Aralık 1840'ta doğan Kemal'in heykelinin doğum günü haftasında konulması da ayrı bir özellik taşıyor.

Altınkapı - Porta Aurea - Golden Gate İlgi bekliyor...
Altınkapı, 1592 yıllık çok önemli bir yapı.
Hem mimari açıdan hem tarihi açıdan önemini anlatmaya sözcükler yetmiyor.
Neredeyse 11 asırlık bir imparatorluğun, yani Doğu Roma'nın, yani Bizans'ın başkentinin 1 numaralı protokol kapısı.
Bu kapıdan tüm Bizans imparatorları geçti, Osmanlı padişahlarının önemli bir kısmı da geçti.

Tur rehberleri günümüzde bu kapıyı görmek incelemek bir yana, karşısına geçip fotoğrafını bile çekemediklerini belirtiyorlar. Düzenlenen turlarda bu önemli yapıyı misafirlerilere gösterebilmek için karşısındaki mezarlığa girip dalların arasından bir kare yakalamaya çalışıyorlar.
Altınkapı - Porta Aurea
İmparatorların zafer alayı başında şehre giriş yaptıkları ana tören kapısı.
Batıda Trakya yönünde uzanan şehirler arası Via Egnatia denilen yol bu kapı önüne kadar geliyor, Mese üzerinden Ayasofya'nın önündeki Augustaion isimli meydana ulaşıyordu. Bu kapı, kentin ana kapısı, özellikle de imparatorun kente giriş törenlerinde kullandığı kapı.
Ortadaki büyük, iki yandakiler küçük olmak üzere, üç kemerli kapısıyla zafer takı görünümünde.
425 yılında yapıya adını veren altın yaldızlı kapı kanatları takılmış. Kapının üzerinde Theodosius'un heykelleri, Nike ve bir 4 fil koşumlu araba yer almaktaydı. Kapı girişinin üzerindeki altın kaplamalı bronz harflerden kitabeler bulunmakta.

'Özdilek Vakfı Yılmaz Büyükerşen
Ünlüler Balmumu Heykel Müzesi’ artık İstanbul’da...

Türkiye’nin en büyük balmumu heykel müzesi olarak nitelendirilen ‘Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi’ artık İstanbul’da. Özdilek Vakfı tarafından ÖzdilekPark İstanbul AVM’de sanatseverlerle buluşan müze, 100’ü aşkın heykele ev sahipliği yapıyor.

Eskişehir’de açıldığı günden bu yana 1 milyonu aşkın kişinin ziyaret ettiği Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, farklı bir konseptle İstanbul’da kapılarını sanatseverlere açtı. Eskişehir’de açıldığı günden bu yana 1 milyonu aşkın kişinin ziyaret ettiği Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, farklı bir konseptle İstanbul’da kapılarını sanatseverlere açtı. Özdilek Vakfı tarafından 22 Eylül Cuma Günü ÖzdilekPark İstanbul AVM’de kapılarını açan müzenin açılışında, Özdilek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Özdilek, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün yanı sıra Metin Akpınar, Bedri Baykam, Berna Laçin, Prof. Dr. Bingür Sönmez, Güneri Civaoğlu, Tuluhan Tekelioğlu, Pınar Türenç gibi eserleri sergilenen birçok isim katıldı.
Balmumu heykeller arasında Atatürk ve silah arkadaşları, Berna Laçin, Beyazıt Öztürk, Tuluhan Tekelioğlu, Süleyman Seba, Metin Akpınar, Zeki Alasya, Aşık Veysel, Bedri Baykam, Cüneyt Arkın, Müjdat Gezen, Şener Şen, Çüneyt Arkın, Kemal Sunal, Bedri Baykam, Suna Kan, Fazıl Say, Zeki Müren, Nukhet Duru, Nurgül Yeşilçay, Yaşar Kemal, Barış Manço, Adile Naşit, Turhan Selçuk, Siyasiler, İş adamları, sinema ve tiyatro dünyasının ünlüleri ile usta kalemler var.

Türk karikatürünün efsane ismi Oğuz Aral ve kahramanı Avanak Avni artık Kadıköy'de. Kadıköy Belediyesi tarafından yaptırılan iki heykel karşılıklı durarak Kadıköy'e gelenleri karşılıyor
Usta karikatürist Oğuz Aral'ın Gırgır Dergisi'nde ofis-boy olarak çalışan Rıza Külegeç adlı çocuktan esinlenerek yarattığı bir karakter Avanak Avni Kadıköy Hasanpaşa'da hem Kadıköy'e gelenleri karşılıyor hem de Kadıköy Belediyesi Karikatür Evini gösteriyor.
Kadıköy Belediyesi usta karikatürist Oğuz Aral ve onun yarattığı Avanak Avni'nin heykellerini yaptırdı. Tipik bir gecekondu mahallesi çocuğu olan sürekli ezilen ama hiç boyun eğmeyen konuşmayı sökemediği için derdini anlatamayan, Leyla'ya sırılsıklam aşık ve sürekli Deve Dilaver'den dayak yiyen Avanak Avni parmağıyla Kadıköy Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl hizmete açılan Karikatür Evi'ni gösteriyor.
Oğuz Aral'ın 1973 yılında çizmeye başladığı çizdiği Avanak Avni'nin maceraları Türkiye sınırlarını aşıp Güney Afrika'daki ırkçı olaylara karşı, Meksika'da ise ABD karşıtı gurupların sembolü olmuştu. Oğuz Aral Gırgır Dergisi'nin el değiştirmesinden sonra 1990 yılında çıkarmaya başladığı dergiye Avni adını vermişti.
Avni dergisi 1996'ya kadar yayınını sürdürmüştü. Oğuz Aral'ın 2004'te hayata veda edişinin ardından, Penguen dergisi çizerleri Oğuz Aral'ın anısına Avni'nin karikatürlerini kendi kalemlerinden çizmişlerdi.
Oğuz Aral, bir karikatüründe Avanak Avni'ye konuk olmuş ve Avni'den bir taş da o yemişti.
Kadıköy Belediyesi daha önce Turhan Selçuk'un Abdülcanbaz, Tuncay Akgün'ün Bezgin Bekir ve Uğur Gürsoy'un Fırat karakterlerinin heykellerini yaptırmıştı.
Abdülcanbaz, Bezgin Bekir ve Fırat Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi'nde gelenleri karşılıyor.
Heykeltraş Yunus Tonkuş tarafından yapılan Avanak Avni ve Turhan Selçuk heykelleri ise hem Kadıköy'ün Hasanpaşa girişinde gelenleri karşılıyor hem de Karikatür Evi'ne davet ediyor.

Öte yandan Kadıköy Belediyesi tahribata uğrayan Haldun Taner'in heykelini yeniden hazırlayıp Mühürdar'da ki yerine koyduktan sonra Kurbağalıdere paralelinde Yoğurtçu Parkı'nda bulunan ve 1903-1967 yılları arasında yaşamış olan
ünlü Türk Ressamı Fikret Mualla'nın heykelinde ki tuval yerine geçen resim tahrip edilmişti.
Belediyenin duyarlı görevlilerince, ressamın içinde resim görünen kalın camdan bir tuvalini
yerine koyarak heykelin kompozisyonunu tamamlanmış.

Kadıköy Belediyesi usta sanatçı Cem Karaca’nın demir heykelini
Küçük Moda’da bulunan Cem Karaca Sokağına yerleştirdi.

Kadıköy Belediyesi, Kadıköy sokaklarına sanatçıların eserlerinden tasarımlar yapmaya devam ediyor.

Daha önce Cemal Süreya, Özdemir Asaf ve Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın şiirlerini yaşadıkları sokakların kaldırım taşlarına döşeyen belediye daha sonra İstiklal Marşımızın bestecisi Osman Zeki Üngör’ün cam kaidesini Zeki Üngör sokağına yerleştirmişti. Küçük Moda, Bomonti arkasında yer alan Cem Karaca Sokak-Nezihe Gürbüz Sokak köşesi, MODA Khalkedon'un hemen üst tarafına Cem Karaca'nın demir heykeli konuldu.
2017 yılı Mart ayında Anadolu Rock tarzı müzik yapan sanatçının heykelinin diğer heykellerden farkı parmak kalınlığında delikli metalden yapılmış olması. Bu tür transparan form heykelin içinden arka tarafının görünmesini sağlanırken, havanın nemi ile metalin okside olup çizgiyle çizilmiş gibi duran heykeli, diğerlerinden ayrıcalıklı kılıyor. Cem Karaca gitar çalmaktan ziyade şarkı söyleyen bir sanatçı olmasına rağmen heykeli, batı enstürümanlarıyla müzik yapan sanatçının müzik türünü vurgulamak için gitarla beraber tasarlanmış.
Heykelin daha yüksek yerde durması gerekirken, sanatçının ismi yazılı kaidesi zemin hizasında olduğu için etrafı park eden araçlarla dolu oluyor ve heykeli görüş açısının kesintiye uğramasına, kaybolmasına neden oluyor.

Teldolap tarifleri kitap haline geliyor, geleneksel mutfak alışkanlıkları günümüze taşınıyor
2014 yılından günümüze kadar beğeni kazanan, Gizem Erman Soysaldı'nın tasarlayıp sunduğu "Teldolap" programı, tariflerini kitap haline getirdi.
Büyükannelerimizden gelen eski mutfak alışkanlıklarını günümüzün şehir yaşamında da sürdüren oyuncu Gizem Erman Soysaldı ile şef Müşerref Kartaler'in kaleme aldığı Teldolap kitabı 3 Ekim tarihinden itibaren okuyucularla buluşuyor.
LAV katkılarıyla hazırlan Teldolap, Remzi Kitabevi tarafından yayınlanıyor. Gıdaları geleneksel yöntemlerle saklama ve pişirme, mevsimine göre beslenme sağlıklı bir yaşam için düşündüğümüzden çok daha önemli.
Ayrıca daha pratik, sürdürülebilir ve ekonomik! Bu düşünceyle yola çıkarak hazırlanan Teldolap kitabının hikâyesi iki yıl önceye uzanıyor.
Geleneksel yöntemleri izleyerek mevcut alışkanlıklarını değiştiren oyuncu Gizem Erman Soysaldı ile şef Müşerref Kartaler, hayatlarında başlattıkları değişimi, yenilenmeyi ve kazandıkları deneyimleri bu kitapta paylaşıyor.
Yoğun kent yaşamında sağlıklı kalmaya çalışmak, gün geçtikçe özel bir çabayı gerektiriyor.
Teldolap'ta verilen tarifler, yöntemler ve püf noktaları şehirde doğal ve sağlıklı yaşamanın sanıldığı kadar zor olmadığını gösterirken, kitap, özellikle çalışan kadınlar için sunduğu pratik bilgilerle mutfaklara nostaljik bir lezzet ve sağlık katıyor.
Gizem Erman Soysaldı ve Müşerref Kartaler Teldolap'la mevsiminde toplanan ürünlerle konservelerin, salçaların, turşuların, tarhanaların, reçellerin, pestillerin, yoğurt ve kefirlerin hazırlandığı mutfakları, günümüzün modern şehir hayatına ve mutfaklarına taşıyor. Kitap herkesin bulabileceği malzemelerle ve pratik tariflerle, tüm kitapevlerinde.

Latin&Etnik Caz Flüt Virtüözü MİHRİBAN AVİRAL
UNUTULMAZ TÜRKÜLERİ İLK KEZ LATİN CAZ İLE BULUŞTURUYOR...


Türkiye'nin ilk ve tek Latin & Etnik Caz flüt virtüözü Mihriban Aviral, yeni albümü "CanJazzım Türküler İlk Nefes" ile müzikseverlerle buluşuyor.
Kendi topraklarının öz kültürüne ait zengin ezgileri, evrensel formda yeniden düzenleyerek dünyaya tanıtmayı amaçlayan flüt sanatçısı Mihriban Aviral, yeni albümü "CanJazzım Türküler İlk Nefes" ile sevenleriyle bir araya geliyor. Tabancamın Sapını Gülle Donatacağım ve Çayelinden Öteye isimli türküleri büyük bir özenle Latin Caz formunda düzenleyen ve flütüyle türkülere can veren Aviral, yeni albümünün orkestra ve flüte uyarlamaları için Grammy Müzik Ödüllü sanatçı Nestor Torres ile çalıştı.
Türkiye'de bu güne kadar hiç gerçekleştirilmemiş olan "Latin Caz" tarzında "solo flüt" çalan ilk ve tek sanatçı Aviral, seslendirdiği eserlerde kesintisiz ve yoğun bir performans sergiliyor.
Dünyaca ünlü otoritelerin de dikkatini çeken sanatçı, yurtiçi ve yurtdışındaki çeşitli festival ve organizasyonlarda Latin caz konserleri veriyor.
Uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nda görev yaptıktan sonra Latin caz müziğine yönelen Mihriban Aviral, kariyerinde yeni bir sayfa açarak "CanJazzım Türküler İlk Nefes" albümüyle müzik tutkunlarına keyifli bir deneyim yaşatıyor. Mihriban Aviral "CanJazzım Türküler İlk Nefes" ile müziğin evrensel diliyle kültürler arası bağlar kurmayı amaçladığını söylüyor. Caz ve Latin caz müziğini toplumumuz insanlarına sevdirmeyi, bunun yanı sıra Türk kültürünü simgeleyen türkülerimizi caz ve Latin caz benzeri kalıplar kullanarak aranje edip, bu tarz müziklerle yakından ilgilenen dünya toplumlarına sunmayı hedefliyor.

ASIM CAN GÜNDÜZ BEKLENMEDİK ŞEKİLDE
VEDA ETTİ...

24 Haziran 2016 öğle saatlerinde Marmaris - İçmeler'de ki evinde kalp krizi geçiren Asım Can Gündüz, ambulansla Marmaris Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Gündüz, doktorların bütün çabasına rağmen kurtarılamadı. Asım Can Gündüz'ün iki yıl önce de kalp krizi nedeniyle Muğla Yücelen Hastanesi'ne kaldırılmış ve yapılan müdahale sonrası hayata döndürülmüştü.
Yaptığım telefon görüşmesinde kendini iyi hissettiğini bir şeyinin olmadığını gitar çalmaya devam ettiğini belirtmişti. Oğlu Evren Can Gündüz'ün web adresini vermiş yeni bir Asım geliyor diye pozitif enerjisiyle Marmaris'e davet etmişti.
Kanlıca'da ki aile kabristanına defnedilen altın kalpli, kadife sesli, gitar virtüözü sanatçıyı rahmetle anıyor, geride kalanlara, sevenlerine sabır ve metanet diliyorum.
Seni unutmayacağız sevgili ASIM CAN GÜNDÜZ.

TÜRKİYENİN İLK TÜRKÇE GEZİ REHBERİ 25 YAŞINDA
25 yıldır alanında rakipsiz bir şekilde, emin adımlarla ilerleyen Gezi, yarım asırlık tecrübesiyle içeriğine yeni güncellemeler ekledi. Yıllardır gezginlerin rehberi olan Gezi'nin yeni baskısında, bir rehberden beklenebilecek her şey var!
25 yılda yüz binlerce okur ve gezginin, tatil ve gezi organizasyonlarına rehberlik eden Türkiye Tatil Rehberi Gezi, yeni baskısında tümüyle güncellendi.
Yeni yerler ve fotoğrafların eklendiği 800 sayfalık kitapta fotoğraf sayısı 3.000'in üzerine çıktı.
Güzel Türkiye'nin en güzel fotoğraflarını barındıran Gezi, 30 yıllık turizm yayıncısı Ekin Grubu tarafından yayımlanıyor.
Halim Bulutoğlu editörlüğünde kolektif bir çalışmanın ürünü olan Gezi'de bir rehberde bulunması gereken her şey var.
İstanbul'dan Antep'e bütün Türkiye Gezi'de Türkiye'de gezip görmeye değer her yer için ayrıntılı bilgi ve fotoğraflar, Gezi'de belirli bir sistematik içinde toplanmış.
Binden fazla yer ile ilgili bilgi ve fotoğraf bulunduran Gezi'de İstanbul ve çevresi ile başlayan sayfalar Güneydoğu Anadolu ile tamamlanıyor.
Gidilecek, görülecek yerlerle ilgili bilgilerin sıralı olması gezginin kitapta ve bulunduğu yerde kaybolmamasını sağlıyor. Gezgin ayırdığı zaman göre, neleri görebileceği konusunda da yönlendiriliyor. Sadece varış noktaları değil güzergâhlar da tanıtılıyor.
Büyük bölümü gazeteci, turizm gezi yazarı Haluk Özözlü tarafından çekilmiş fotoğraflar içeren kitapta sadece yerler ve bölgeler değil, güzergâhlar da tanıtılıyor.
Kendi araçlarıyla seyahat edecekler için, yol alacakları güzergâhlar üzerinde neleri görebilecekleri, hangi kilometrede ne tür yerleşim, antik kent ya da doğal güzellik bulunduğu aktarılıyor.
Üstelik kitabın bu bölümü, yeni açılan ya da geliştirilen yollar dikkate alınarak düzenlenmiş.
Son sayfalarında Türkiye Karayolları Haritası bulunan Gezi, yeni güncellemeleriyle gezginlerin vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. Gezi kitabı fiyatı 45 TL.

İSTANBUL MODERN'İN YENİ SERGİ VE ETKİNLİK PROGRAMI

İstanbul Modern'de
Liman tasarımları İstanbul Modern Mağaza'da
İ
stanbul Modern Mağaza, LİMAN sergisine özel olarak hazırlanan tasarım ürünlerini ziyaretçilerin beğenisine sunuyor Türkiye modern ve çağdaş sanatında liman kavramını mercek altına alan İstanbul Modern'in yeni sergisi "LİMAN"a özel bir tasarım seçkisi hazırladı.
Sergiye katılan sanatçıların çalışmalarından esinlenilerek hazırlanan seçkide, Avni Arbaş'ın "Tekne" adlı yapıtının yer aldığı mumluk, taş bardak altı, Fausto Zonaro'nun "Eminönü'nde Yelkenler"in yer aldığı sürahi, bardak ve taş bardak altlıkları dikkat çekiyor. Seçkide sergi için hazırlanan kataloğun yanı sıra Mıgırdiç Givanian, Özer Kabaş'ın çalışmalarının yanı sıra, Sébah & Joaillier'in "Süleymaniye Camisi ve İstanbul Manzarası" yapıtının kartpostal, poster ve reprodüksiyonları yer alıyor. Mumluk – Avni Arbaş "Tekne": 37,50 TL Taş Bardak Altı – Avni Arbaş "Tekne": 12 TL Bardak – Fausto Zonaro "Eminönü'nde Yelkenler": 12 TL Sürahi – Fausto Zonaro "Eminönü'nde Yelkenler": 45 TL Taş Bardak Altı – Fausto Zonaro "Eminönü'nde Yelkenler": 12 TL Katalog "LİMAN": 118 TL Kartpostal – Mıgırdiç Givanian "İstanbul": 3 TL Poster – Özer Kabaş "Palamut Üçleme": 20 TL Çerçeveli Reprodüksiyon – Sébah & Joaillier "Süleymaniye Camisi ve İstanbul Manzarası": 64,50 TL


İstanbul Modern Kütüphane

İstanbul Modern Kütüphane kolleksiyonunda bulunan 7000 kitap, 35 yerli ve yabancı dergi aboneliği ile müze ziyaretcilerine ve araştırmacılara hizmet veriyor. Tarihi yarımada ve boğaz manzaralı kafesi ise bir başka seçenek. İstanbul Modern, “Sizin Perşembeniz Ücretsiz Müze Günleri”ni Tepe İnşaat’ın Narkule projesi sponsorluğunda gerçekleştiriyor. Sanatı her kesimden ziyaretçinin yaşamının bir parçası yapmak amacıyla İstanbul Modern, her Perşembe saat 10.00-20.00 arasında, özelprogramlarla ve ücretsiz olarak kapılarını tüm ziyaretçilere açıyor.
İstanbul Modern Sanat Müzesi yeni yerine taşındı

İstanbul Modern Sanat Müzesi

Adres: Asmalımescit Mahallesi, Meşrutiyet Caddesi No:99, 34430 Beyoğlu/İstanbul
Tel: 0(212) 334 73 00 Ziyaret saatleri Salı-Pazar 10.00-18.00 - Perşembe 10.00-20.00-Müze Pazartesi günleri kapalı.

18. Yüzyılda Bir Kontes Olmayı Kim İstemez? Pera Müzesi’nde Ziyaretçiler Tablolara Dönüşüyor! 1 Nisan 2016’dan itibaren...

Pera Müzesi yepyeni bir interaktif dijital platform ile “Artırılmış Gerçeklik” deneyimini koleksiyonlarına taşıyor. Bir “Artırılmış Gerçeklik ve Görsel Arama ” uygulaması olan Blippar, Türkiye’de ilk defa bir müzede, Pera Müzesi’nde deneyimleniyor. Uygulama müze koleksiyonundaki dört farklı tablodaki karakterlerin yüzünü izleyicinin yüzüyle değiştirerek sanatseverleri beğendikleri sanat eserine dönüştürüyor. Pera Müzesi’ndeki bu keyifli oyuna 1 Nisan Dünya Şaka Günü’nden itibaren dahil olabilirsiniz!

Pera Müzesi, Blippar işbirliğiyle Oryantalist Resim Koleksiyonu’ndaki dört farklı tabloda gerçek dünya ile dijital dünyayı bir araya getiriyor ve ziyaretçilere benzersiz bir deneyim yaşatıyor. Sanatseverler, ücretsiz indirdikleri uygulama ile akıllı telefonlarının kameralarını sanat eserine tutarak, ekranlarında tablodaki karakterin yüzüyle yer değiştiriyor.
Pera Müzesi ziyaretçilerini Dünya Şaka Günü’nde uygulamayı kullanarak çektikleri fotoğrafları #müzedeselfie ve #perahatırası hashtag’leriyle paylaşmaya davet ediyor.
iOS, Android ya da Windows mobil cihazlar üzerinden indirilebilen Blippar, artırılmış gerçeklik, yapay zeka, görsel ama, derin makine öğrenimi ve programlama teknolojileriyle çalışıyor.
“Artırılmış Gerçeklik ve Görsel Arama” mobil platformu olarak tanımlanan Blippar, fiziksel dünyamızda yer alan her türlü materyali ve objeyi tarayarak, çarpıcı interaktif dijital içerik deneyimleri yaratıyor, gerçek dünyayla dijital dünyayı bir araya getiriyor.
Blippar uygulamasının Türkiye’de ilk defa müzelere taşınmasını sağlayan “Oryantalist Resim Koleksiyonu” ise ülkemizin en zengin koleksiyonlarından birini oluşturuyor.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı’nın koleksiyonu, 17. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına uzanan bir dönemde, Avrupalı ressamların özellikle Osmanlı dünyasını ve Türkiye coğrafyasını betimleyen eserlerinin yanı sıra, Osmanlı sanatçılarının bu dönemdeki karşılıklı etkileşimini yansıtan eserlerini de barındırıyor.
1 Nisan’dan itibaren tüm sanatseverler bu kapsamlı koleksiyonun bir seçkisiyle oluşturulan “Kesişen Dünyalar: Elçiler ve Ressamlar” sergisini, bu kez dışarıdan seyrederek değil, tabloların içinden bakarak deneyimleme fırsatı buluyor.

Gülse Birsel, yeni kitabının ilk imza gününde D&R Kanyon’da
Başarılı oyuncu ve senarist Gülse Birsel, yeni kitabı “Memleketi Ben Kurtaracağım”ın imza gününde
28 Kasım Cumartesi günü 15.30’da D&R Kanyon’da okuyucuları ile oldu.
Gülse Birsel, yayınlandığı hafta “en çok satanlar” listesinde birinci sıraya yükselen kitabı “Memleketi Ben Kurtaracağım” ile D&R Kanyon’da sevenleriyle buluşacak. Yeni kitabın 28 Kasım Cumartesi günü 15.30’da D&R Kanyon’da düzenlenecek ilk imza gününde hem kitabınızı imzalatabilir hem de keyifli bir sohbete eşlik edebilirsiniz.
Gülse Birsel düşündürürken eğlendirmeyi başaran kitabı için şöyle diyor:
“Bu kitapta, hem ülkeyi yönetmeye talip olduğum bazı siyasi yazılar, hem de politikayla hiiiç ilgisi olmayan makaleler
bulacaksınız.
Misal ilk bölümde otobiyografimi kaleme aldım. Henüz genç bir kız olduğum için 7 yazıda bitti. Gülecek bir şey yok, daha bir espri yapmadım! Kitapta ayrıca, diyetten antidepresanlara, astrolojiden sosyal medyayı nasıl kullanmanız gerektiğine, pek çok anekdot ve tavsiyem var. O bölüme bir kişisel gelişim kitabı muamelesi yapabilirsiniz.
Yazıları dikkatle okuyup, benim yaptıklarımı asla yapmazsanız, kişisel olarak gelişeceğinize inanıyorum.
Ama çok da fazla gelişmeyin. Madonna vücut geliştireyim dedi, kolları ne oldu gördünüz...
Yani ismine aldanıp sadece siyaset okumak için kitabı alan ve şu an iade etmeye karar verenler, paranızı geri vermeyeceğiz! Yedim bile ben o parayı! Simitle üçgen peynir aldım, yedim.
"Paranızı değil, ama ülkenin hali yüzünden kaybettiğiniz kahkahanızı geri verebilirim belki. Ümidim o”.
Yeni yılda yeni komedi filmi üzerine çalışmalar yapan senarist oyuncu, imza gününde buluştuğu hayran ve takipçileri ile bol bol imza verip, hatıra fotoğrafları çektirdi.

ÇATALHÖYÜK KAZILARINDA YENİ BULGULAR ORTAYA ÇIKTI

Yapı Kredi ana sponsorluğunda 19 yıldır devam eden Çatalhöyük kazıları geçmişin sırlarını aralamaya devam ediyor. Çatalhöyük Araştırma Projesi’nde arazi çalışmalarının son yıllarına yaklaşılırken, çapı genişletilen kazı araştırmalarında, neolitik dönem ile ilgili en eski miras alanlarından birinin tümüyle ortaya çıkarılması hedefleniyor.
2014 yılının, hız kazanan çalışmalarla birlikte, 9000 yıllık binaların yapısının ve tarihçesinin anlaşılması açısından oldukça verimli geçtiğini belirten Çatalhöyük Kazı Başkanı Prof. Dr Ian Hodder, “Geçmiş kazılardaki veril­erin etkisiyle, geç dönem binaların bir önceki binanın hemen üzerine yapıldığı düşüncesi hakimdi. Ancak, Bina 77 olarak adlandırılan bu yıl bulduğumuz yapıda yeni bir bilgiye ulaştık. Bu da Bina 77’den önce gel­en yapının, aynı büyüklükte ya da şekilde olmamasıydı. Bunun yerine Bina 77’nin 2 katı genişliğinde ve benzeri görülmemiş kalınlıkta duvarları olan bir bina bulduk. 2015 kazı sezonunda binanın büyüklüğünün özel bir amaç gösterip göstermediğini anlamak için yapının tamamını ortaya çıkartmayı planlıyoruz.”dedi.

TÜRK HALKI JOAN MİRO'nun KADINLAR, KUŞLAR, YILDIZLAR" SERGİSİNİ SEVDİ
Barselona doğumlu Katalan ressam ve heykeltıraş Joan Miro’nun eserleri arasında bulunan resim, baskı, heykel ve seramik örnekler sanatseverlerle buluştu.
Sanatçının kadın, yıldız ve kuşlar temasının yoğun olarak işlendiği sergisinde yağlı boya, akrilik tablolar,
taş baskı ve aside yedirme baskılardan oluşan 125 eser büyük ilgi gördü.
Sergide ayrıca halılar, okumalar, seramik ve şiir kitapları gibi Joan Miro’nun farklı çalışmalarına ve
sanatçıya ait bazı kişisel eşyalar da sergilendi.
Sabancı Holding’in katkılarıyla, 23 Eylül 2014 – 8 Mart 2015 tarihleri arasında S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi (SSM)’de düzenlenen “Joan Miró. Kadınlar, Kuşlar, Yıldızlar” adlı sergi, beş buçuk ayda 150 bini aşkın sanatseverle buluştu.
Sanatçının Akdeniz coğrafyası ve insanına dair gözlemlerinden ilham alarak, kadın, kuş ve yıldız temalarına odaklanan sergi, resim, baskı, heykel ve seramiklerin bulunduğu zengin bir seçkiyle sanatçının sembolik dilini anlama olanağı sunmasıyla sanatseverlerden büyük ilgi gördü Güler Sabancı, Miro sergisiyle ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi. "Sanatseverler, sergi kapsamında Miro’nun ilk defa sergilenen eserlerini görme ayrıcalığına sahip oldular. Ayrıca sergi süresince düzenlenen sohbet, konferans gibi etkinliklere de katılarak çok yönlü bir sanat deneyimi yaşadılar. Yine sergi çerçevesinde 10 bin 871 çocuğun katıldığı 481 çocuk atölyesi düzenlendi. Biz Sabancı Holding olarak, özellikle çocukların ve gençlerin çağdaş bir sanat anlayışıyla yetişmesinin ülkemizin geleceği için hayati önem taşıdığına inanıyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, Sakıp Sabancı Müzesi’nde dünyaca ünlü büyük ustaların halkımızla buluşmasının destekçisi olmaya devam edeceğiz”. Geçtiğimiz yıllarda da SSM tarafından düzenlenen “Picasso İstanbul’da”, “Rembrandt ve Çağdaşları” ve “Monet’nin Bahçesi” gibi diğer önemli sergiler de Sabancı Holding’in katkılarıyla gerçekleştirilmişti.
Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı Caddesi No: 42 Emirgan-İstanbul Tel: 0(212) 277 20 00

İstanbul'a yepyeni bir müze, "Hisart Canlı Tarih Ve Diorama Müzesi"
Çuhadaroğlu Şirketler Grubu’nun İstanbul Çağlayan’daki Hürriyet Mahallesi’nde bulunan binasının restore edilmesiyle kurulan Hisart Canlı Tarih ve Diorama Müzesi’nde “Daha önce denenmemiş bir müzecilik anlayışı ile Hisart’a gelen ziyaretçiler farklı ölçeklerdeki dioramalar (üç boyutlu modelleme) ve gerçek boyutlardaki mankenlerin yanı sıra hem tarihi olayları anlatan tablo, gravür, fotoğraf gibi görselleri, hem dönem kıyafetlerini, hem de askeri ekipmanları bir arada görecek, tarihi olayları her açıdan görme ve inceleme imkânı bulacak.

Hisart Canlı Tarih ve Diorama Müzesi 1.500 metrekarelik, 6 kata yayılan bir sergi alanından oluşuyor. Müzede, Roma İmparatorluğu, Anadolu Selçuklu Devleti, Osmanlı İmparatorluğu, Kurtuluş Savaşı, I. ve II. Dünya Savaşları, Körfez Savaşı gibi dünya tarihinin oluşumuna etki eden pek çok medeniyet ve olaya ait askeri ve etnografik eserler yer alıyor. Sergilenen eserler, savaşlarda kullanılan askeri malzemelerin teknolojik gelişimlerini gösterdiği gibi, savaşlarla birlikte yaşanan sosyolojik, ekonomik ve kültürel etkileşimler ile savaşın görmek istemeyeceğimiz acı yüzüne de ışık tutuyor.
Hisart Canlı Tarih ve Diorama Müzesi, Roma İmparatorluğu döneminden 1990-1991 Körfez Savaşı’na kadar olan geniş kapsamlı bir süreci destansı bir anlatımla sergiliyor. 25 milyon dolar gibi ciddi bir bütçe ile kurulan müzede sergilenen askeri ekipmanların hepsi orijinal eserlerden oluşuyor. Müzede yüzlerce diorama ve giydirilmiş manken bulunuyor.
“Dünyanın en kapsamlı diorama koleksiyonuna sahip müzesi” özelliğini taşıyan Hisart’ta yer alan dioramalar ve mankenlerin yüzlerindeki ifade detayları Nejat Çuhadaroğlu tarafından yapılmış.
Müzede yer alan dioramaların konuları, tarihi kişi ya da olaylarla da sınırlı değil.

Fantastik dünyanın en sevilen kahramanlarının yanı sıra Vikingler, Kızılderililer, Indiana Jones ve korsanlar gibi ilgi çekecek pek çok diorama da müzede sergileniyor.


Ziyaret gün ve saatler, giriş ücreti.
Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma: 10.00–17.00 Cumartesi: 10.00–18.00 Pazar: 12.00–18.00 Pazartesi müze kapalı.
Tam Bilet: 20 TL Grup Biletleri: 15 TL İndirimli Bilet: 10 TL Ücretsiz Giriş: 14 yaş altı çocuklar, engelli vatandaşlar ve refakatçileri, harp malülleri
.

İstanbul’da ilk elektrikli tramvay 100 yıl önce Şubat 1914'de hizmete girdi! İstanbul’un mimarı atlı ve elektrikli tramvaylar Rahmi M. Koç Müzesi’nde ziyaretçilerini bekliyor….

Demir yolları ve tramvaylar Osmanlı’da 19. yüzyılın ikinci yarısında batılılaşmanın ve dış dünyaya açılmanın sembolü oldu. Özellikle Sultan Abdülaziz döneminde (1861-76) kamu taşımacılığının altyapısı daha da geliştirildi. Bu dönemde kentin birbirinden uzak merkezlerini birleştiren tramvay hatları, “bildiğimiz” İstanbul’un gelişmesinde çok önemli bir rol oynadı. Kentin mimarı sayılabilecek bu tramvayların ilk örneklerinden bir atlı tramvay ve 30 yıl İstanbullulara hizmet vermiş Moda Tramvayı restore edilmiş orijinal halleriyle Rahmi M. Koç Müzesi’nde ziyaretçilerini bekliyor.

Ulaşım tarihe ilişkin benzersiz bir koleksiyonu bünyesinde barındıran Rahmi M. Koç Müzesi; sergilediği araçlarla, misafirlerini bir tarih ve kültür yolculuğuna çıkarıyor. Müze, İstanbul’da elektrikli tramvaylarının hizmete girmesinin 100. yıldönümünde koleksiyonunun en özel parçalarından olan ve en son 1914 yılında kullanılan Atlı Tramvay ve 1934’ten 1966’ya kadar İstanbullulara hizmet vermiş Moda Tramvayı ile kentin beşeri, iktisadi tarihi ve kültür mirasına yaptığı katkının vakur gururuyla ziyaretçilerini selamlıyor.

Kentin” mimarı tramvaylar
Bazı tarihçiler Boğaziçi’nin mimarının aslında Şirket-i Hayriye olduğunu söyler. Zira İstanbul’da antik dönemlerden beri “uzaktaki” küçük balıkçı köyleri olan Boğaziçi semtleri ancak 19. Yüzyılın ikinci yarısında, Şirket-i Hayriye vapurlarının buralara düzenlenlemeye başladıkları seferler ile “kente” eklemlenmiştir. Kara yoluyla ulaşmanın dönemin yol koşulları ve ulaşım imkanlarıyla çok uzun zaman aldığı Sarıyer, Arnavutköy, Ortaköy gibi şimdinin popüler Boğaziçi semtlerinde yoğun yerleşim ve yaşam ancak bu tarihten sonra hareketlenmeye başlamıştır. Boğaziçi’nde vapurların gerçekleştirdiği işi “kentte” gerçekleştiren ise tramvaylar olmuştur. Özellikle Sultanların Topkapı Sarayı’ndan Dolmabahçe’ye geçmesiyle ve bu bölgede özellikle devlet erkanının yerleşmesiyle gelişen semtler ve batılılaşma hareketlerinin merkezindeki Pera ile gerçek İstanbul’u, dolayısı ile de kentin içindeki yaşam ve ticaret merkezlerini karadan birbirine bağlayan ve bu hatlar çevresinde yaşamın gelişmesini sağlayan tramvaylar olmuştur.
İstanbul’da bu anlamda kenti birleştiren bu yapıyı kuran ve toplu ulaşıma kolaylık getiren atlı tramvay şirketi 1869’da kuruldu. Eminönü ile Aksaray ve Karaköy ile Ortaköy arasında ilk hatlar 1871’de açıldı. Karaköy ile Beyoğlu arasındaki tramvay hattı sonradan, kuzeyde denize doğru kurulan yeni yerleşim alanlarına hizmet verebilmek için Şişli’ye uzatıldı.
1914’de kadar atlı tramvaylar ile yürütülen taşımacılık hizmetleri bu tarihten sonra elektirikli tramvaylar ile gerçekleştirilmeye başlandı. Atlı Tramvay At ya da katırlarca çekilen ve raylar üzerinde giden kent içi taşıma aracı ‘Atlı tramvay’, ulaşım tarihine bir dönem damgasını vurdu. Osmanlı’da ilk atlı tramvay seferi 3 Eylül 1872 tarihinde İstanbul'da şimdiki Kasımpaşa ve Şişkane semtlerinin kesişimindeki Azapkapı-Ortaköy güzergahında kullanıldı. Rahmi M. Koç Müzesi’nde Osmanlı dönemindeki orijinal haliyle sergilenen ‘Atlı Tramvay’, 14 no'lu Beşiktaş - Karaköy hattında hizmet verdi.
Moda Tramvayı 29 Temmuz 1934 tarihinde hizmete sokulan, 20 numaralı Kadıköy - Moda hattı tramvayı ise, hattın kaldırıldığı 1966’ya kadar 30 yılı aşkın bir süre hizmet verdi. Tramvay, İETT tarafından süreli olarak Rahmi M. Koç Müzesi’ne verildi.
Türkiye’de ulaşım, endüstri ve iletişim tarihine adanmış ilk önemli müze olan Rahmi M. Koç Müzesi, Savarona yatına ait filika, Greenwald buhar makinesi, Maid of Honour amiral teknesi, Union Pasifik demiryolu lokomotif modeli ‘Big Boy’, MG A Model ve Marshall buharlı yol silindirinin de bulunduğu 6 yeni objeyi 2017 Kasım ayında koleksiyonuna ekledi.

Objeler hakkında kısa bilgi:
Marshall buharlı yol silindiri, 1928 12 tonluk ‘S’ tipi Marshall buharlı yol silindiri, 1928 yılında Marshall Sons&Co.Şirketi tarafından İngiltere’de üretildi. Sergilenen model, Yunanistan Hükümeti tarafından verilen toplam 100 adet ‘S’ tipi buharlı silindir siparişi dahilinde üretilen makinelerden biri ve Atina’daki Glyfada Belediyesi’ne ait.

& E. Greenwald buhar makinesi, 1906 62 ton ağırlığındaki çapraz bileşik, yatay buhar makinesi Cincinnati, Ohio’da inşa edildi. Amerikan tarzı olarak bilinen, halat tahriki ile süreklilik sağlanan, güç aktarma sistemi olan makine 366 metre uzunluğundaki 38 mm çaplı halatın aktarımı ile dakikada 36 devir yaparak 750 beygir güç sağlıyor.
Teksas Beaumont'taki Beaumont pirinç değirmenine 56 yıl boyunca hizmet vermiş ve National Register of the Historic Places By the U.S. Park Service organizasyonu tarafından tarihi obje olarak kayıt altına alınmış.

M/Y Savarona yatına ait filika, 1931 M/Y Savarona, Blohm & Voss Tersanesi tarafından Hamburg'da 1931 yılında inşa edildiğinde 136 metre uzunluğu ile dünyanın en büyük yatı olma özelliğine sahipti. Türkiye Cumhuriyeti'ne ait Cumhurbaşkanlığı yatı olarak 23 Şubat 1938'de Mustafa Kemal Atatürk'ün kullanımı için tahsis edilmişti.

Union Pasifik demiryolu lokomotif modeli “Big Boy” , 1941 Ebatlarından dolayı “Big Boy” lakabı verilmiş olan lokomotiflerin 25 tanesi, 1941 ile 1944 yılları arasında inşa edilmişti. Sergilenmekte olan “Big Boy” lokomotifinin çalışan ve çok sayıda yolcu taşıyabilen 1/8 ölçekli buharlı modeli, Windsor, İngiltere’de Ian Rough tarafından yapılmış.

Maid of Honour amiral teknesi 1927 İngiliz Deniz Kuvvetleri için İngiltere Cowes’deki J. Samuel White & Co. Tersanesinde inşa edilen amiral teknesi, dizel motora sahip ilk pirinç bacalı askeri teknelerden biri. Hizmet ettiği HMS Hood yaklaşık 1500 kişilik mürettabatı ile 1941 yılında Alman savaş gemisi Bismarck tarafından batırıldığı sırada limanda tamirat görmekteydi. “Historic Naval Ships Association” üyesi.

MG A Model, 1955 1955 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda tanıtılan ve MG TF modeli yerine tasarlanmış olan MG A piyasaya sürümünden üretiminin durdurulduğu 1962 yılına kadar 101 bin 081 adet satılarak İngiltere’nin en fazla ihraç ettiği araba modeli olmayı başardı.

Rahmi M. Koç Müzesi, pazartesi hariç her gün, hafta içi 10.00-17.00, hafta sonu ve resmi tatillerde ise (1 Ekim - 31 Mart) 10:00-18:00 (1 Nisan - 30 Eylül) 10:00-20:00 saatlerinde ziyaret edilebilir.
Müzeye giriş ücreti yetişkinler için 12,5 TL, öğrenciler için ise 6 TL’dır.

Anadolu’nun geleneksel ritim yapısı, evrensel enstrümanlarla buluştu
Türkiye’nin önde gelen caz müzisyenlerinden Nevzat Yılmaz’ın özgün yorumlarını içeren “Göç” albümü, müzik marketlerde yerini aldı. Cem Karaca ile son 3 yılında aynı sahneyi paylaşan, Cahit Berkay & Grup Zan’ın “Toprak” adlı albümünde görev alan, Garbiyeli Müzik çatısı altında, Kıraç’la birlikte dizi ve film müziklerine imza atan Yılmaz; Anadolu’nun geleneksel ritim yapısını, evrensel enstrümanlarla müzikseverlerin beğenisine sunuyor. Blues ve Türk müziğinin ortak noktasını sadelik ve samimiyet olarak gören Yılmaz, kendini ispat çabası olmayan bu müzikleri, “Göç” albümünde tek potada eritiyor. Sanatçı albümünü, kendi topraklarına önemli eserler vermiş halk ozanlarına ve bu müziği evrensel boyuta taşımaya gayret eden Cumhuriyet dönemi çağdaşlarına ithaf ediyor.
Bir caz parçasına video klip...
Sanatçının albümündeki “1919” adlı parça için; caz müziğinin video eşliğinde kitlelere ulaşması gibi alışılmadık bir uygulama hayata geçirilerek, Garbiyeli Müzik Stüdyoları’nda senaryosunu ve yönetmenliğini Kıraç’ın üstlendiği bir klip çekildi. Asırlık bir piyano ile gerçekleştirilen çekim, müziği yaratan duyguyu doğru bir şekilde izleyiciye iletmeyi hedefledi. Şarkının video klibini izlemek isteyenler, www.nevzatyilmaz.com.tr linkinden çalışmaya ulaşabiliyor.

"Atatürk Evleri" Fotoğraf Sergisi 3. Kez Açıldı.
Dünya Yayıncılık tarafından 1999 yılında kitap olarak piyasaya sunulan "Atatürk Evleri",
fotoğraf sergisi olarak İstanbul, İzmir’den sonra bu defa Ankara’da açıldı!

Atatürk’ün Türkiye sınırları içinde yaşadığı zaman içinde oturduğu, konakladığı veya kendisine hediye edilen evlerden günümüze gelenleri, restore edilip müze ev olarak korunarak sunulduğu "Atatürk Evleri" konulu sergide Türkiye’nin mimari açıdan da bir özeti bulunuyor.
Atatürk, memleketin gittiği her köşesinde kimi zaman kerpiç, kimi zaman köşk veya yayla, şehir evlerinde konaklamış, çalışmalarını bu evlerde yapmış, dinlenmiş, gecelemiş. Günümüze gelen bu evlerden bazıları yıkılmış, bazıları yangın felaketi gibi çeşitli nedenlerle ortadan kalkmışsa da birçoğu amaca uygun olarak düzenlenmiş. Evler, o dönemi yansıtan ve Atatürk’ün kullandığı eşyalarla döşenerek müze haline getirilip ziyarete açılmış.

Atatürk’ün ruhsal yapısı içinde bulunan ev sevgisi, ev töresi, ev bakımı, ev vefası, estetik duyarlılık, ince zevkleri, unutulmayan anıları gibi özellikleri yaşadığı evlere de yansımış.
Ulu Önder Cumhuriyeti kurup, Ankara da yerleşik bir yaşam biçimine kavuşuncaya kadar Türk milleti kendisini konuk edebilmek, sevgi ve saygısını gösterebilmek için çırpınmış.
Haluk Özözlü tarafından hazırlanan "Atatürk Evleri" konulu fotoğraf sergisinde, o dönemde Ulu Önder Atatürk’ün anılarıyla yaşayan bu evlere Türkiye genelinde bir yolculuk yapılıyor.
2013 yılı 29 Ekim’de İstanbul Beylikdüzü Marmara Park AVM de açılan sergi büyük ilgi görmüştü. Aynı yıl bu defa 10 Kasım’da İzmir Karşıyaka Mavişehir’de bulunan Carrefour AVM’de 2. Kez açılan fotoğraf sergisi onbinlerce İzmirli tarafından ziyaret edilmişti. Gösterilen ilgi nedeniyle süresi 10 gün daha uzatılan sergi için, İzmirliler sergi defterlerine övgü dolu teşekkürlerini yazarak memnuniyetlerini belirtmişlerdi.

29 Ekim 2014 Cumhuriyet Bayramında ANKA mall AVM’de Ankaralılar ile buluşan sergi, 11 Kasım’a dek ziyaret edildi.
Sergide 75x50 cm ebatlı 58 renkli fotoğraf yer aldı.
Atatürk Evleri Fotoğraf Sergisinin başka illerde de tekrar açılması planlanıyor.

Cumhuriyetin 90. Yılında Editörden Sevgilerle...
" ATATÜRK MÜZE EVLERİ" Fotoğraf Sergisi.


Marmara Park AVM Beylikdüzü İst.

Fotoğraf röportörü, gezi yazarı, gazeteci Haluk Özözlü Mustafa Kemal'in yurt gezilerinde konakladığı evleri açıklamalı fotoğraflarla Beylikdüzü Marmara Park AVM'de sergiledi.
05 Kasım 2013 tarihine kadar açık kalan fotoğraf sergisinde 75x50 ebadında 58 adet fotoğraf sergilendi.
Hepsi filim kullanımıyla çekilen fotoğrafların yanında Mustafa Kemal'in il veya ilçeye geliş nedeni, etkinlikleri kısaca belirtildi.
Türkiye'nin en yoğun yerleşimine sahip Beylikdüzü'nde ki günde 80 bin ziyaretçi sirkülâsyonu olan Marmara Park AVM'de açılan sergiye Beylikdüzü sakinlerinin ve civarda oturanların ilgisi büyük olduğu izlendi. Sergiyi özellikle okul çağında ki çocuklarıyla beraber gezen ziyaretçiler, birçok fotoğrafı kamaralarına tespit ettiler, alt yazıları okuyarak, ülkenin yabancı güçlerden arındırmak için Mustafa Kemal'in gittiği yerleri, yaptığı çalışma ve fedakarlıkları tekrar hatırlama imkanı buldular.
Atatürk Evleri Fotoğraf Sergisinin Dünya Yayıncılık tarafından çıkarılmış aynı ismi taşıyan bir de kitabı bulunuyor.
Atatürk Evleri fotoğraf Sergisi bu defa İzmir'de açıldı
İzmir Karşıyaka Mavişehir'de bulunan CarrefourSA Alış Veriş Merkezinde açılan sergi 09 Kasım-17 Kasım tarihleri arasında özellikle 10 Kasım günü sergiye İzmirlilerin ilgisi büyük oldu. Atatürk'ün yurt gezilerinde konakladığı evleri, gören İzmirliler taktir ve beğenilerini, heyecan dolu coşkuyla dile getirdiler. Sergiyi gezen genç, yaşlı her yaştan ziyaretçiler, fotoğraf bilgilerini dikkatle okuyup kameralarına çektiler, çoğu öğretmen olan ziyaretçiler duygulandılar. İzmirlilerin büyük ilgisi ve isteği üzerine Atatürk Müze Evleri fotoğraf sergisi 17 kasım'dan sonra 10 gün daha uzatıldı.
Sergi için açılan şeref defterinin birinci cildinden sonra ikinci cildi de, İzmirlilerin projeye, fotoğraflara, sergiyi açanlara teşekkürleri, Atatürk sevgisini, çoşkusunu dile getiren ifadeleri ile doldu.

CarrefourSA AVM

Karşıyaka/Mavişehir/İzmir

KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...KISA...

KADIKÖY TARİHİ ÇARŞISI TURİZME KAZANDIRILIYOR

İstanbul’da turizm gelirini artırmanın sürdürülebilir turizmi destekleyen etkinliklerin geliştirilmesine bağlı olduğu anlayışıyla, bir süredir çalışmalar yürüten Turizm Araştırmaları Derneği (TURAD), Samatya’nın ardından Kadıköy Tarihi Çarşısı’nı turistik çekim merkezine dönüştürmeyi amaçlıyor.
Kadıköy’ün İstanbul’un sosyal yaşamının önemli bir merkezi olduğu bilinciyle başlatılan bu çalışma sırasında, Kadıköy Tarihi Çarşı’nın (KTÇ)yerli, yabancı ayırımı gözetmeksizin her kesimin ziyaret edeceği bir turizm merkezi olması sağlanacak.
Kadıköy Belediyesi iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında çarşı esnafına hizmet iyileştirme eğitimleri verildi ve Tarihi Kadıköy Çarşısı Kitabı yayımlandı. İngilizce ve Türkçe hazırlanan 10 bin kitap otellere ve turizm acentelerine ücretsiz olarak dağıtılıyor.
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Kadıköy'ün göz bebeği olan Tarihi Çarşı'ya Kadıköy Belediyesi olarak ayrı bir önem verdiklerini, çarşının canlandırılması, daha çok ziyaret edilmesi için TURAD ile ortak çalışmalar yaptıklarını belirtti. Öztürk "Kadıköy tarihinde önemli bir yere sahip çarşımızın gelecek nesillere aynı özellikleriyle aktarılmasını, değerinin korunmasını istiyoruz. Belediye olarak tüm ekiplerimizle hem esnafın hem de derneğin yanındayız." dedi.


GİZEMLİ İNCİ TANESİ DÜĞME OLDU
Deniz altı dünyasının rengârenk ve gizemli şekilleri olarak dikkat çeken deniz kabukları, usta ellerinde kıyafetlerin en önemli tamamlayıcı aksesuarı düğmeye dönüşüyor. Sedef Düğmenin Kıyafetlerimize Geliş Öyküsü Çeşitleri yüz bini bulan, göze hoş gözüken renk ve zarifliğe sahip deniz kabuklarından bazıları evlerde süs eşyası olarak en saygın köşelere oturtulurken, bazıları ise kıyafetlerimizdeki estetiği tamamlamak için düğme olarak kullanılıyor.
Doğaya dönüşüm özelliğine sahip sedef düğmeler, inci çiftliklerinde içindeki incisinin ya da deniz canlılarının alındığı kabuklardan tasarlanıyor. Tüm deniz kabuklarının düğme haline dönüştürülmesinin mümkün olmadığını söyleyen Form Düğme’nin kurucu ortaklarından Mustafa Oktay kabukların belirli kalınlık, sertlik ve yüzey düzlüğü kriterlerine göre toplandığını belirtiyor. Bu kriterlere uygun deniz kabuklarının genellikle Avustralya, Çin, Meksika ve Endonezya’da bulunduğunu belirten Oktay, toplanan kabuklardan oluşan ilk taslaklar, makinelerde işlenebilecek hale getirildikten sonra düğme haline dönüştürülüyor. Polyester veya başka malzemeler kullanılarak da sedef düğme taklidinin yapılabildiğine, ancak hiçbirinin gerçek sedefin sahip olduğu pırıltı ve ışıltıya sahip olmadığını belirtiyor.
Sedef düğmeler yüzde yüz doğaya dönüşümleri sayesinde tamamen çevreci ürünler olarak tanınıyor 6 farklı çeşit deniz kabuğundan üretilen ve yüklü miktarda sedef düğme stoku bulunan Form Düğme bu düğmeleri Zara, Massimo Dutti, Burberry, Marks & Spencer gibi dünyaca ünlü markalara satışını gerçekleştiriyor.
Görselliğinin yanı sıra çevreci özelliği ile de uluslararası markalar sedef düğmeleri tercih ediyor.

Büyütmek için TIKLAYIN
HAVLU KATLAMANIN PÜF NOKTALARI
Turizmci Emir Hepoğlu, Türkiye’de bir ilke imza atarak otel odalarındaki havluların katlanma şekillerini anlatan “Sevimli Havlular-Cute Towels” adıyla Türkçe ve İngilizce kitap hazırladı.
Kitapta, havlu katlama şekilleri birer karakter altında ve 10 modelde püf noktalarıyla anlatılıyor. Otel odalarında misafirlerin kullandığı havluların sanatsal çalışmayla katlanma şekillerinin anlatıldığı bir kitap hazırlandı. Kitabı, 20 yıldır yurtiçi ve yurtdışında çeşitli otellerde kat hizmetlerinde (Housekeeper) olarak çalışan Emir Hepoğlu yazdı. TUYED yönetimine bilgi veren Hepoğlu, havlu katlama sanatı (towel origami) diye adlandırılan çalışmasını, otele gelen misafire kendini özel hissettirmek için yaptığını söylüyor. “Sevimli Havlular-Cute Towels” adıyla Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan kitapta Loco, Cake, Timi, Boh-Cha, Lobsy, Shirty, Snobby, Pascha, For Lowers ve Fil Osman karakterli 10 havlu katlama şekline yer veriliyor. IEHA (Uluslararası Kat Hizmetleri Birliği-International Executive Housekeepers Association) Türkiye Temsilciliğini de yürüten Hepoğlu, kitabı için bir yıllık ön çalışma yapmış.

ARKEOLOJİ SIRLARI 2 İnsanlık tarihini ve medeniyetleri Arkeoloji Sırları ile keşfedin!
Özel Türkiye bölümü ile tarih öncesinin en önemli dönemlerine ışık tutan yepyeni koleksiyon kitabı Arkeoloji Sırları ÇIKTI!
Boyut Koleksiyon Kitapları’nın en nadide eserlerinden biri olan Arkeoloji Sırları, arkeolojiye ilgi duyan her yaştan insanın, “eskinin bilimi” ile ilgili merak ettiği sorulara cevap bulabileceği eşsiz bir kaynak niteliğinde.
Arkeoloji Sırları’nın ikinci koleksiyon eserinde en özel bölüm ise Türkiye'ye ayrıldı. Bu çalışmada önemli tarihi kalıntıların yer aldığı Alacahöyük, Pergamon, Ephesos, Troia ve Patara da dahil Türkiye'den tam 17 farklı bölgenin arkeolojik sırları, buluntular ve çarpıcı görseller eşliğinde gün yüzüne çıkıyor. Ortadoğu ve tarih öncesi Avrupa...
Arkeoloji tutkunlarının merakla beklediği bu çalışmada; Türkiye'nin yanı sıra, Ortadoğu, Güney Amerika, Afrika ve tarih öncesi Avrupa’nın Babil, Fayyum, Malta ve Olympia gibi sıra dışı antik merkezlerine dair unutulmaz bir serüven gizli.
Son derece şık tasarlanmış kutusunda sunulan Arkeoloji Sırları içindeki DVD’ler için de özel bir kartonet bulunuyor.
Koleksiyon kitabının sayfalarında yepyeni bir dünyaya adım atarken, kitabınızla birlikte sahip olacağınız DVD’lerde ise, Ortadoğu'nun kayıp kervan şehirleri ve antik ticaret yollarını keşfedecek, Afrika'daki zengin Roma şehirlerine girecek, Anadolunun unutulmuş medeniyetlerini araştıracak, İki bin yıl öncesinin Latium'undan insan ve şehir manzaralarına şahit olacak, Kayıp Maya şehirlerini yeniden bulacaksınız. Anadolu ve dünya medeniyetlerine ait inanılmaz buluntulara ve hikayelere kendi gözleriyle şahit olmak ve dünyayı, insanı anlamak isteyen herkesin edinmesi gereken, eşsiz bir referans kitap.

Gezginler için Gezi rehberi “TLOS ANTİK KENTİ ve ÇEVRESİ"
Profesyonel Ulusal Turist Rehberi Naci Dinçer ve Fethiye Müze Müdürü İbrahim
Malkoç'un ortaklaşa hazırladıkları Tlos Antik Kenti ve Çevresi isimli kitap çıktı.
Profesyonel Ulusal Turist Rehberi Naci Dinçer ve Fethiye Müze Müdürü İbrahim Malkoç'un ortaklaşa hazırladıkları gezginler için gezi rehberi nitelikli kitapta Tlos Antik Kenti ve Çevresi, Araksa-Girmeler Kaplıcası ve Mağarası Saklıkent Kanyonu anlatılıyor.
Tlos çevresinin coğrafyası ve sosyal dokusu, Likya’nın kısa tarihi. Tlos, kanatlı atın kenti. Bellerophontes ve kanatlı uçan at Pegasus Efsanesi. Tlos’un kısa tarihi, Adım adım Tlos,Akropol ve Nekropol. Spor kompleksi Stadyum ve Gymnasion, Palaesra ve Hamam, Bazilika, Bizans Kilisesi, Kronos Tapınağı. Tiyatro. ARAKSA. Girmeler Mağarası ve Kaplıcası (Gebeler). Saklıkent Kanyonu gibi konu başlıklarıyla, Serdar Düzenli, Çağla Düzenli, A. Naci Dincer, Seyran Sucu, Orhan Çelen tarafından çekilen 75 adet renkli fotoğraf bulunuyor.
Olimpos dağında yaşayan başı aslan, gövdesi keçi, kuyruğu yılan olan ve ağzından alevler çıkaran Chimeira canavarını, Tanrıça Athena tarafından kendine hediye edilen kanatlı at Pegasus ile öldüren Bellerophontes'in efsanesinde yer alan bu kanatlı atı louvre müzesinde görebilirsiniz. Ünlü efsaneyi ve Tlos antik kentinin hikâyesi ile pratik bilgileri "TLOS ANTİK KENTİ VE ÇEVRESİ" kitabında bulabilirsiniz.
Yayına çıkış. 01.06.2012, Kitabın Boyu: 15x21 cm, Sayfa sayısı 66.
Perakende satış fiyatı 10 TL olan kitap için irtibata geçerek % 40 İndirimli satın alınabilir. Land of Lights Gazetesi ve Yayın Evi:
Baha Şıkman Cad. No:10 Fethiye Tel: 0 (252) 612 22 73 Mobil: 0 505 329 55 34


Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), Akbank'ın sponsorluğunda ve Gala-Salvador Dalí Vakfı'nın işbirliğiyle, 20. yüzyılın en önemli sanatçılarından, sürrealizm akımının temsilcisi Salvador Dalí'yi ağırladı.
Yazının devamı ve Resimler için Tıklayınız

Naif Ressam Selçuk Togul’dan Bir Sergi Daha
Son sergisinden bu yana bir yıl geçen sanatçı şaşırtıcı kompozisyonlardan kurulu 16 tablosunun yer aldığı nitelikli kişisel sergisinde sanatseverlere görsel bir şölen sunuyor.
Hayal gücü olan ürünlerin yanı sıra birçoğu yaşanmış gerçek hikâyeler üzerine kurulu kompozisyonlarda seçilen konular yine estetik kadın figürleri, doğa, kedi ve yaşam üzerinde ağırlık kazanıyor.
Otostopçu Kızlar, Harem’de Bohçacı Kadınlar, Tren, Byblos Hotel, Moda İskelesi, Rüzgârlı Tepe, Catwalk, Kandinsky, Yatan Kız, Kartopu, Akşam Hazırlığı, Bodrum Korsan Meyhanesi, Gece, Haydut Kedi, Barda Saç Saça ve Ayna isimli tablolar içinde en büyük olanı 45x64 cm ebadında. Özellikle resimlerine ayrı bir ilave sürpriz katan Selçuk Togul “Ayna” isimli tablosu içine yaptığı uzun bacaklı, dolgun kalçalı nü kadın figürleri arasına yerleştirdiği ayna sayesinde resme bakanlar hem kendilerini görüyor, hem de resimde bulunan figürler görüldüklerini fark etmişçesine kaçışmaya başlamış oluyorlar! Ayrıca resmin bir köşesi içinde asılı bulunan küçük bir çerçeveli tablo daha yer alması, resme bir başka espri daha kazandırıyor. Haydut Kedi tablosuna bakanlar ise, tuvali yırtıp içinden bakan kedi portresi ile karşılaşıyorlar.
Selçuk Togul Resim Sergisi
Bohçacı Kadınlar
Selçuk Togul Resim Sergisi
Bodrum Korsan Meyhanesi
Selçuk Togul Resim Sergisi
Ayna
Selçuk Togul Resim Sergisi
Otostopçu Kızlar
Selçuk Togul Resim Sergisi
Akşam hazırlığı
Selçuk Togul Resim Sergisi
Saç Saça
Selçuk Togul Resim Sergisi
Haydut Kedi
Selçuk Togul Resim Sergisi
Kandinsky
Selçuk Togul Resim Sergisi
Catwalk

Ressam Selçuk Togul'un Yeni Sergisi
Naif türü resimleriyle tanınan ressam Selçuk Togul resim sergisini Arnavutköy Art Sümer sanat galerisinde açtı.
ressamın önceki resimlerine oranla daha büyük ebatlı çalışmalarının yer aldığı görüldü. Ünlü ressam yine kendine özgü kompozisyonları ve resimlerde kullandığı ilginç espri ve uygulamalarla ilgi topladı. Önceki sergisinde çercevenin dışına taşan figürleri ustalıkla uyguyan sanatçı, bu defa ki sergisinde tuvalin içine açtığı deliğin arkasından bakan portre ile sanatseverleri şaşırttı.
Her bir tablonun ayrı hikayesi olan sergide, sanatçı Togul, "Portofino İstasyonu, Sevgili, Bodrum, Lodos, Kar, Atölye, Yunan Vazosunda Çiçekler, Caddebostan'da Kar, Suya Dalış, Banyo" gibi isimler taşıyan tablolarında estetik, derinlik, erotizm, yaratıcılık, renk armonisi gibi başarıyla kullandığı bir çok faktörle hafızalarda derin izler bırakıyor.
Selçuk Togul Resim Sergisi
Kar:2007
46x61 cm tuval üstü yağlıboya
Selçuk Togul Resim Sergisi
Portofino istasyonu
2006 45x65 cm
Selçuk Togul Resim Sergisi
Banyo: 2007
40x57 cm

Selçuk Togul Resim Sergisi
Selçuk Togul Resim Sergisi
Selçuk Togul Resim Sergisi

ÜNLÜ RESSAM SELÇUK TOGUL KİŞİSEL SERGİLERİNİN BİR YENİSİNİ
ARNAVUTKÖY ART SÜMER SANAT GALERİSİNDE AÇTI

22 naif tablodan oluşan sergi, sanatseverlerin büyük ilgisini çekti.
Gerçek hayattan kesitlerin yer aldığı tablolarda, resmedilen hareket, canlı renk armonisi, erotik figürler izleyenlerin büyük hayranlığını topladı. Naif türü çalışmaların sunulduğu kompozisyonlarda nostaljik öğeleri vurgulayan ressam Selçuk Togul'un tablolarında çeşitli esprileriler kullanması, sanatçının ressamlıktan öteye, yaratıcılık sınırlarını da zorladığı gözler önüne serildi. Resmin içinde yer alan resimlerde sergilenen titiz çalışmalar, resim dışına taşan figürün çerçeveyi aşıp çatlatması, efsanevi ünlü portrelerin değişik mekân ve kompozisyonlarda rol alması, sürrealist düşünceleri imkânsızdan olağan hale getirmiş göründü. Togul'un yağlı boya tablolarında kullanılan stilize insan figürleri arasında John Lennon'u, Hazerfan Çelebi'yi görmek bir yana, mavi yolculuğa çıkmak, Beyoğlu'nda dolaşmak, geçmişe dönmek her zaman mümkün olabiliyor.
Büyütmek için tıklayınız

Büyütmek için tıklayınız
Büyütmek için tıklayınız
Büyütmek için tıklayınız
Büyütmek için tıklayınız



RESİM FUARI SANATSEVERLERLE BULUŞTU
Art İstanbul'un Uluslar arası çağdaş sanat buluşmasında 200 den fazla eserin çeşitli galerilerinde sergilendiği organizasyona İstanbullu sanatseverlerin ilgisi büyük oldu.
Lütfi Kırdar Uluslar arası Kongre ve Sergi Sarayında 72 Galerinin katılımıyla gerçekleşen resim fuarında naif resim tarzı çalışmalarıyla kendinden söz ettiren ressam Selçuk Togul'un Galeri Kile'de bulunan erotik tabloları ziyaretçi ve medya kuruluşlarının büyük ilgisini çekti.



SELÇUK TOGUL'dan Yeni Sergi
Naif figüratif ressam Selçuk Togul yeni sergisine var güçüyle çalışıyor. Yaklaşık üç yıla yakın süre yeni tablolarını sergilemeyen sanatçı, bu defa farklı çalışmalarla resim severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
Sanatçı büyük bir sabır ve itina gösterdiği, yapımı çok zaman alan naif tür çalışmalarında, tema yine geçmiş sergilerinde olduğu gibi, Topkapı Sarayı Harem, Mavi Yolculuk manzaraları, doğa ve hayattan kesitleri, figürlerle, espirilerle bütünleştirip sunacak.
Sergide yer alacak tabloların önceki sergilerden farkı ise ebatlarının metrelik boyutlarda olması.
Artan maaliyetlere rağmen ithal boyalarla son derece ince çalışılan tabloları, sanatseverler sabırsızlıkla bekliyorlar.

"RESİM SERGİSİ"
Figüratif Ressam SELÇUK TOGUL'un yağlıboya tablolarından
derlenen sergisi için
tıklayınız.

Figüratif Ressam SELÇUK TOGUL'un Son yaptığı tablolar için tıklayınız.

Kültür Sanat 1.sayfa | Kültür Sanat 2.sayfa