İSTANBUL
234 KİLOMETRELİK SAHİL ŞERİDİ BOYUNCA
DÜNYANIN ÖNEMLİ SU KENTLERİNDEN BİRİ...
BU
NEDENLE "SİHİRLİ GAZETE" İLK
SAYFASINI DENİZ HABERLERİNE AYIRMIŞ BULUNUYOR.
|
|
İSTANBUL
41
YIL ÖNCE
15 KASIM 1979'da
INDEPENDENTA
TANKER YANGINI 'nı
yaşamıştı! Fotoğraf, video ve haber
Sihirlitur.com Olaylar bölümünde...
Lütfen
Tıklayınız... |
|
|
SİHİRLİTUR
COM DA YENİ KONULAR
|
|
|
AKŞAM
GÜNEŞİNDE BOĞAZ'DAN GEÇEN COLOMBİA...
|
Boğaz'da 300 metrelik transit bir misafir,
Haydarpaşa Dalgakıranı bitirmiş, Marmara'ya
açılıyor.
22 Kasım Pazar akşamı saatler 17.35
artık akşam çöküyor İstanbul Boğazına.
Uzaktan bakanlar için Korona salgını
belirtisi yok, hatta turist rehberleri
az sayıda ki tekne ile Boğaz gezisine
çıkardıkları turistlere Dolmabahçe Sarayı
önünden geçmekte olduklarını anlatıyor,
sol taraf Avrupa sağ tarafımız Asya
gibisine bir şeyler söylüyorlar.
Colombia konteynırı son dönemeci Kuleli
önünde yaptı düzlüğe çıkmış, Sarayburnu'na
doğru ilerledi, sobasını yakmış dumanını
tüttürerekten geçip gitti. Bizler evde
o gurbet ellerde Colombiya neresi, Boğaziçi
neresi, yolu açık olsun..
Fotoğrafçı
Şansı diye bir şey vardır, bazen bazı
fotoğraflar önünüze gelir çekersiniz.
İşte bunlardan biri akşam ışıkları yer
yer lokal ışık huzmeleri düşüyor, bu
mevsimde zaten güneş ışıkları ekvatora
yatay geldiği için ne çekseniz sanatsal
olur. Her yer koyu, ışık gelen borda
pırıl pırıl ayna gibi parlıyor.
CMA
CGM COLUMBIA Konteynırı 2015 yılında
inşa edilmiş ve Malta bayrağı altında
seyrediyor. Uzunluğu 299,9 m, genişliği
48,2 metre. |
|
KORKUTUCU
BIIIRRRRRR... |
Boğaz'da 225 metrelik bir canavar, resmen
Shark...
Marmara kapısından giriş pozisyonu aldığında
İstanbul 01 Kasım Pazar akşamının son
ışıklarına veda ediyordu.
Haydarpaşa, harem, Kızkulesi, Salacak,
Üsküdar'ı geçerken Nordic Orion'un değişik
bir yüz ifadesi vadı, refakatci alacak
kadar büyük gemi değildi ama kırmızı
renkli gövdesi, deniz seviyesine yakın
beyaz dişleri arasından dökülen beyaz
köpükleri ile tam manasıyla denizde
avını arayan bir köpek balığı havasında
yol alıyordu.
NORDIC ORION 2011 yılında inşa edilmiş
ve Panama bayrağı altında seyreden bir
Dökmeyük gemisi. Taşıma kapasitesi 75603
t DWT olup, mevcut su çekimi 13,9 metre,
uzunluğu 225 metre ve genişliği 32.31
metre.
|
|
29
EKİM
CUMHURİYET BAYRAMI
TÜM YURTTA COŞKUYLA KUTLANDI...
|
Cumhuriyetin
97. yıl kutlamalarına yağışlı, bulutlu
bir günde başlayan İstanbul'da bayram
günü etkinlikler aralıksız devam etti,
sabah saatlerinde Dolmabahçe Sarayı
önünde toplanan yatlar saygı duruşu
sonrası start aldılar.
Dolmabahçe'de 'Cumhurbaşkanlığı Uluslararası
Yat Yarışı’nın startı verildi. Türk
ekiplerinin yanı sıra Rusya, Romanya,
Bulgaristan ve Ukrayna’dan 61 yat
ve 650 sporcu katıldılar.
Sevinç, gurur, mutluluk
içinde yelkenliler ve Türk savaş gemimiz,
Sahil Güvenlik botları Dolmabahçe
Sarayı önünde 29 Ekim kutlaması yaptılar.
Gece saatlerinde ise Bayramdan iki
gün önce ışıklandırılmasına başlanan
TV Radyo anten kulesi üzerine Türk
Bayrağı yansıtıldı. Havanın açmış,
bulutların dağılmış olmasıyla mehtaplı,
net geçen gece Boğaz'da kutlamalara
renk kattı.
|
|
AĞAÇ
YONGASININ DA AYRI TİPTE TAŞIMA GEMİSİ
VAR...
|
Ahşap talaşı, hafif olduğu ve yer kapladığı
için, bu tip özel yüksek gemiler ile
taşınınca, tonaj kaybı en aza iniyor.
Yıldız Entegre firmasının 2. yonga gemisi
Yıldızlar 2, Perşembe günü diğer gemilerden
farklı yapısıyla Boğaz'dan geçti. Acentanın
ilk gemileri olan Yıldızlar, geçen senelerde
hurdaya verildi.. İzmit Körfezindeki
İgsaş limanının da sahibi olan Yıldızlar
Entegre, yurtdışından ahşap talaşını
genellikle bu tip özel gemiler ile taşıyor.
Gemi o yüksek gövdesi ve vinçli güvertesiyle
AĞAÇ YONGASI taşıma göreviyle Türk Bayrağı
altında çalışıyor. Yıldızlar 2, CHORNOMORSK,
UA'dan ayrılmış, Yarımca'ya doğru Boğaz'ı
geçip muhtemelen gemi İzmit İgsaş limanına
gidecektir. |
|
02
Ekim sabahı Boğaz'a giriş yapan 300
metrelik CMA CGM MISSOURI,
tepeleme doldurulmuş yüküyle adeta yüzen
bir ada görünümlüydü... |
Boğaz'da çapraz geçiş yapanlar aman
Dikkat: Konteyner
gemilerinin önünde durmamakta fayda
var
Son yılların gözde taşımacılık aracı
konteynır gemiler olunca daha ekonomik
olması nedeniyle gemi yüklemecileri
en ideal yüklemeyle gemi kapasitesinden
azami yararlanma yoluna gidiyorlar.
Kaptan köprüsü üzerinde ve gemi burnunda
kamera sistemleri arpa radarlar çevre
güvenliği sağlanıyor, bununla beraber
yine de çıplak gözlem büyük önem taşıyor,
konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz
uzak yol gemi kaptanı Ümit Ezer konuyu
şöyle özetledi.
“Özellikle de büyük konteyner gemilerinde
köprüüstü görüşü önemli ölçüde kısıtlanmakta
ve geminin pruva hattında kör bir sektör
oluşmaktadır. Bu nedenle, konteyner
gemilerinde, çeşitli yüklülük durumlarına
göre ufki görüş hattını gösteren tablolar
mevcuttur (Trigonometrik hesaplara göre)
Kameraların bu amaçla kullanımı, denizde
pek fizibıl değildir. Köprüüstünde dikkatli
bir gözcülük ve radar kullanımı ile
yakın ufuk hattı taraması esastır.
Özetle, konteyner gemilerinin önünde
durmamakta fayda vardır.
|
|
En
yüksek taşıma kapasitesi, en ekonomik,
en güvenli yol denizde
|
Korona virüsü nedeniyle deniz taşımacılığı
azalsa da durmadan devam ederek çabuk
toparlandı.
22 Eylül saat 18.00 sularında kuzey
yönlü yol alan TIGRİS adlı Konteyner,
yükü baştan kıça kadar altı kat full
çekmiş.
Kaptan köprüsünün her iki yanında projektörleri
yakmış, denizi yarıp geçerken dörtlü
sinyalleri çakmış gibiydi.
|
|
UZUNLAMASINA
SIĞMAZ İSE BİZ DE ENİNE KOYAR TAŞIRIZ...
|
Bu
gemilerden biri Boğaz'ı enine geçti
22 Haziran Pazartesi saat 16.00 uzaktan
gelen gemide ki alışagelmedik görünümü
yandan önden anlamak hayli zordu.
Muhtemelen taşınacak gemi boylu boyuna
uzunlamasına sığmayınca "Demokrosilerde
çareler tükenmez" misali bu defa gemiyi
enine koymuşlar. Gözler dışarı çıkmalara
bayrak, fener aradı ama yoktu.
Gemilere tepeden bakanlar artı şeklinde,
denge çubuklu ip canbazı gibi yol
alan gemiyi yaklaşana dek pek anlamasalar
da arkasından dalga yoksa sorun yok
dercesine bakakaldılar...
Norveç bayrağı altında çalışan EAGLE
toplu taşıyıcı kargo gemisi 39 yaşında
1981 yılında inşa edilmiş.
Geminin bağlama limanı Oslo olup,
tam boy ve en ebatları 199.33 x 42.07
metredir.
|
|
PLAZA
YÜKSEKLİĞİNDE GEMİLERE TIRMANMAK İNMEK
RİSK TAŞIYOR
|
Normal
gemilerde kılavuz alınırken genellikle
merdiven, çarmıh indiriliyor fakat
öylesine yüksek gemiler oluyor ki
onlara biniş iniş için deniz seviyesinde
teknenin yanaşacağı hizada ayrı girişler
kullanılıyor.
Yolcu gemilerinde ve bazı yüksek konteynır
gemilerinde pilot için aşağıda kaporto
kapı bulunur. Bunlar gemi bünyesinden
ayrı bir koferdam bölmesindedir. Boğaz'da
trafik kanunu var, inilecek binilecek
yer bellidir ama eğer gemide pilot
kaptan varsa Boğaz trafikle konuşarak
gemiyi trafik sparastonu dışında seyir
yaptırabiliyor.
Mayıs ayı 30 Cumartesi saat 11.00'de
Konteyner türü bir gemi olan CMA CGM
VOLGA Galata rıhtımına mümkün olabildiğince
yakın ve ağır geçiş yaparken gemiye
yanaşan görevli bot, muhtemelen pilot
kaptanı tekneye aldıktan sonra yoluna
devam etti.
2015 yılında inşa edilmiş ve Malta
bayrağı altında seyreden CMA CGM VOLGA,
damar yola ODESSA, UA üzerinde yelken
olup 17.6 knot ile Batı için yön başlığı
PIRAEUS, GR 2020-05-31 14'te varış
zamanı olarak 1 gün, 2 saat içinde
tahminen süre belirtiliyor. Geminin
taşıma kapasitesi 9200 TEU olup, uzunluğu
299.95 metre, genişliği 48.2 metredir.
|
|
FATİH
SONDAJ GEMİSİ SONDAJ KULESİNİN UCUNDAN
ACIK KESİLDİ.
|
Fatih
Sondaj Gemisinin kule yüksekliği Boğaziçi
Köprüsü altından geçemiyordu.
Karadeniz'de petrol arama görevini
yerine getirebilmesi için Haydarpaşa
Limanına çekilen gemi 18 ve 19 Mayıs'ta
yapılan çalışmalarda özel vinç yardımı
ile kule boyu üstten kısaltıldı.
Kesilen hey parça gereğinde yeniden
yerine monte edilecek şekilde özenle
teker teker yere indirildi. Bu sayede
sondaj gemisi köprünün denizden tabya
yüksekliği olan 60 metrenin altına
indirildi.
Sondaj kulesi yüksekliği kısaltılmış
haliyle adeta "kuşa döndü".
Bilindiği üzere petrol arama ve inşaat
gemileri bu yüksekliği bulabilmek
için tanklarına su alır, kendilerini
batırıp, gereken seviyeye indikten
sonraköprü altından geçebiliyordu.
Fatih gemisinin böyle batıp çıkma
özelliği olmadığı için kesilerek boyu
kısaltıldı.
10
Nisan'dan bu yana Haydarpaşa Limanında
bekleyen, 2011 inşa tarihli olup 229
metre boyunda Güney Kore yapımı.
Sondaj kulesi kesilen Fatih Gemisi,
Yenikapı açıklarında ikmal için bir
hafta bekledikten sonra, 28 Mayıs
saat 15.30 sonrası Boğaz'ın Marmara
Denizi yönünden Karadenize yola çıkmak
üzere giriş yaptı. Bu arada İstanbul
Boğazı'nın transit gemi geçişlerine
kapandığı ve Fatih gemisinin uzun
süre Sarayburnu açıklarında bekleme
yaptığı gözlendi.
Kule
yüksekliği nedeniyle köprü altından
geçemeyen Fatih, Haydarpaşa Limanında
iki parça halinde kesilerek kuleden
ayrılarak köprü altından geçerken, kesik
kule, bir sal üzerinde iki römorkör
eşliğinde 18.30'da Kuzey yönünde çekildi.
|
|
19
Mayıs Kuzey geçişli gemilerden birisi
de KSL SAN FRANCİSCO oldu |
İstanbul' a en fazla benzeyen kentlerden
birisi olduğu söylenen, bir çok ortak
noktası olan San Francisco kent ismini
taşıyan ve toplu yük taşıyan gemi, 292x45
metre boyu ile Boğaz'a marmara kapısından
girdiğinde İstanbul Korena önlemleri
nedeniyle sokağa çıkma yasağı yaşıyor,
hayalet kent görünümüne bürünmüş haldeydi.
Bu sessizlik içinde gemiye önce durumdan
kendisine vazife çıkarmaya çalışan İstanbul
martıları yol boyunca rehberlik etti.
Gemi Haydarpaşa Limanına yanaşmış bulunan
Fatih Sondaj Gemisini sonra Kızkulesini
ve pencerelerine Türk bayrakları asılı
yalıları, köşkleri, evleri geçerek yoluna
devam etti. 2014 yılı inşa tarihli gemi,
Hong Kong bayrağı ile çalışıyor. |
|
19
MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI ATA'YA
ŞÜKRANLA KUTLANDI
|
19 Mayıs bu yıl Ramazan ayı içinde
Kadir Gününe denk geldi.
İstanbulluların Mart ayı başından beri
yoğun olmak üzere 2020 yılında Dünyayı
tehdit eden ve genelde Dünyada resmi
kayıtlara göre 350 bine
yakın kayıp verilen Korena virüsü tehditleri
arasında 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını
buruk kutladı. Her yıl olduğu gibi 101.
yıl kutlamasında da Dolmabahçe açıklarına
Atatürk'e saygı çerçevesinde savaş gemisi
hazır bulundu. Sokağa çıkma yasağı uygulaması
nedeniyle az sayıda ki ŞH vapurları
flamaları ile hizmet verdi. Türkiye'nin
her yerinde evlerde, resmi ve özel iş
yerleri Türk bayraklarıyla donatıldı,
belirlenen saatte İstiklal Marşı söylendi,
semtlerde bando takımları, mobil araçlar,
marşlar çalarak dolaştı. Geceleyin Hava-i
fişek gösterisi yapıldı. |
|
İSTANBUL
BOĞAZI'NA MAYIS AYININ GİZEMLİ SİSi
FENA OTURDU
|
Erken gelen Baharla ısınan havalar
İstanbul Boğaz'ında sis oluşturup kenti
kremalı pastaya benzetti
İstanbulluların alışık olduğu sisli
havalar bu defa Mayıs ayında kendini
yoğun şekilde ve daha sık göstermeye
başladı. Genellikle iki kıtanın arasına
yerleşip, adeta Boğaz'a boylu boyunca
oturan kalın sis, kenti kremaya benzetti.
Zaman zaman aralanan sis perdesinde
bazı görüntüler, masalsı, şiirsel ve
gizemli manzaralar sunarken, İstanbul'un
simgesi Kızkulesi ve Selimiye Kışlası'nın
kuleleri uçuşan martılarla her zamanki
güzelliğini bir kez daha gösterdi. |
|
YORGUN
SAVAŞÇI EMEKTAR "PAŞABAHÇE"
KABATAŞ'A MİSAFİR OLDU |
Heyecanlandıran buluşma
İstanbulluların çok sevdiği, Boğaz'ın
yakışıklısı ŞH Paşabahçe vapuru emekliye
ayrıldıktan sonra çeşitli badireler
atlatmış, bulunduğu yer olan Beykoz
Belediyesi kıyısında Kuzey rüzgarlarından
oldukça harap olmuş vaziyette, İBB tarafından
satın alınmıştı. Emektar ŞH vapuru römorkör
yedeğinde 10 Şubat Pazartesi günü çekilerek
Haliç'de başlayacak olan tersane restorasyonu
için Galata Köprüsünün açılmasını beklemek
üzere Kabataş İskelesine yanaştırılmıştı.
Deniz ve vapur aşığı İstanbullular eski
bir dostu görmenin heyecanı ile vapurun
Paşabahçe'den ayrılmasından itibaren
yeni hayatın başlangıcını karadan ve
denizden belgeleyip, bol bol fotoğraflarken
sevinçlerini yeniden kavuşacak olmanın
ilk adımını sosyal medyada mutlulukla
dile getirdiler. Daha şimdiden restorasyon
sonunda yeniden seferlere başlayacağı
günde, tüm teknelerin kendisine refakat
edeceği ilk günün festival hayali kuruluyor.
|
|
EMEKLİYE
AYRILAN ŞH VAPURLARINI TANIMAK İMKANSIZLAŞIYOR... |
Kim derki bu İstanbul Boğazı seferleri
yapan "Şehit Adem Yavuz" vapuru.
Kabataş'tan Beşiktaş yönünde geçen bu
vapuru görünce, "ne zaman yandı
acaba" diye düşünebilir, yanan
vapur nasıl oluyor da römorkörsüz kendi
başına gidebiliyor diye diyebilirsiniz.
Oysa gerçek hiç de öyle değilmiş.
Bir zamanlkar Boğaz'ın beyaz kuğularından
biri olan ŞH vapuru, günümüzde rengiyle,
durumuyla görenlere "Hayalet mi
yoksa korsan gemi mi dedirtiyor.
Ön tarafa açık hava mekanı ile, baca
arkasına kapalı kat çıkılmış olan vapur,
servis dışı kaldıktan sonra Paşabahçe
de demır de bir yıl kaldıktan sonra
Kuruçeşme'ye gitmiş, yeni
sahipleri tarafından alınmış,
eski Adem Yavuz yeni ismiyle "Le
Vapeur Magic" olmuş. Pendik Tersanesinde
yenilenip, giyim eşyası satan gezici
mağaza haline getirilmiş. İstanbul'un
çeşitli yerlerine gidip orada bağlı
kalıp mağazadaki ürünlerin satışı yapılırken,
daha sonra el değiştirmiş restoran gemisine
dönüştürülmüş!
İSTANBUL BOĞAZI'NDA SİHİRLİ BİR GEZİ
BAŞLIYOR!
İlk olarak 1976'da suyla buluşan, 37
yıl boyunca şehir hatlarında hizmet
ettikten sonra emekliye ayrılan vapur,
şimdi de Le Vapeur Magique adıyla 2020
yılında Türk turizmine ve iş dünyasına
hizmet vermeye başlıyor.
Yüzen Etkinlik Mekanı İstanbul'un eşsiz
güzelliklerini tanıtmak için tasarlanan
Le Vapeur Magique, yıl içinde yerli
ve yabancı tüm ziyaretçiler için canlı
müze ve dünyanın en ünlü ressamlarının
üç boyutlu tablolarını yakından tanıma
ve birlikte fotoğraf çektirme imkânı
sağlıyor. Le Vapeur Magique aynı zamanda
yüzen bir etkinlik mekânı olarak da
kullanılacak. İstanbul'da deniz üzerinde
farklı bir deneyim yaşamak isteyenleri
ağırlayacak vapurda, gençler ve öğrenciler
için bilimsel temelleri anlatılan atölyelerde
sihirbazların sırları paylaşılacak,
caz konserleri, söyleşiler, imza günleri
düzenlenecek. İş Dünyasına da Hizmet
Verecek Sarayburnu'nda demirleyen Le
Vapeur Magique'de, özel iş toplantıları
için standartların üzerinde dekor ve
teknik donanıma sahip 45 kişilik toplantı
salonu ve bahar-yaz aylarında kullanabilecek
150 kişilik teras alanı da bulunuyor.
Tüm gün yemek ve içecek servisine açık
olan toplantı salonu, özel davet ve
sunumlarda kullanılabilir durumda hazır
tutulacak.
Le Vapeur Magique iş dünyasına, hem
limanda hem de Boğaziçi'nde seyahat
hizmeti verebilecek. |
|
YILIN
İLK HAFTASINDA RUS SAVAŞ GEMİSİ İSTANBUL'A
KONUK OLDU |
Kim derki bu İstanbul Boğazı seferleri
yapan "Şehit Adem Yavuz" vapuru.
2020 Yılının 05 Ocak günü saat 16.45'de
Kabataş önlerine yaklaşan 055 borda
numaralı savaş gemisi rotasıyla tedirginlik
yaratırken, yardımcı römorkörlerin refakatinde
Boğaz girişinde konaklama yaptı. Rus
Devlet Başkanı Putin tarafından yapılan
İstanbul ziyareti çercevesinde kente
gelen gemi, ziyaret sonu yeniden Karadeniz'e
döndü. |
|
İKİ
KITANIN ARASINDAN GEÇİŞ...
|
İki arada bir derede gibi...
İstanbul 2019 Kasım ayının sonuna gelmesine
rağmen hala ılık durgun, dalgasız, fırtınasız
günler geçirdi. Hava ısısı öylesine
yüksek seyretti ki sabah saatlerinde
özellikle Boğaz'da çoğu zaman sis oluştu.
Deniz suyu ısısının yüksek oluşu balıkların
göç zamanını bile etkiledi, su soğumadığı
için Karadeniz'den Boğaz'a balık akını
gerçekleşmedi. Şartlar ne olursa olsun
rutin geçişleri aksatmayanlar ise transit
gemiler oldu. Marmara'dan Karadeniz'e
ve ters yönde geçişlerine devam ediyor,
her iki taraftan da tek yön uygulamasıyla
Boğaz'ı kullanan 200 metre üstü gemilere
kılavuzlar ve Kıyı Emniyet Kurtarma
Römorkörleri refakat ediyorlar.
Fotoğrafta Boğaz geçişini tamamlamak
üzere olan bir gemi Avrupa yakasını
süsleyen Sarayburnu ağaçları ile Asya
Kıtası Haydarpaşa Limanı vinçleri arasından
geçerek tam bu noktadan itibaren Marmara
Denizi'ne açılıyor. |
|
EMEKTAR
PAŞABAHÇE ŞEHİR HATLARI VAPURU YENİDEN
DOĞACAK
|
Emektar Paşabahçe Şehir Hatları vapuru
ömrünün İkinci Baharı'na hazırlanıyor.
50 yıldan fazla süre boyunca İstanbullulara
hizmet eden gönlünü sevgisini kazanan
67 yaşındaki Paşabahçe vapuru Emekliye
ayrıldıktan sonra Beykoz Belediyesine
hibe edilmiş, belediye binası karşısına
kıyıya bağlanmış, nikah salanu amaölı
kullanılmıştı. İç döşemeleri tamamen
sökülen ŞH vapuru daha sonra 10 yıl
boyunca kaderine terk edilmiş bakımsızlık
nedeniyle oldukça harap duruma düşmüş,
çürümüştü. Kasım ayında yeniden satışa
çıkarılan vapur bu defa sosyal medyanın
ısrarlı tutumu, kampanyaları ve vapuru
vefakar İstanbulluların sahiplenmesi
nedeniyle CHP li İstanbul Büyük Şehir
Belediyesi tarafından satın alındı.
Estetik harikası vapur, yeni makinalarla
donatılıp, restore edilip, yeniden sefere
konarak İstanbulluların mutlu olması
için İstanbul'u, Boğaz'ı süsleyecek.
1952 yılında İtalya’nın Toronto şehrinde
savaş gemisi olarak yapılan tarihi vapur,
2. Dünya savaşı sona erince Türkiye’nin
talebi üzerine İtalya’da bir gecede
şehir hatları formuna çevrildi.
Güçlü motoru ve sağlam tekne yapısıyla
İtalya'dan İstanbul'a 2,5 günde gelen
73,71 metre boyu, 13,17 metre eni ve
3,27 metre derinliğe sahip vapur, saatte
18 mil hız yapabiliyordu. |
|
29
EKİM CUMHURİYET BAYRAMI 2019'da
COŞKUYLA
KUTLANDI...
Kutlamaların gece bölümünde Salacak
önlerinde yapılan havai fişek gösterisi
büyük hayranlık topladı.
|
Cumhuriyet Bayramı havai fişek gösterisi
Üsküdar, Salacak açıklarında bu yıl
muhteşem bir gösteri ile gerçekleşti.
On dakikalık gösteri çok renkli ve gösterişli
geçti, her iki yakada meydanlara, evlerin,
balkonlarına, çatılara çıkan İstanbulluların
ve denizde bulunan tüm teknelerdekilerin
sevinç çığlıkları, ıslıklar ve alkışlarıyla
21.30'da son buldu.
Gösteri önceki yıllarda yapılanlardan
daha başarılıydı.
10 dakika süren gösteride patlama seslerine
karışıp ne olduğu duyulmayan müzik kurgusu
yoktu fakat gökyüzü çok zengin ışık
gösterisine sahne oldu. Önceki yıllarda
Boğaz Köprüsünde başlayan gösterilerde
rüzgârla taşınan havai fişek dumanları
Kızkulesine doğru gelirken ortalık bambardımana
tutulmuş savaş alanı havasına dönüyordu,
bu yıl daha bilinçli düzenlenen görsel
estetiği yüksek gösteride havai fişekler
sadece Kızkulesi açıklarından atıldı,
bu sayede hava net kaldı, Boğaz’a duman
oturmamış oldu.
Boğaz'dan transit gemi geçişine ara
verilen gösteri boyunca Denizde seyir
amaçlı konumlanmış 100'ü aşkın yolcu
motoru renkli süsleriyle, yolcularıyla
yer aldı, gösteri bitiminde vapurlar,
tekneler gösteriyi düdükleriyle selamladılar.
|
|
DÖRT
YIL SONRA BİR İLK, SARAYBURNU'NA TURİST
GEMİSİ YANAŞTI
13 Ekim 2019 Pazar öğleden sonrası saatler
15.10'u gösterirken yıllar sonra ilk
kez Tarihi Yarımada'nın önünden bir
turist gemisi koya aşinaymış gibi kavisle
dönüp Sarayburnu kıyısına yanaştı.
|
GÖZÜNAYDIN
İSTANBUL
Yıllar sonra Sarayburnu Limanına İLK
KEZ bir turist gemisi geldi ve saat
15.10'da römorkör refakatinde Kızkulesi
önünden dönüşünü tamamlayan SEVEN
SEAS VOYAGER adlı gemi, 2017'yılından
bu yana inşaatı sürmekte olan Galataport
limanı karşısına Sarayburnu'nun ucuna
yanaştı.
ÇOK YAZIK OLDU KAYIP YILLARA
Geminin gelişi, "madem ki gemi
yanaşabiliyordu niçin bunca yıl bu fırsat
kullanılmadı" sorusunu da akla
getirdi.
Dünyanın neresinde bu imkan var? Sarayburnu
iskelesine yanaşıyorsun, geminden çıkıp
yürüyerek, Gülhane Parkı içinden geçerek
gelip Ayasofya'yı, Topkapı Sarayı'nı,
Aya İrini Kilisesini geziyor, Kapalıçarşı'dan
alış veriş yapıyor, Sultanahmet'i dolaşıp,
Hipodrom Meydanını Dikilitaş'ı, Alman
ÇeşmesiniYerebatan Sarnıcını, III. Ahmet
Çeşmesini
görüp yeniden yürüyerek gemine dönüyorsun.
Bu şansı iyi kullanmak, kıymetini bilmek,
idrak etmek gerek.
23 Ekim 2019'da bir başka turist gemisi
olan 162m × 24metrelik CELESTYAL
CRYSTAL Sarayburnu Limanına
yanaştı. |
|
16
Eylül Pazartesi NEW VISION BOĞAZ'I İKİ
GÖZ İKİ ÇEŞME GEÇTİ |
Boğaz geçişinde bazı büyük gemilerin
demir localarından su aktığı görülüyor.
Nedenlerini, duayyen denizcilerle konuştuk,
Gemi Makinisti Ali Giresunlu ve Kaptan
Tevhit Günal'dan aydınlatıcı bilgiler
aldık.
Köprü üstünden makine kontrol odasına
telefon açılıyor Güverteye deniz suyu
ve Demir işi için baş ırgata elektrik
istenir. Demir için 2. kaptan reis ve
usra gemici baş üstünde hazır olup,
telsizle köprü üstünden gelen talimatla
işi yaparlar. Makine dairesinden deniz
suyu tulumbasıyla güverteye su basılıyor.
Güvertede deniz suyu ihtiyaca göre kullanılıyor,
iş bitince haber veriliyor ve tulumba
stop edilip baş ırgatın şalteri kapatılıyor.
Gemilerde, özellikle de tankerlerde
manevralarda, boğaz, kanal geçişlerinde
emniyet olarak yangın deniz suyu pompası
çalıştırılarak, yangın devrelerine su
veriliyor, demir locasından akan su,
pompa çalıştığı ve yangın vanaları kapalı
olduğu için basınc artmasın diye emniyet
itedbiri olarak açılıyor, aslında bu
valf devamli açık tutuluyor. Basınç
7-9 bar arası olup genellikle ve ayrıca
locadan akan su demir a?ırken, demir
zincirini temizlemek için kullanılıyor.
Gemi başüstünde 2. kaptan ve baş taraf
ekipi gemiciler duruyor, köprüüstünden
kaptanın talimatına göre hareket ediyorlar.
Her
üç gemi fotoğrafında görüldüğü gibi
üzerlerinde tulumları, başlarında kaskları
ile demir görevlilieri iş başında.
|
|
COSCO
SHİPPİNG SEINE KONTEYNIRI'NIN İSTANBUL
BOĞAZ'I ÇIKIŞI |
Cosco Shipping Seine Kavaklar önüne
geldiği zaman artık Boğaz geçişini bitirmişti,
burası aynı zamanda Karadeniz'e ilk
adımın atıldığı bölge olarak kendisine
refakat eden Kıyı Emniyeti Kurtarma
römorkörü ile vedalaşma yeriydi.
Üçüncü köprü'nün altından geçtiği zaman
Karadeniz'de yüzmeye başlarken geminin
arkasından bakanlar, üç futbol sahası
uzunluğunda aynı zamanda İstanbul'un
en uzun 261 metrelik gökdelenenin den
daha devasa gemi için seyir dışında
yapılacak bir şeylerin olmadığını fark
ederek anın tadını soğuk içecekler ve
kavakların küçük ama lezzetli midye
tavalarını yiyerek çıkarttılar.
|
|
KARŞIDAN
GÖRMEK...! |
Hayatında ilk defa gemi gören biri değilim
ama nasıl anlatsam neye benzetsem asla
yetmiyor, hissettiklerimi ifade etmekte
eksik kalıyorum.
Gemiler “SHE” olarak görülürmüş diye
okumuştum o gözle bakınca ve tam karşısına
geçip her noktasını scener gibi taramaya
başladığınızda gemiye adeta büyüleniyorsunuz.
Görme, duyma, koku alma duygularınız
harekete geçiyor. Pür dikkat kesilip
gemiye odaklanıyorsunuz. Görünüşte demir
yığını koca bir kütle, kıçında bir pervane
yardımıyla size doğru geliyor.
İstanbul Boğazı’nın en keskin dönüş
burunlarından biri olan ve gemilerin
sahile en yakın geçtiği, derinliğin
en fazla olduğu Kandilli Burnundayım.
Üst akıntı küçük dalgacıklar halinde
sürekli olarak Karadeniz’e, benden karşı
tarafa doğru dalgacıklar halinde koşuşturma
içindeler. Bu yön giden için avantaj,
gelen gemi için engel teşkil eder halde.
Tüm mürettebat yola çıktıkları andan
itibaren şartlar ne olursa olsun gemiyi
ileri götürme azim ve çabasında.
İlla ki bir şeye benzetmek gerekirse
bir yürüme bandı düşünün, yavaş yürüme
hızında normal yürüyüşünüzü yaparsınız,
biraz hızlandırınca adımlarınız karışır,
yalpalamaya başlar, sendelersiniz ya
ona benziyor.
Uzun menzilde akıntıya karşı geminin
başı ayrı kıçı ayrı oynuyor gibi oluyor,
düz yolda, gölde yol alır gibi değil,
koca gövde kendi üzerine gelen milyarlarca
bilyeler üzerinde akıyormuş gibi oluyor.
Dümeni sabit tutsalar bile gemi akıntının
etkisiyle kıpır kıpır, yılan gibi iskele
sancak salınıyor, dahası fingirder gibi
görünüyor. Yaklaştıkça büyüyor, gözünüze
sığmaz oluyor, işte o zaman denizi size
daha yakın karıştırıyor, kokusunu daha
yoğun hissediyorsunuz, makine dairesinin
rezonansı gemiyi kaplıyor, bu titreşim
denize karışıp sizi de içine alıyor,
bütünleşiyorsunuz, gemi başını çevirip
geçmeye başlıyor, bu defa boyunu posunu
yandan görüyorsunuz. Hani gemiler “SHE”
idi diyorsunuz bu nasıl "SHE"
diye soruyorsunuz. Hafızanızda canlanıyor
bazı topuklarına basa basa yürürken
yeri göğü inleten, apartman gibi kadınlar
vardır ya hah işte onlardan biri herhalde
diye kendinize cevap buluyorsunuz. Deniz
kokulu parfümünün baş döndürücü etkisinde
kalıp hayallerinizle dümen suyuna kapılarak
arkasından öylece baka kalıyorsunuz.
Amma
da abartılı yazı denebilir, oysa hiç
de değil geminin burnuna bakınız nasıl
da denizi aşağıdan yukarı kaldırmış.
Akıntının
gücü adına
Her
gün gece gündüz demeden gemilerden yüzlercesi
geçiyor, hepsi aynı tonajda değil elbet
birçoğu 300 metreden ya birkaç metre
eksik ya da fazla. Fakat akıntı yüzyıllardır
aynı hızda aynı güçte aralıksız devam
ediyor.
Hani taş olsa aşınır dereler ya o hesap.
Boğaz'ın da her iki yakası etkileniyor,
beton da olsa kaya da olsa aşınıyor,
üstte yer yer çökmeler oluşabiliyor.
İşte bunlardan bir tanesi Kandilli burnu
Edip Bey yalısı önünde ki platformun
altı dalgaların, akıntının karşı konulmaz
gücüyle öyle bir oyulmuş ki üstü çökmüş.
Yanı başına da bir tekne çarpmış, o
da hasarlı iz bırakmış. Bazen denize
karışan çesetler bulunamıyor ya işte
bu oyuklara girip takılabiliyor, ters
kambur oyuk içinde kalabiliyor ve asla
görünemiyor. |
|
PRUVANIZ
NETA OLSUN...
|
İstanbul Boğazı, Karadeniz ile Marmara
Denizi'ni bağlayan 29.9 km uzunluğunda
Dünyanın en tehlikeli su yollarından
biri olarak biliniyor. Boğaz'ın uzunluğu
boyunca çeşitli dar ve kıvrımlı bir
yapısı olduğu için olası makine arızası
ve güvenlik tedbiri olarak 200 metre
üstü gemilere Kıyı Emniyeti Kurtarma
römorkörü eşlik ediyor.
Boğaz'ın iki yakasının birbirine en
yaklaştığı nokta Anadoluhisarı ile Rumelihisarı
arasında mesafe 698 metre olup en geniş
yeri Rumelifeneri ile Anadolu feneri
arası olan 3600 metrelik aralık, Karadeniz
kapısı olarak gemilerin Boğaz çıkışı
ve girişi yaptığı yer römorkörlerle
buluşma ve ayrılma noktası "Pruvanız
neta olsun" denilen yer sayılıyor.
Karadeniz'e çıkmakta olan gemiler Boğaz
geçirmiş olmanın verdiği rahatlıkla
derin bir oh çekerek Yoros Kalesini
sancak tarafında bırakıp 3. ve son köprünün
altından geçerek Karadeniz'e açılıyorlar.
Her
iki yakada yer alan Kavaklar balık lokantaları,
kafeler, çay bahçeleri parklar, Yoros
Kalesi, Yuşa Tepesi, Poyrazlar Rumelifeneri,
Anadolufeneri, Şile Feneri çevresi Boğaz'ın
Karadeniz kapısında en güzel seyir noktalarını
oluşturuyorlar. |
|
İSTİNYE'DEN
ÇUBUKLU'YA İSTANBUL BOĞAZ'INI PRATİK
GEÇİŞ |
İstinye
Çubuklu arasında sefer yapan araba vapurları
köprü trafiğine girmekten kaçınanlar
için büyük kolaylık ve zamandan tasarruf
sağlıyor. Şimdilik 20 dakikada bir kalkan
vapurlar dolduğu zaman sefer saatini
beklemeden hareket ediyorlar.
Yaklaşık beş dakika süren geçiş, transit
gemilerin geçişine rastlarsa bir iki
dakika uzayabiliyor.
Turnikeden geçerken gişeye gidiş ve
geliş için ayrı ücret ödenen araba vapuru
geçişini tercih edenler kısa süreli
de olsa araçları dinlenirken kendileri
de Boğaz havası alıp seyir zevki yaşıyorlar.
Araç
geçişi 12.00 TL, motosiklet 6.00 TL,
minibüs 18.00 TL, otobüs 36.00 TL, yolcu
2.60 TL, öğrenci 1.25 TL.
|
|
AKŞAM
NE OLDU “EMONA”, SENİ ANİDEN ROTANDAN
ÇEVİREN NE?
|
11 Eylül Çarşamba akşamı. Ne oldu
da düz giderken, tam da Salacak Deniz
Trafik Kulesi önünde, akıntının tam
ortasında "U" dönüşü yapıldı?
Yıllardır bu noktada Galata Rıhtımına
yanaşma amaçlı olan turist gemilerinde
görmeye aşina olduğumuz bu dönüş, diğer
gemilerde pek de öyle sık karşılaştığımız
bir dönüş değildi. “Emona” trafik kulesi
önüne akıntıya karşı çabalayarak gelmişti,
birden etrafında seyretmekte olan yolcu
motorlarına "tornistana kalkıyorum"
der gibi üç kısa düdük çaldı, kısa ara
yeniden üç düdük, dar alanda kavisli
dümen suyu belirmeye başlayınca bu ani
kararlı dönüş merak uyandırmış tahminler
yürütülmeye başlamıştı.
İlk akla gelen makine arızası olsa da
gemi dönüş sonrası hızlandı. Bu defa
telsiz ya da telefon ile talimat almış
olabileceği, gereği icabı rota değiştirmiş
olabilir ihtimali belirdi. “Emona” dönüşünü
tamamlayıp arkadan yol almakta olan
gemileri etkilemeden Sarayburnu açıklarında
seyrini aksi istikamette sürdürdü.
İstanbul Boğaz geçişleri gemi yoğunluğu
nedeniyle güvenlik amaçlı tek yönde
ve genellikle konvoy halinde yapılıyor.
Önde gidenin ne zaman ne yapacağı kesin
belli olmuyor, aniden dönebiliyor, durabiliyor,
dümen, makine arızasında da olabiliyor,
olası problemde geminin burnu doğrultusunu
kaybettikten sonra toparlaması akıntı
sularda çok zorlaşıyor, normal pozisyona
gelebilmesi için geniş alan ihtiyacı
doğuyor. Onun için iki gemi arası mesafeli
olmasına, arkadan gelen geminin önüne
başıboş mayın gibi karşısında bulmamasına
gayret gösteriliyor.
Boğaz geçiş kurallarına göre geçiş yapan
geminin süratli 4 mil altına düştüyse
sektör tarafından rotası geri çevrilmiş
olabiliyor. Uyulması gererken hız limitleri
Maksimum 15 mil ila Minimum 4 mil aralığında
olması gerekiyor. Gemi Boğaz’a girişten
önce seyir hızı 4 milin altına düşerse
riskli geçiş sayılıyor ve acil römorklar
ve pilot yardımı gerekiyor.
Hatta ödemesi farklı, Liman Başkanlığı
müsaadesi gibi hususlar da bulunuyor.
Boğaz’da meydana gelen kuvvetli akıntı
(orkoz) 4,5 knots oluyor. Geminin max.
manevra sürati 7,8 knots olursa, yönetmelik
gereği, gemi Boğaz’a alınmıyor. |
|
Erken
kalkan yol alır deyip gün doğmadan girdi
Boğaz'a!
|
"Sabah gün ağarırken ilk sen geçersin"
dediklerinde hazırlıklara başlamışlardı,
etraf zifir karanlık, İstanbul Boğazı
‘nın son gece ışıkları uzakta yıldız
gibi parlıyordu. Adalar Yalova arası
açıklarda makinelere hareket komutu
verilmiş olmalı ki daha güneş doğmadan
06.30’da usul usul girdiler uyuyan Boğaz’ın
ütülenmiş gibi görünen durgun sularına.
Güneş onları Boğaziçi Köprüsü yaklaşımında
yakaladı, rotasını aydınlatırken “MAERSK
KIMI” 20 sene boyunca kim bilir kaçıncı
seferini yaptı, kaç kez Boğaz'ı geçti,
kaç kez, kaç tane konteynırı nereden
yükledi, nerelere boşalttı.
MAERSK KIMI
Bayrak: Netherlands [NL] AIS Gemi tipleri:
Cargo - Hazard A (Major) Brüt Tonaj
(GRT): 80942 Detveyt: 88669 t Tam Boy
x Tam Genişlik: 299.9m × 42.8m Yapım
Yılı: 1998. |
|
MARLİN
SHANGA
|
MARLIN SHANGHA
11 Eylül Çarşamba sabahının Karadeniz
yolcusu küt burunlu, görkemli gövdeli
Marlin Shanga, yolu gün ışığında tamamlamak
üzere Boğaz'ı erken geçti. Bayrak: Singapore
[SG] AIS Gemi tipleri: Tanker Brüt Tonaj
(GRT): 82305 Detveyt: 149999 t Tam Boy
x Tam Genişlik: 275m × 48m Yapım Yılı:
2019. |
|
Akıl
küpü gibi konteynır geminin gidişine
akıl sır ermiyor
|
COSCO SHİPPİNG PANAMA, adlı konteynır
gemisi akıl küpü gibi yüklediği sihirli
kutularla Marmara Denizi sularına
07 Eylül Cumartesi, 08.30 civarında
giriş yaptı.
Bir direkte, Türk Bayrağı diğer direkte,
gemiye kılavuz aldığını gösteren kırmızı
beyaz flama, arkada ise Garipçe açıklarından
itibaren bulunduğu Marmara Bölgesi alanında
kendisine Boğaz geçişi boyunca kendisine
tedbir amaçlı eşlik eden Kurtarma Römorkörü
refakatinde rüzgârsız, sıcak, nemli,
güneşli, durgun hava da ki dümdüz denizde
dev yüzer kütle, beton gibi kımıldamadan
seyrini sürdürdü. |
|
"Gemilerin
Podyumu İstanbul Boğazı, her gün servet
taşıyan sayısız dev tankerlere de ev
sahipliği yapıyor"
|
Denizlerin tecrübeli tanker kaptanları
genelde tanker kaptanlığının çok zevkli
olduğunu, kaptanın denizde olduğunu
fark edip yaşadığı gemi türleri olarak
belirtiyorlar. Tankerlerde gerekli kurallar
uygulanıp, tedbirler alındıktan sonra
güvenli seyahat mümkün olabiliyor. Güverte
üzerinde birbirine yakın, aynı renk
taşıyan borular karışık gibi görünse
de hepsinin farklı görevi bulunuyor.
İskele taraftan gelen ana devre sahil
bağlantısını, diğer devreler ise tanklar
arasındaki bağlantıyı sağlıyor. Tahmil-tahliye
ve iştirak boruları. Borular görevlerinin
kolay ayırt edilebilmesi için belli
aralıklarla veya tamamen farklı renklerde
işaretlenmiş oluyor. Boruların üzerindeki
platformlar boyuna da enine de olabiliyor.
Onlara da kedi köprüsü (cat walk) deniyor.
Doldurma ve boşaltma. Tank havalandırma
ayrı bir devre kullanılırken borularda
stim (ısıtma) tankerin taşıyacağı akışkan
yükün cinsine göre devre tamamlanıyor.
Büyük devreler cargo devreleri ve ufak
devreler tatlı su deniz suyu foil doil
hyrd oil steam hava vb gibi devreler
olup, bütün devreler sancak iskele manifold
mahallinde buluşuyor, yükleme boşaltma
yakıt ikmali vb gibi operasyonlar için
kullanılıyor. İskeleden gelen büyük
devre, makine dairesinden gelen tanklara
Inert gaz devresi, diğerleri cargo,
su, stim, hava, hyd, kondense vs. devreleri.
Sancak-İskele vasatta da yükün tahmil,
tahliye devre ve manifoldları var. |
|
İstanbul
Boğazı'n da bu defa da bir babadalyalı
gemi! |
Uzaktan bakınca iğneli beşik, Hint fakirinin
çivili yatağı, çocukların çivili maç
tahtasını anımsatır gibi bir hali var.
Fakat gerçekte işlevi çok başka, 4 craneli,
5 ambarlı bulk/log carrier MV 21 Mayıs
ismine ve özelliklerine sahip. Genelde
kütük, tomruk ve orman ürünleri taşıyor.
Vinçleri ve ambar kapakları güçlü olan
bu tip gemilerde güvertede ki dikmeler
(stanchions) de güverte istifi için
gerekli sayılıyor. Babadalya da denilen
dikmeler tomruk ve kereste istifinde
dayanak vazifesi görüyorlar.
DVADESETPRVI MAJ Bayrak: Montenegro
[ME], AIS Gemi tipleri: Cargo, Brüt
Tonaj (GRT): 22456, Detveyt: 34987 t,
Tam Boy x Tam Genişlik: 179.9m × 28.4m,
Yapım Yılı: 2012. 09 Eylül Pazartesi
akşamı 17.50 sularında Marmara Denizine
geçerek yoluna devam etti.
Denizciler gemileri "SHE"
olarak görüyor ve sahipleniyorlar, yıllarını
bir başka deyişle 60 senesini denizlere
vermiş olan duayyen kaptanlardan Halit
Tuncay Alpman'ın duası ile biz de gemiye
"Kırmızı gülüm benim, tanrıının
eli üzerinden eksilmesin, pruvan neta,
rüzgarın kıçtan olsun bebeğim"
diyoruz. |
|
"Gemilerden
dökülen her su kirli olmuyor"
|
Denizlerin temizliğine gelecek için
azami dikkat gösteriliyor, uydu takibi
yaparak sintine basan olursa ağır cezalar
uygulanıyor. gemi geçişleri de dışardan
gözlem altında tutuluyor. Bununla beraber
gemilerden denize her akan suyun kirli
olması da gerekmiyor. Bu nedenle konuya
bilinçli yaklaşılırsa endişe edilecek
bir durum görünmüyor.
Fotoğrafta geminin kıç tarafından akışı
görünen sular, makine dairesi deniz
suyu çıkışı. Gemi makineleri ve jeneratörlerin
radyatörü bulunmuyor o yüzden ceket
suyu yağlama yağı cooler denilen kapalı
boru tipi ünitelerde soğutuluyor. Örneğin
borular içinde coolere giren yağ bakır
boruların içinden geçen deniz suyuna
kendi sıcaklığını bırakıyor ve tekrar
devridaim oluyor, ısıyı üzerine alan
deniz suyu pompayla dışarı basılıyor.
Ayrıca ana makine hava girişi de aynı
şekilde soğutuluyor. Deniz suyu sıcaklığı
yükseldikçe makine dairesinde hararetler
de biraz artıyor. Temiz, pompa denizden
suyu emer, devrelerde dolaştırıp tekrar
denize basıyor. |
|
"Gemilerin
baş düşmanı pas"
|
Gemiler baş düşmanı pas, nemin, suyun,
tuzun bir arada bulunduğu ortamda yaşam
mücadelesi veren saç tekneler etkilenmeyi
en aza indirmek için sürekli bakıma
muhtaç kalıyorlar. Periyodik zamanlarda
tersaneye havuza çekilen gemilerde çelik
konstrüksiyonun pası temizlendikten
sonra mutlaka astar boya vurulup, sonra
ara kat ve son kat boyaya geçiliyor.
Macun satıhlardaki kaynak gerilmelerinden
doğan deformasyonları düzeltmek için
yatlarda mutlaka kullanılırken, gemilerde
ise spesifikasyonda belirtilmediyse
genellikle kullanılmıyor. |
|
29
Ağustos akşamı Boğaz'dan bu defa Semi
submersible (batar çıkar)
Yük alıp boşaltan XIANG RUI KOU isimli
gemi
geçti
|
XIANG
RUI KOU. Bayrak: China
[CN] AIS Gemi tipleri: Cargo Brüt Tonaj
(GRT): 35568 Detveyt: 48293 t Tam Boy
x Tam Genişlik: 216.7m × 43m Yapım Yılı:
2011
Submergible, yüksek balast
kapasitesi ve uygun dizaynı ile ağır
ve özel proje yüklerini, tekneleri,
sondaj kulelerini, platformları vs vs..
taşıyabilen ilginç gemiler, olup balast
tanklarına su alarak batıp yükün altına
girdikten sonra hızla pompaları devreye
sokarak suyu boşaltıp yükselen bu gemiler,
günümüzde büyük kapasitede taşınmazları
taşıyabiliyorlar. 29 Ağustos akşamı
19.00 sularında Güney kuzey yönünde
hareketle Boğaz'dan geçiş yaptı.
|
|
"29
Ağustos Perşembe sabahı Boğaz Petrol
Platformu SCARABEO 9 'un geçişi için
transit gemilere kapandı"
|
NENE HATUN eskortluğunda, Kıyı Emniyet,
KURTARMA 5, 7, 11, 12 Römorkörleri eşliğinde
Petrol Platformu SCARABEO 9 Marmara'dan
Boğaz geçişi için saat 08.00 sularında
giriş pozisyonu alındı. italyan Saipem
sirketinin petrol platformu İtalyanca
(Bok Böcegi) anlamı taşıyor. Bayrak:
Bahamas [BS], AIS Gemi tipleri: Other,
Brüt Tonaj (GRT): 36863, Detveyt: 23965
t, Tam Boy x Tam Genişlik: 115m × 78m
Yapım Yılı: 2011 olan SCRABEO 9'un Boğaz
geçişi Kurtarma römorkörlerinin refakatinde,
iki köşeden çekiş ile yapıldı. Son derece
uygun havada ve ağır seyir hızıyla yapılan
geçişte, 08.00'de Boğaz'a Salıpazarı
önlerine doğru geniş bir kavis alarak
giren ekip 09.30'da ancak Kabataş önlerine
gelebildi, bu hesaba, bu hıza göre,
geçiş gün boyu devam etmesi muhtemel
görünüyor. Deniz Trafik olağanüstü gayretle
gece geçiş bekleyen gemilere yol vermiş,
bekleme yapan gemi sayısını her iki
Boğaz girişinde de en aza indirmişti.
Petrol platformunun geçiş süresi boyunca,
dolaysıyla yine gemi birikimi kaçınılmaz
olacaktır...
|
|
Böyle
yanaşacak olduktan sonra projeye ne
gerek vardı?
|
Kabataş İskelesi
Vapurların iskeleye yanaşma düzenine
bakınca üzülüyor insan, yıl olmuş 2019,
mühendislerinin yaratıcılık, modern
kavram mevfumu, kapasitesi bu mu diye
merak uyanıyor. Sonucu, görüntüsü bu
olacak bir tasarım için mühendis olmanın
gerekliliği tartışılır hale geliyor.
Her vapur bir şekilde bununu sokmuş
yanaşmış. Projeye göre yolcu terminali
yapılınca çatısı martı kanadı gibi olacaktı.
Belli bir vapur standartı olmayan, kimi
yolcuyu karnından kimi burnundan indirip
bindiren şehir hatları vapurlarının
iskeleye bu yanaşma düzeni, görenlere
proje martı olsa ne olur dedirtiyor. |
|
İstanbul
çıkışlı gemi turları başlıyor!
Yurt dışı turlarının lider markası Prontotour,
merakla beklenen İstanbul çıkışlı gemi
turlarının satışını başlattığını açıkladı.
İlk sefer 23 Ekim"de |
Kamuoyunda
Galataport olarak bilinen Salıpazarı
Liman Projesi tüm hızıyla sürerken kruvaziyerlerin
2019 Ekim ayı ile birlikte yeniden İstanbul'a
gelmeye başlayacağını belirten Prontotour
Cruise Departman Müdürü Bahadır Şaf,
"Bildiğiniz üzere 2016 yılından 2019
Haziran ayına kadar gemiler İstanbul'a
uğramıyordu ancak bu yıl Ramazan Bayramı'nda
gelen ilk kruvaziyer ile İstanbul gemi
firmalarının rotalarına yeniden eklenmiş
oldu.
Bununla birlikte liman projesi de tüm
hızıyla ilerlemekte. Düzenli olarak
2019 Ekim ayından itibaren Vizesiz Yunan
Adaları programı yapılmaya başlanacak
ve 2020-21 sezonu ile birlikte İstanbul
neredeyse tüm gemi firmalarının rotalarına
eklenmiş olacak.
Biz de herkesin sabırsızlıkla beklediği
İstanbul çıkışlı Yunan Adaları programlarının
satişlarını başlattık" dedi. Prontotour'un
da satışına başladığı Vizesiz Yunan
Adaları Turları, her şey dahil konsepti
ile hizmet verecek olup Celestyal Cristal
gemisi ile İstanbul'dan hareketle yapılacak.
Çanakkale, Volos, Girit, Santorini,
Mikanos, Atina (Pire)'ye uğrayarak turunu
yine İstanbul'da tamamlayacak... |
|
Boğaz'a oturan
hafif siste deniz bulut gibi oldu...
|
Ağustos ayının yarılandığı bu dönemde
İstanbul bir kaç gündür sıcak, bazen
sert eser rüzgârlı, her zaman nemli
havanın hüküm sürdüğü günleri geride
bırakıp bu defa dolunaylı gecenin sabahına
Boğaz'a oturan hafif sisli bir güne
uyandı. Kızkulesi, Haydarpaşa, Üsküdar
bir başka göründü bu sabah, okyanus
kenarında bir yerleşime dev dalgalar
yükselmiş ya da evler bilinen pamuk
helvaya karışmış gibiydi.
Denize oturmuş siste yol alan gemiler
ise pastanın kremasını kesen bıçak gibi
göründüler. Yaklaşmakta olan ve kanala
Marmara kapısından girme pozisyonunu
sürdüren gemiler, denizde yüzen oyuncak
kayık, ceviz kabuğunu andırırken belki
de mevsimin ilk palamutlarını olta ile
tutmakta olan teknelere "kaçın
önümden" dercesine düdüklerini
çaldılar. Gemiler, tekneler, çakarıyla
göz kırpan Kızkulesi ile Boğaz, bulutların
üzerinde adeta rüya ülkesi havasına
büründü. |
|
"Good
Morning Captain Welcome to İstanbul
Bosphorus"
|
19 Ağustos 2019 Bayram geçmişti, hava
günlerdir nemli, gökyüzü yağmur yüklü,
sinirler yorgun biraz da gergindi. İstanbul
henüz güne uyanamamıştı, Güneş bile
tam doğmamıştı. TV dizisinden ismine
aşina olduğumuz dokuz yaşında ki “BONONZA”
06.00 sularında Boğaz giri pozisyonu
almış, yanına Kurtarma 7 yaklaşmıştı
ve muhtemelen "Good Morning Captain
welcome to İstanbul Bosphorus" dedi
ve ekledi "Boğaz geçişinize ben eşlik
edeceğim buyurun". Başladılar birlikte
kaymağı bozulmamış Silivri tepsi yoğurdu
gibi duran durgun, dalgasız denizde
usul usul ilerlemeye... |
|
Her
tarafı manika olsa yayılan kokular dayanılmaz
oluyor
|
Canlı hayvan taşıyan gemiler farklı
tasarımlar içeriyor. Genellikle güverte
üstü "mantar manika" denilen
havalandırma bacalarıyla dolu oluyor.
Her ne kadar hayvanların hava alabilmesi
için bir takım önlemler alınmış olsa
da hayvan naklinde kullanılan gemilerin
yanında hiç bir gemi yan yana bulunmak
istemiyor. Hayvan atıkları ve telef
olanlar gerek sefer sırasında gerekse
limanda dayanılmaz kokular yayıyor.
Konu üzerine titizlikle eğilme gerektiren,
hayvan ve insan sağlığı açısından fevkalade
ciddiyet ve önem taşıyor. Detayları
ve seferde çekilmiş videoları hayvanların
durumunu seyretmeye ne yürek, ne beyin
ne vicdan dayanmıyor. Konu hakkında
görüş belirtenler hayvanların yetiştirildiği
ülkede kesilip frigo gemilerde taşınmasının
sağlık şartlarına daha uygun olacağı
görüşünü benimsiyorlar... |
|
MADERİA
Boğaz'ın ortasından sessiz ve derinden
geçti |
22 Ağustos 2019 saat 19.00'da Kuzey
Güney gelen MADEİRA adlı gemi kayıtlarda
kargo gemisi olarak görülüyor. Kargo
ya da konteynır gemilerinin güverteleri
genellikle konteynır dolu oluyor ve
deniz seviyesinden oldukça yüksek seyrediyorlar.
Oysa bu gemi hem dolu görünüyor hem
güverte üstü boş. Bu nasıl olabiliyor,
yoksa ambarlarda demir cevherimi taşıyor
sorusunu akla getirdi. Tecrübeli denizciler
"Capesize'lar Karadeniz'de Rusya
veya Ukrayna'dan demir cevheri ile kalkıyor.
Limanda 14-15 m. ye kadar yükleyip kalan
yükü açıkta max.draftına kadar tamamlayıp
seferine başlıyor. Bundan 10-15 sene
öncesine kadar Karadeniz limanlarında
bu tonajda bir gemiyi yükleyecek imkan
yoktu. Gemiler Karadeniz limanlarındaki
tahliye sonrası boş olarak Atlantik'e
çıkarlardı"derken bir başka uzak
yol kaptanı Bulk Carrier - Dökmeci gemi,
güvertede kreyn yok çünkü büyük tonajlı
olduğu için kendi yükünü boşaltması
çok zaman alır bu yüzden liman vinçleri
bu işi yapar" şeklinde görüş belirtiyorlar.
Oldukça ağır ve durması güç olan yüklü
gemi güvenlik açısından Boğazın ortasından
ağır seyir hızıyla Kurtarma römorkörü
eşliğinde geçti. |
|
KUZEYE
BALAST, GÜNEYE YÜKLÜ GEÇENLER!
İstanbul Boğazı’n dan geçen yük gemilerinin
bir çoğu Çanakkale’den giriş yaptıktan
sonra Marmara Denizi seyri sırasında
ambarları yıkıyor olmalılar ki Boğaz’a
girişlerinde ambar kapaklarını aralayarak
veya yarım açarak boş ambarların kurumalarını
sağlıyorlar. |
Aynı gemiler bu şekilde Boğaz çıkışında
kapakları kapayıp yükleme yapacakları
limanlara doğru devam ediliyorlar.
Ne var ki konunun uzmanı olan tecrübeli
kaptanlar, yük gemilerinde yarım açılmış
ambar kapakları ile seyre devam etmenin
doğru olmadığını ve büyük risk oluşturduğunu
görüşünü savunuyorlar.
Ya
tam ya hiç
Gemilerde ambar kapağı daima tam açılmalı,
böylece daha emniyetli olur ve daha
iyi havalandırma kurutma sağlanır. Ambar
kapakları açma kapama işleri çok netamelidir,
terslik olması halinde yaralanma hatta
ölümle sonuçlanabilecek üzücü durumlar
olabilir. Bu kapaklar tonlarca ağırlığı
olan demir yığınlarıdır, ihmale gelmez.
Özellikle yarım açılmış kapakların üzerine
çıkmak ya da arasında altında iş yapmak
ölümle dans etmeye benzer, bu tip pozisyonlarda
gözler önünde birçok gemi mürettebatının
arasında yaralanan hatta ölenler olmuştur.
Bu nedenle denizcilik mesleği sanılanın
aksine çok riskli bir iştir, her an
dikkatli ve tetikte olmayı gerektirir.
Ambar kapağını düşürenler bu işin zahmetini
iyi bilir. Eskiden zincirli olan bu
kapaklar, langur langır, paldır küldür
açılır kapanırdı. Gemi boşken şiddetle
sarsılır, ses yapardı. Günümüzde her
şey hidrolik sisteme döndü, ancak onun
da kendine göre hassasiyetleri var çok
dikkat etmek lazım. Uyulması gereken
seyir kuralları kitapta yazılmasına
rağmen, ancak uygulanınca daha emniyetli
olduğu ve gemi göğsüne SAFETY FIRST
yazmakla işin bitmediği belirtiliyor.
Balast suyu ne oluyor
Öte yandan konuya bir başka pencereden
bakarsak bu defa bir başka risk ile
karşılaşılıyor. Yük gemileri hep yukarı
çıkarken açık kapakla gidiyor, Karadeniz'den
inen geminin açık ambar kapağına rastlanılmıyor.
Bundan şu mana çıkıyor, Çanakkaleyi
geç, Marmara da ambarı yıkayıp, münasip
yere balast suyunu bırak, Boğazı geçene
dek kapakları açık tut kurutma işlemini
tamamla, kapakları kapa, devam et.
Acaba böylemi diye görüş aldığımız uzmanlar
ise, ”VTS sistemi Çanakkale Baba Burnu’n
dan başlayıp, Karadeniz 20 kts. açığına
kadar kameralı, görüntülü kontrolle
en ince ayrıntı, sona kadar taranıyor.
Bu sistemle artık çevre kirliliğine
göz açtırılmıyor”, şeklinde görüş belirtiyorlar.
Buna rağmen görünüşe göre münasip bir
yerde Denize basılan balast, ambarlarda
taşınan her ne ise içinde bakteri mi
var, kimyasal mı var ne bilmediğimiz
için Marmara’da yaşayan canlı türleri,
balık nesli için zararlı olabilir mi
sorusunu da akla getiriyor.
Boğaz rüzgarlı ve güneşli olunca anlaşılacağı
üzere gemide sefer sırasında ambar temizliği
yapılmış, seyir halinde ambarı havalandırıp
kurutuyorlar. Uzun süre "Çadır"
konumunu sürdürmek hidrolik sistemi
mavfederken, bazı gemilerin ambar kapakları
tek terafa, bazılarında ise sancak-iskele
tarafına açılıyor.
Marmara Denizi'nde ki deniz kirliliğinin
önemli bir sebebi, gemilerin ballast
ve ambar yıkama suları olduğu, Marmara'da
ki göçmen olmayan deniz canlılarının
bu sulardan zarar gördüğü endişeleri
bir yana, buna ait bir araştırmanın
olup olmadığı, iç denizlerde biyolojik
hayatın kontrol ve korunması, konusunda
ne yapıldığı cevap bekleyen sorular
olduğu uzmanlarca diiendiriliyor. İlk
yapılması gerekenin, Bozcaada ve Ege'den
girişlerde, ideal bir kontrol istasyonu
kurulması gerekliliği belirtiliyor.
|
|
Cenk
Grup Otomobil Gemisi Cenk Car Körfez'den
Karadeniz'e Gidiyor |
750 Adet binek araç kapasiteli olan
CENK CAR Derince'den veya Gölcük Otosan
FORD Fabrikası Limanından yüklediği
araçları düzenli seferlerle Ukrayna
Liçevsky Limanına götürüp boş dönüyor.
|
|
Boğaz'ın
ilginç topografisine akıntısına meydan
okuyan yüzen kentler |
İstanbul'un Pazar akşamı seyre elverişli
pırıl pırıl bir havada, 17.30 Boğaz
içine Marmara'dan giriş yapan CMA CGM
VOLGA adlı konteynır yüklü gemi, üst
akıntıya rüzgara rağmen bir saatten
kısa sürede Boğaz yolculuğunu bitirip
18.30'dan önce Garipçe'yi çoktan geride
bıraktı. Bayrak: Malta [MT], AIS Gemi
tipleri: Cargo - Hazard A (Major), Brüt
Tonaj (GRT): 95793 Detveyt: 113800 t,
Tam Boy x Tam Genişlik: 299.95m × 48.2m,
Yapım Yılı: 2015. |
|
BOĞAZ'DA YÜZEN PLATFORMLAR, DUBALAR
HELİKOPTER PİSTİ GİBİ!
|
04 Ağustos 2019 Pazar sabahı 07.15 sularında
iki platform iki römorkör eşliğinde
Karadeniz doğrultusunda kuzeye doğru
geçiş yaptı. Platform ve dubalar tersaneden
bitmeden çıkmış gemiler gibi baş ve
kıç taraftan römorkör himayesinde ağır
seyir hızıyla geçiyorlar, hız ve rota
onlar için ayrı oluyor, geçiş boyunca
Boğaz trafiği normal trafiğine devam
ediyor. Uçak pistini andıran yüzer platformlar
liman hizmetlerinde gemi yanaşmalarında,
derinleşen kıyı bandında, sabit olmayan
yüzer alan kazanımında kullanılıyor.
03 Temmuz'da Marmara yönü Sarayburnu
mevkiinde azami sürtünmeyi azaltıp,
kolay yol alabilmesi için burnu gemi
gibi tasarlanmış bir duba. (Stan Pontoon)
|
|
01
TEMMUZ BOĞAZ'DA YAPILAN SU ŞÖLENİ HAYRANLIK
UYANDIRDI KABOTAJ BAYRAMI KABATAŞ'DA
DA GÖRKEMLİ TÖRENLE KUTLANDI
|
Her yıl 01 Temmuz'da yapılan törenlerde
bu yıl da saat 10.00'dan itibaren Kabataş
açıklarında bulunan Türk Donanmasına
ait bir muhrip, üç römorkör ve törene
katılan çeşitli tekneler saygı, anma,
kutlama amaçlı düdüklerini çaldılar.
Kısa süre sonra römorkörler su gösterisine
başladı, rüzgârın da etkisiyle etrafa
yayılan su zerrecikleri bugüne kadar
hiç yapılmadığı kadar göz okşayan gösterileriyle
izleyenlere etkileyici görüntüler yarattılar.
Kabotaj Bayramı nedeniyle bayraklarla
donatılan ŞH vapurları seferlerinü sürdürürken
su gösterisi helikopter çekimiyle devam
etti.
Römorkörlerin Boğaz'da ki su gösterisine
Nene Hatun, Kurtarma 11 Kurtarma 7 ve
Kıyı Emniyeti tekneleri katıldı. |
|
İSTANBUL
GÜN BATIMINDA UTANIP YÜZÜ KIZARIR GİBİ
OLUYOR
|
İstanbul akşama yaklaşırken Güneş önce
Avrupa yakasında sonra Üsküdar sırtlarında
ki evlerin camlara vuran yansımasıyla
kayboluyor ve artık 21 Haziran sonrası
günler kısalıyor, Ortaköy ayağına yakın
doğan güneş Galata Kulesi arkasından
batarken kent, utanıp yüzü kızaran biri
gibi bu manzarada bu renk oluşuyor,
Üsküdar yamaçları adeta yangın yerine
dönüyor, kızardıkça kızarıyor.
Karadeniz yönünde yol alan Türk bayraklı
kargo gemisinin ismi ve özellikleri
ise şöyle. KIRAN ASYA. Tam Boy
x Tam Genişlik: 238.15 m × 32.24 m.
Yapım Yılı: 2005 gemi rengiyle etrafa
nr kadar da uyumlu görünüyor. |
|
İSTANBUL
BOĞAZ'IN DA YÜZEN OTOMOBİL TRAFİĞİ'DE
YOĞUN!
|
Otomobil nakliyatına uygun inşa edilen
kargo gemilerinden Neptune Okeanes
yukarı Karadeniz yönünde 28 Haziran
günü geçerken, ertesi gün 29 Haziran'da
Mediterrenean Sea adlı gemi Marmara
yönünde yol aldı. Kale gibi yüksek tırmanılması
neredeyse imkansız gibi görünen gemilerin
kaptan köprüleri burunda yer alan kübik
yapıda inşa edilmiş kutu görünümlü olup,
özellikle altı deniz mavisi üstü beyaz
renkli olanları uzaktan çıplak gözle
şeklen ayırt etmek zor.
|
|
Özel yakıt taşıyan
tankerler özel soğutma sistemleriyle
gidiyorlar. |
29
Haziran geçişli MARLIN SICILY
öğleden sonra Boğaz'ı bitirip pamuk
bulutlarla kaplı, serin esintili havada
Marmara denizine açıldı, Çanakkale yönünde
ilerliyor. Rotası gereği Ege Denizini,
Akdeniz’i geçip Fransa’ya yönelecek
sonrada LE HAVRE limanına yanaşacak.
Kaptan köprüsünün arkasında bulunan
geniş gövde taşıdığı yakıtın uygun ısıda
nakledilebilmesini sağlayan ısı sistemi,
bir tür soğutucuymuş. Bayrak: Singapore
[SG] AIS Gemi tipleri: Tanker Brüt Tonaj
(GRT): 82839 Detveyt: 149999 t Tam Boy
x Tam Genişlik: 274m × 48m Yapım Yılı:
2019. |
|
Yağmurda Boğaz'a
giren, Maerks
Kithira sanki bir uçak gemisi gibiydi.
|
20
Haziran Perşembe günü İstanbul'da yağmur
dolu dizgin… YAĞMUR BEREKETTİR DERLER,
kent güzelce yıkandı. “Kurtarma 12”
takmış peşine MAERSK KITHIRA adlı konteynır
gemisini, saat 10.15’de Marmara’dan
girdiler Boğaz’a.
Bir santimin lafımı olur, biraz ısınca
genleşir zaten. Geminin tam boyu 299.99
metre, 42.8 metre de eni var ve 2001’de
inşa edilmiş... Üst güvertede ki konteynırları
kaldır, kaptan köprüsünü de yana çevir,
oldu sana uçak gemisi.
İnşa edilirken ileriyi düşünüp, belli
ki ihtimalleri olasılık
saymışlar, "Ne olur ne olmaz demişler
Varyak gibi yapmışlar. |
|
Denizde
Yüzen Bir Ada, Bir Buz Dağı, Biraz da
Çin Seddi Gibi Bir Gemi!
|
HOŞGELDİN HARALAMBOS
19
Haziran Çarşamba sabah uydu haritasından
kimler bekliyor geçmek için diye bakanlar
için “Bu da nasıl bir gemi ismi böyle”
diye dikkat çeken orijinal isimli bir
gemiydi.
Saat 15.30’da Üsküdar önlerinde Haralambos
gemisiyle karşılaşanlar için inanın
böylesi bir ilk oldu, sanki metrelerce
uzanan, yukarıya tırmanılması imkansız
gibi görünen bir kale duvarı, hatta
Çin Seddi gibi görünüyordu.
Bayrak: Liberia [LR] AIS Gemi tipleri:
Cargo Brüt Tonaj (GRT): 94222 Detveyt:
179922 t Tam Boy x Tam Genişlik: 292m
× 45.05m
Yapım Yılı: 2009.
Haralombos konteynırının pruva ve kıç
tarafında römorkörlerin itebileceği
destekli yerleri gösteren dört adet
beyaz işaret yer alıyor.
|
|
BİR
GARİP YOLCUYUM İSTANBUL BOĞAZINDA!
|
Sondaj Gemisi NOBLE GLOBETROTTER
Bayrak: Liberia [LR] AIS Gemi tipleri:
Other Brüt Tonaj (GRT): 35676 Detveyt:
36634 t Tam Boy x Tam Genişlik: 189
m × 32.2m Yapım Yılı: 2012 18 Haziran
günü 08.00 saatlerinde Kuzey Güney yönünde
çok düşük hızla seyredip Marmara’ya
ulaşan gemi Hız/Rota: 7.1kn / 182° durumunda
geçiş yaptı.
|
|
DİLBAR,
Boğaz'dan prenses gibi geçti, yat mı,
gemi mi anlayamadık. Dünyanın en büyük
hacimli Süper Yatı 156 metre uzunluğunda!
|
29 Mayıs akşam güneşi ufuk hattına yaklaşırken,
yatay ışıklar dünya güzeli gelinlikli
bir prensesi aydınlatıyordu.
Boğaz'dan gelmiş geçmiş yatların en
güzellerinden olan "Dilbar"
adlı yat gemi önce tasarımı, sonra süzülerek
yol alışı ile seyredenlerde hayranlık
uyandırdı.
Gemi bilgileri şöyle: Bayrak: Cayman
Is [KY] AIS Gemi tipleri: Pleasure Craft
Brüt Tonaj (GRT): 15500 Detveyt: 1230
t Tam Boy x Tam Genişlik: 156m × 24m
Yapım Yılı: 2016.
263 milyon Dolar değerindeki Dilbar'ın
sahibi Rusya'nın üçüncü zengini Alişer
Burhanoviç Usmanov, Özbek asıllı bir
Rus milyarder. Fildişi renkte inşa edilen
eşsiz yatın ön ve kıç güvertesinde iki
adet helikopter pisti bulunuyor.
|
|
Vapurlar
eski, isimler yeni. |
Vapurların
isimlerini değiştirmek Türkiye Denizcilik
İşletmelerinden beri süre gelen kötü
bir gelenek haline geldi.
Bu duruma İDO ve şu an ki mevcut idare
olan Şehir Hatları A.Ş.'de ayak uydurmuş
görünüyor.
Eski
adı Kalamış olan vapur, Prof.Dr.
Alaeddin Yavaşça adı ile en son
ismi değişen vapur olarak seferlerine
devam ediyor. Vapuru tanıyan yolcular,
"32 yıllık vapurun adını değiştirmek
hangi mantığa sıgar" derken "Bostancı"
isimli yılların vapurunada "Ahmet
Hulusi Yıldırım" oldu. |
|
GreenPeace'in
Yelkenli Gemisi Rainbow Warrior Boğaz'ın
konuğu oldu
|
Üsküdar
Paşa Limanı Caddesi sahilinde Çiner
Gemi Acentası önünde yanaşan ünlü gemiiki
derek arasına çektiği “Güneş için omuz
omuza” yazısı ile ilgi topladı. GreenPeace
yetkilileri, Güneş Enerjisine dikkat
çekerek geleceğe dönük yapılması gerekenlere
şimdiden başlamak gerektiğine vurgu
yaptı. Yelkenli Gemi, "Rainbow Warrior"
Üsküdar Paşa Limanı'nda iki gün boyunca
konuya merak duyanlarca ziyaret edildi.
|
|
BOĞAZ'DAN
GEÇEN ÇEVRE DOSTU TANKER, TAŞIDIĞI GAZI
KULLANIYOR |
23
Mayıs sabahı 10.00 sularında Karadeniz'den
gelip Boğaz'dan Marmara'ya geçerken
dikine yükselen İstanbul'un Beşiktaş
önlerinde fotoğraflanan çevre dostu
tanker, 2019 inşa yılına sahip yepyeni
bir gemi.
VERNADSKY PROSPECT
taşıdığı gaz ile gücünü sağlıyor. Bayrak:
Liberia [LR] AIS Gemi tipleri: Tanker
Brüt Tonaj (GRT): 64909 Detveyt: 113310
t Tam Boy x Tam Genişlik: 249.99m ×
44m Yapım Yılı: 2019
|
|
Özel yüke özel
gemi
|
16
Mayıs sabahı Karadeniz yolcularından
biri, belli ki liman yükü ağır ve taşımaya
uygun özellikli gemi gerektiriyor. HANJIN
PIONEER Bayrak: Korea [KR] AIS Gemi
tipleri: Cargo Brüt Tonaj (GRT): 11338
Detveyt: 12180 t Tam Boy x Tam Genişlik:
145.7m × 34m Yapım Yılı: 2011. Bu tip
gemiler, gemiye uygun yük bulamadıkları
için yükü indirdikten sonra 19 Mayıs
sabahı Boğaz'dan Marmara'ya olduğu gibi
dönüşleri çoğu zaman boş yapıyorlar.
|
|
Yolcu
gemisi gibi görünse de aslında bir tür
kargo gemisi
|
SEA
AMAZON adlı gemi 12 Mayıs sabahı Kuzey'den
Güney'e yol alan gemilerden biri. Gemi
güvertesi kargo gemilerinde ki gibi
konteynır, veya vinçlerle dolu olmasa
da gemi az sayıda yolcu ile araç taşıyan
bir Ro Ro gemisi sayılıyor. Bayrak:
Malta [MT] AIS Gemi tipleri: Cargo Brüt
Tonaj (GRT): 5954 Detveyt: 4910 t Tam
Boy x Tam Genişlik: 134.66m × 22.4m
Yapım Yılı: 1995.
“Kargo Gemisi“ içinde yük taşıyan gemi
demek olup, bu tip kargo gemilerine,
taşıdıkları yüke göre, tanker, kuru
yük gemisi, dökme yük gemisi, Ro-Ro
(roll on roll off) veya konteyner gemileri
gibi, alt isimler veriliyor. |
|
BOĞAZ'DAN
HÜZÜNLÜ GEÇİŞ...
18.30
sularında Kızkulesi açıklarından Marmara
sularına doğru "Kurtarma 2"
ve "Mehmetçik" römorkörleri
refakatinde çekilen, yangın geçirmiş
gemi yürekleri burktu...
|
| | | |