GEZİYORUM
Noel
Baba'nın "Kale"si, Demre
İlk
ismi; "Demre" idi. Sonraları "Kale" oldu. Son yıllarda ise
yine Demre olarak anılıyor.
Antalya'nın bu şirin ilçesi, yaz mevsiminde olduğu kadar
yıl sonu yaklaşırken de ziyaretçi akınına uğruyor.
Bunun nedeni ise, ilçedeki tarihi St. Nikolaus Kilisesi
ve bahçesindeki Noel Baba heykeli.
Türkiye'nin
doğal güzellikleri, tarihi eserleri, pırıl pırıl denizi
ve seracılığın odak
noktası Demre, Kekova
Körfezi'ne en yakın çıkış kapısı konumunda. Toros dağları
eteklerinde ve Akdeniz'in
turkuaz renkli denizi arasında
yer alan Demre, bahar aylarında limon ve portakal çiçeklerinin
mis gibi kokularıyla, yerli yabancı tüm turistleri
büyülüyor.
Likya medeniyetinin izlerini taşıyan kentte, çocukların,
denizlerin ve gezginlerin koruyucusu sayılan St. Nikolaus
Kilisesi, en önemli
ziyaret yeri olarak kabul ediliyor. Bu nedenle de yurt dışından
gelen katılımcılarla her
yıl çeşitli etkinliklere
sahne oluyor.
Ağaçlarla
ve çiçeklerle kaplı bahçede
heykeli
olan Noel Baba ve St. Nikolaus Kilisesi, dış etkilere karşı
yapılan özel bir çatı
altında korunuyor.
Yer mozaikleri, kemerli salon ve odaları, lahitleriyle binlerce
turistin ziyaret ettiği
kilise, ilginç ve oldukça başarılı
bir akustik ses düzenine sahip. Sahne altındaki ses tüneli
kapısında duranlar,
tünelin diğer ağzında
konuşulanları çok şaşırtıcı bir şekilde, ekolu bir efektle
duyabiliyorlar.
Antik kentlere meraklı olanlar, Çayağzı yolundaki Andriake
ören yerinde bir gezi yapabilirler. Demre'nin sahili ve
Çayağzı'nın (Demre-Myrus) denize döküldüğü deltanın 1 km
uzunluğundaki kumsalı caretta carettalara evsahipliği yaparken,
Andriake, antik çağda Myra'nın Akdeniz'e açılan önemli bir
liman kenti olarak ziyaretçileri
konuk ediyor. Yöredeki bir başka gezi yeri de, Likyalılar'ın
önemli kenti olan Myra, M.Ö. 5. yüzyılda kurulan
ve bugünkü kent merkezine
1.5 kilometre uzaklıkta olan Myra, antik tiyatro ve kaya
mezarlarıyla ünlü.
Antik
kentin kapısında turistler için deve turları düzenleniyor.
Sağlı-sollu işporta tezgahları, halılar, hediyelik eşyalar,
biblo ve market satıcıları arasından girilen ören yerinde,
sağınızda tiyatro, solunuzda ise kayalara oyulmuş çok katlı
mezar odaları bulunuyor.
Mezarlar arasındaki geçitlerle birinden diğerine geçen turistler,
kayalara oyularak yapılmış kabartmaları ve yıllar önce devrilerek
ters duran meduza başlarını da fotoğraflamayı da ihmal etmiyorlar.
Andriake harabeleri, Çayağzı yolundaki kaplıcanın suyunun
şifalı olduğuna ve birer haftalık kürlerle bazı mide hastalıklarına
ve cilt yaralarına iyi geldiğine
inanılıyor.
Çevrede yürüyüşü sevenler
için Kapaklı Köyü yakınlarında
"İslada", Yavu Köyü'nden gidilen ve
Yunanca'da mavi anlamına gelen "Kyenai", Demre'ye 5 km uzaklıkta
antik çağda balık kehaneti ile ünlü Lykya kenti "Sura" bulunuyor.
Efsaneye göre, kahinler Apollo Çeşmesi'nde üç kez boru öttürünce
balıklar geliyor ve kehanette bulunuyorlarmış. Balıklar,
kendilerine atılan etleri yerelerse iyi sayılır, kuyruklarıyla
iterlerse kötüye işaret kabul edilirmiş.
Simena turu
Çayağzı
mevkiine gelen turistleri Kekova turunda, Simena, Batık
Şehir, Tersane, Üçağız'a götüren "Sınırlı Sorumlu Demre
Taşıyıcılar Kooperatifi" ne bağlı otuz tekne bulunuyor.
Tam gün kiralanan teknelerin yanında küçük tur ve altı kişilik
turlar için tekneler mevcut.
En büyüğü 100 kişilik teknelerle 45 dakika süren Simena
yolculuğu sırasında sahildeki tahta iskelelere
yanaşan tekne yolculara kaleye tırmanıp Kekova'nın muhteşem
manzarasını inceliyor fotoğraf çekip çevredeki lahitleri
geziyorlar.
Simena'dan ayrılmadan önce işporta tezgahlarından elişi
dantel, yazma ve deniz kabukları almak da mümkün.
Sahil lokantaları veya kafelerde oturarak ya da yüzerek
vakit geçirenlere de rastlanıyor.
Simena'dan ayrılanlar, tur
boyunca Burç Koyu (Osmanlı dönemindeki ismiyle Top Kalesi
koyu)yüzme molası veriyorlar.
Sığ ve kum plaj, deniz içinden çıkan kükürtlü, çok soğuk
ve şifalı suyu ile de ilgi görüyor.
Çayağzı'na geri dönen turistler, kendilerini bekleyen otobüslere
binerek buradan ayrılırken saat 17:00' den sonra bir başka
keyifli alternatif
turizm başlıyor.
Günlük tur yapan "Şekerci
Boat" kaptanı Ali Şekerci, aileler için kaşık veya kerteze
ile olta balıkçılığına uygun, balığın
bol olduğu yerlere geziler düzenleniyor.
Teknede mangallar yapılıp tutulan balıklar ızgara ateşinde
pişirilirken, arzu edenler için aynı tekne gece de pansiyon
olarak kullanılıyor. Battaniye ve nevresimlerle, güvertede
deniz havasında uyuyan turistlerin çoğunun kamaraya girmek
istemediklerini belirten kaptan Ali, teknede konaklayanlara
sabah kahvaltılı bir hizmet sunuyor.
Gezi-yorum'a Noel Baba ile başlamıştım yine Noel baba
İzlenimlerim ile bitireceğim.
Sabah saat 10.00 civarında Demre’de olursanız başta Ruslar,
İtalyanlar olmak üzere her milletten turistlerin Ortodoksların
otobüs otobüs Demre’ye geldiklerini göreceksiniz. Kaş’dan
Antalya’ya doğru giderken yol boyunca belki 100’e yakın
turist otobüsüyle de yol boyunca karşılaşacaksınız.
Turistler önce yeni Noel Baba heykelinin önünde toplanıyor,
fotoğraf çekiyorlar sonra Noel Baba müzesini gezmeye başlıyorlar.
Burası adeta bir haç merkezi olmuş durumda. Turistlerden
bir çoğu eski Noel baba heykelinin yerine, bu sene konan
yeni Noel Baba heykelini beğenmiyor, “Bizim dinimizle alay
mı ediyorsunuz, bu ne biçim Saint Nikolas” diye bile soran
oluyormuş. Ben de sordum çevrede görevli birine “Malum biliyorsun
burası Müslüman bir ülke bu heykeli daha uygun buldular,
eskisi müzenin bahçesinde duruyor görebilirsin” diye de
ekledi! Müzeye giriş geniş bir meydandan yapılıyor çevresinde
market, hediyelik eşya dükkânları, butikler, otobüs acentesi,
restoran türü dükkânlar, otopark ve park tarafından uzak
ara çevrilmiş.
Üç buruşuk portakalı sıkıp, bir dolardan satanlar, işporta
tezgahlar, Park ta ise iki tane süs heykeli var.
Bunlardan biri küçük bir kız elinde bir sepet, diğeri bir
ayı adam boyu onun da elinde bir küfe. İkisi de beyaz, parkta
duran bu figürlerin ellerinde tuttukları sepetlerine öteberi,
çöp atarlarmış.
Bakmışlar ki derin sepetlerden çöpleri çıkarmak zor oluyor,
boşaltmak için heykelleri her defasında tersine çevirmek
gerekiyor, zor iş, pratik bir çözüm bulmuşlar.
Şimdi lütfen dikkat buyurunuz. Her iki figürün sepet ve
küfesi içini harçla doldurup, beton atmışlar! Ağzına kadar
dolan sepet ve küfeye artık bir şey atmak, figürleri kaldırıp,
taşımak imkânı kalmamış. Biri de gelip harç yaşken ayının
betonlanmış küfesine kalp çizmiş.
Sırası gelmişken konuyla ilgili bir yorum da ben yapayım
istedim. Yetkililere akıl öğretmek gibi olacaksa varsın
olsun.
Milyonlarca Turist Gelsin İstermisiniz?
2007-8-9 iyi ya da kötü
bitti. Bana sorarsanız bu yıl da kaçtı! Neden?
Bu dünyada bir buçuk milyar Müslüman varsa, en az üç-dört
milyar Hıristiyan var mı? Var.
Her yıl Noel kutlarlar mı? Kutlarlar.
Noel Baba'ya inanırlar mı? Evet.
Pekiiii Noel Baba nerede yaşamış? Demre'de
Noel Baba'nın kilisesi nerede? Demre'de
Noel Baba'nın mezarı nerede? Demre'de
Noel Baba'nın kemikleri nerede sergileniyor? Antalya Arkeoloji
Müzesinde Noel Baba sempozyumları nerede yapılıyor? Demre'de
Bu yıl 2010'a girdik, yakında 2011'e girilecek Demre'de
bir iki sempozyum dışında ne gibi etkinlikler var? Koca
bir hiç.
Oysa bu sahip olduğumuz değerler, imkânlar Tanrıdan bize
bir lütuf.
Ne Yapılabilir şimdi de ona bir bakalım.
Öncelikle Gazipaşa'dan Kalkan'a dek Alanya, Lara, Antalya
Kaleiçi, Side, Manavgat, Beldibi, Kemer, Göynük, Tekirova,
Patara, Kaş, Simena, Kalkan Yılbaşında oteller boş değil
mi? Yatak kapasitesi on binlerce turisti ağırlayabilir mi?
Eveeeet. O halde yapılacak iş çok basit.
Noel Baba'nın Demre'li
olduğunu Turizm
Bakanlığı olarak yetkili ağızlardan bir güzel duyur.
İşi sahiplen. Fuarlarda vurgula. Tarihinde bir kere Saint
Nikolas pulu basan PTT'ye talimat ver, yine Noel Baba pulu
bastır, o güzel basılmış pul, Dünya'yı haftalar öncesinden
başlasın dolaşmaya. Koleksiyoncular o pulu edinmeye çalışsın.
Demre’de meydanı bir güzel süsle.
Büyük boy çam ağaçları getir, ampuller, süsler filan tak,
gece olunca aydınlat. Gerekiyorsa geyiklerin çektiği kızak
yap koy. Diskolarda yaptığın gibi suni kar yağdır. Olmadı,
geyik bulamadın, Noel Baba'yı deveye bindir. Meydanın etrafına
veya Noel Baba heykelinin çevresine ray döşe.
Ya kilisenin önünden, ya uzak ara etrafından luna park treni
gibi trenle turist gezdir. Kişi başı bir dolar al. Trenin
başına Noel Baba kıyafetli birini oturt, çanı sallasın arkada
çocuklar, büyükler Noel Baba'nın treninde neşe içinde, güle
güle turlasınlar. Trenden inenlerin çocuklarına Noel Baba
kılıklı biri Yeni Yıl hediyeleri versin.
Su kabağından yapılma Noel Baba kabak bebekleri var. Sar
sarmala yöresel hediyelik diye dağıt. Al sana işsizlere
iş, yöre tanıtımı da cabası. Etrafa haber sal, Yeni Yıl'a
Demre'de Noel Baba'nın ülkesinde girin. Çocuğunuzun, eşinizin,
sevdiklerinizin tutun elinden gelin, Yeni Yılı Demre'de
Noel Baba'nın evinde karşılayın de. Hatta evlenmek isteyenlere
nikah kıyma imkanı yarat. Balayı geçirmelerini sağla.
Her lisanda çeşitli, çarpıcı, akılda kalıcı, cazip sloganlar
hazırla.
Yılbaşı günü TV ler canlı yayında Singapur, Hong Konk, Moskova
Yeni Yıla şimdi girdi diye sırasıyla gösterdikleri zaman,
seni de, Demre'yi de tüm Dünyaya göstersinler. Konuklara
mikrofon tut, canlı yayına bağla. Reklâma bak. Dünya'nın
ilgisini nasıl çeker diğmi?
Demre'de
Yeni Yıl karşılamak ayrıcalık değil mi? Deniz suyu 16–17
derece isteyen Yeni Yılı denize girerek de karşılayabilir
dedin mi, Demre sahili binlerce insanın aynı anda denize
girdiği plaja dönmez mi?
Noel Baba mayo satışları tepe yapar. Bu anı fotoğraflayanlar,
kameraya çekenler, uzakta ki dostlara bu anı gönderenleri
düşün.
Patlat havai-fişekleri gökyüzünü boya, renk ahenk lazer
show yap, gökyüzüne lazerle Noel Baba yüzü çiz.
Ne bileyim ben, yap işte bir şeyler. Kaz gelecek yerden
tavuk esirgeme. Gelecek yıl ziyaretçiler katlanarak artar.
Otellerin aşçılarına yeni yıl mönüsü yaptır. Hindiler pişir.
İstersen Demre’ye bir kilometre açık büfe kur. Tam balık
mevsimi Noel Baba balıkçıydı de. On bin kişi gelirse, bu
on bin çipura balık demek, on bin kahvaltı demek, en az
on bin şişe içecek demek...
Bir yer göster, isteyen olursa satacağın çam ağaçlarını,
çam fidelerini satın alıp oraya diksinler, fıçı içinde diktir
ki, yarın öbür gün burada benim ağacım var diyen olursa,
icabında ver eline plastik fıçı içinde ki ağacını, güle
güle gönder.
Saint
Nikolas Kilise Müze girişi zaten paralı, bol bol giriş ücreti
kazan. Gelen turistlere Noel Baba elbisesi sat, Noel Baba
çizmesi sat, ucu pon ponlu şapkasını sat, sakalını, bıyığını
sat, çanını sat.
Kazan kazan kazan.
Dev tombala çekilişi düzenle, mikrofonla çekiliş yap, heyecan
yarat. Yeni yılın ilk ayının ilk haftası yani ilk pazarı,
Selçuk'ta Deve Güreşi festivali yapılıyor. Noel Baba için
gelenleri Festivale ve buna bağlantılı olarak, Meryemana
Kilisesine götür hacı yap. Bu sayede konaklama gün sayısını
artır. Ocak ayına bu sayede doluluk oranı yüksek başla.
Noel Baba mezarı, kilisesi, şusu busu bir başka ülkede olsaydı,
mesela İsveç'te Norveç’te ne bileyim Amerika'da Rusya'da
millet neler neler yapardı, Rio festivali gibiağzımız açık
seyrederdik.
Daha ne diyeyim...?
|