GEZİYORUM
Temiz deniz, temiz
kum, temiz havasıyla kendi halinde bir tatil köyü. Erikli
|
Saroz
kıyısında yer alan bu sakin tatil köyü, İstanbul’a yakınlığı,
ulaşım kolaylığı, planlı yerleşimi Ege, Akdeniz’e oranla
ekonomik tatil imkânı ile cazibesini artırırken kafa
dinlemek isteyenlerin, sakinliği seven orta yaş üstü
ailelerin tercihi olmuş.
Erikli Köyü denizden yaklaşık 2 km yukarda kurulmuş.
Yaz kış yaşayanlar, tarımla uğraşanlar, dükkânlar Erikli
sahiline tepeden bakıyorlar.
Ben
de önce Erikli sahilinin genelini görebileceğim yüksek
bir açıdan gideceğim yerleri fotoğrafladım. Geniş kumsalın,
hep kahverengi görünen kuş gölünün, lacivert denizle
ve Gelibolu Yarımadasıyla kucaklaşan, etkileyici coğrafyaya
sahip panoramasını hayranlıkla izledim.
Daha sonra sahile en fazla iki, üç katlı binaların,
yazlıkların yer aldığı planlı kurulmuş ve oldukça geniş
düşünülmüş asfalt kaplı sokakların arasından denize
yaklaştım.
Genelinde sakin, araç trafiğinden arınmış gürültüsüz
ortam rahat düşünüp, rahat hareket etmenizi sağlıyor,
telaşa
kapılmadan günün tadını çıkarabiliyorsunuz. Turiste
alışık, kibar, yardımsever esnaf ve insanlarla karşılaşıyorsunuz.
Özellikle otellerin bulunduğu sıra sonrasında sahil
yolu olmadığı için yürüyüş ve araçlar sahile paralel
bir arka sokağı kullanıyorlar. Dolaysıyla otelden çıkıp
denize geçmek için karşıdan karşıya geçilmiyor. Bu da
Erikliyi, Ege Akdeniz’in birbirine benzetilen diğer
gözde tatil merkezlerinin birçoğundan farklı kılıyor.
Kamuya açık, ücretsiz, geniş kumsala plaj malzemeleri
ile gelen aileler, gün boyunca denizden esen serin ve
temiz havanın etkisiyle bunalmadan, dinlenebiliyor,
toz yapmayan, vücuda
yapışmayan özellikli kumun ve denizin şifalı minarelerinden
yararlanıyorlar. Biraz hareketlilik ise iki büyük otelin
çevresinde yaşanıyor. Denize karşı çay bahçelerinde
oturanlar, kumsalda plaj voleybolu oynayanlar, su bisikletine
binip pedal çevirenler, otel önünde ayrılmış olan yer
yastıklarına uzananlar, renkli görüntülerin oluşmasını
sağlıyorlar.
Erikli sahilleri Saroz körfezinin özelliklerini taşıdığı
için hiçbir zaman kirlenmiyor. Rüzgâr değişken olup
çeşitli yönlerden estiği için, deniz lodosta getirdiğini,
poyrazda götürüyor, bu şekilde hep temiz kalıyor.
Bu kadar rüzgâr eserde surf yapılmaz mı diyecek olursanız,
Erikli de her yıl sörf turnuvası düzenleniyor. Surf
meraklıları doğaya karşı mücadelenin zevkini çıkarıyorlar.
Denizin
berrak ve temizliği nedeniyle Saroz Körfezi ve Erikli
sahilleri su altı dünyasına meraklı balıkadam ve dalgıçları
da kendine çekiyor. Yıl boyunca Mart-Kasım arası daha
yoğun olmak üzere dalış için gelen çeşitli balık adam
kulübü üyeleri hem dalış yapıyor, hem hafta sonu konaklamalı
tatil yaparak bakir kalmış sularda stres atıp balık
avlıyorlar. Önceki yıllarda ki kadar olmasa da deniz
ürünleri bakımından zengin sayılabilecek Saroz körfezinin
Erikli sahilinde amatör balıkçılar da oltalarına, çaparilerine
takılan istavrit, uskumrularla, balık tutmanın zevkine
varıyorlar. Barbunya, lüfer, mercan, karagöz, kefal,
ahtapot yöresel balık türlerinin başında geliyor. En
makbulü hangisi derseniz Saroz Levreği cevabını, herkes
düşünmeden, bir nefeste söylüyor.
1992–93 yıllarında otellerin restoranlarında balık resmi
çekmek istediğimi belirttiğim zaman balık teşhir tezgâhlarında,
buzdolaplarında duran bir karışımdan büyük barbunyaların
yanında iri ıstakozlardan da birer tane gösterirler.
Günümüzde
artan beş yıldızlı oteller, lüks restoranlar ve meraklılar
sayesinde artık eskisi gibi iri ve turistik sayılacak
balıkları görmek mümkün olamıyor.
Yine de Erikli girişinde yaz boyunca hizmet veren balık
dükkânı ve sokakları dolaşan seyyar balıkçılar, günde
bir kere saat 09.00 da gelen balıkçı teknesi, yazlıkçıların
balık ihtiyacını karşılıyor.
Eriklinin en eski iki otelinin arka tarafında yer alan
yazlıkçıların ihtiyaçlarını karşılayacak dükkânlardan,
marketlerden kurulu çarşı, çarşının çevresinde dinlenme
üniteleri, çocukların hoplayıp zıplayıp enerjilerini
boşaltacakları, hoşlarına gidecek türden oyun alanları,
ağaçlar altında oldukça geniş çadırlı kamp sahası ve
otopark yer alıyor.
Erikli
Köyünü geçip bir de daha ilerde ne var ne yok derseniz.
Tepeyi aşıp manzaralı yolda Yayla Sahili yönünde ilerlerken
karşınıza yeşil bitki örtüsü devamında uzanan davetkâr
deniz, birbirinden güzel koylar, bu koyları ve denizi
seyredebileceğiniz bakir yol kenarı sahalar, çadır alanları
ve Danişment Orman Kampı çıkıyor. Başta Edirne, Keşan
olmak üzere günübirlik gelenler, atık olmayan, temiz
denize en ekonomik yoldan girme imkânı buluyorlar.
Balıkçıl kuşların, pelikanların, flamingoların beslenme,
barınma amaçlı ziyaret ettikleri Erikli tuz gölü fotoğraf
severler için ilginç olabilir.
Erikli kış aylarında ise kar ve yağmur bakımından sert
geçiyor, şiddetli yağış alıyor.
|