GEZİYORUM
İstanbul'a en
yakın, en küçük, en ekonomik
ve en şirin adalardan ilki olan KINALIADA
Ege Akdeniz kıyılarına gidemeyen zamanı kısıtlı olanlar
için günübirlik tatil zevki sunuyor. Kınalıada’nın avantajları
öylesine çok ki gençlerin, yazlıkçıların ilk tercihlerinin
başında geliyor.
Özellikle adanın küçük oluşu nedeniyle bir boydan bir
boya yürüyerek yarım saatte ulaşabiliyor, etrafını yürüyerek
dolaşabiliyorsunuz. Adada fayton ve motorlu araç olmadığı
için trafik derdi, gürültüsü, at kokusu, bulunmuyor. Gideceğiniz
yere ya yürüyor, ya da bisiklete biniyorsunuz. Havası
temiz, esintili, manzarası güzel, huzurlu ve güvenli.
Ermeni cemaati ve Türkler nüfusun büyük kısmını oluşturuyor.
Tarihi konakları, bakımlı bahçeleri, begonvillerle bezenmiş
tertemiz palmiye ağaçlı sokakları adaya hayran kalmanızda
önemli rol oynuyor.
|
Kınalıada’nın en büyük özelliklerinden biri de adanın
her yerinden denize girilebiliyor olması. İlk tercihler
arasında iskelenin sağı ve solunda kıyı boyunca uzanan
Belediye Halk Plajları geliyor.
Bu sahilde Beş veya 10 TL ödeyerek şezlong ve güneş şemsiyesi
kiralıyor, gün boyu deniz ve İstanbul’un Bostancı, Maltepe
sahil manzarasına karşı güneşten ve denizden istifade
edebiliyorsunuz. Daha kapsamlı plaj, yüzme havuzu isterseniz
bu defa adanın tam arka cephesinde yer alan Ayazma Sunset
veya Belediye Halk Plajlarına gidebiliyorsunuz.
|
Kınalıada’nın Marmara’ya bakan yüzünde yer alan Ayazma
Sunset, konuklarına hem havuz, plaj, duş, kabin hem de
restoran, müzik yayını hizmeti veriyor. Tekne sahipleri
de İstanbul’dan gelince, bu durgun korunaklı koyda demirliyorlar.
Kınalıada’nın en canlı ve hareketli yeri iskele çevresi.
Kalabalık plajlar, tüm restoranlar, kafeler, marketler,
dondurmacılar, pizzacı, kebapçı ve büfelerin, hediyelik
eşya tezgâhların hepsi bu mevki boyunca sıralanmışlar.
Bu canlı işlek bandın bir başında Boncuk Restoran, diğer
başında Kınalıada Su Sporları kulübü yer alıyor.
Adanın pazarı Salı günleri kuruluyor, marketlerde de günlük
en kaliteli sebze meyveler bulunuyor.
|
Kınalıada’da yaşam
Adaya günübirlik geliyorsanız, yaz mevsiminde genellikle
iskele boyunca uzanan tezgâhlardan bir kitap, fırınlardan
marketlerden atıştırmalık bir şeyler alıp veya beraberinizde
getirdiklerinizle gün boyu zaman geçireceğiniz plajlardan
birine doğru yol alıyorsunuz. Kınalıada’nın arka yüzünde
bulunan plajlara gidecekseniz ya Panagia Manastırına doğru
asfalt yokuştan tırmanıyorsunuz. Burada defalarca yangın
geçiren ve rüzgâr nedeniyle çabuk ilerleyebilen orman
yangınlarına karşı anında müdahale için her gün itfaiye
aracı bekletiliyor. Aynı zamanda mesire yeri olan yüksek
tepeden adanın manzarasını, etrafı seyrederek patikadan
aşağı doğru inince sahile ulaşıyorsunuz.
Burada plajların yanı sıra bulunan boşluklardan da kendi
başına ücretsiz denize girenler görülüyor.
Yokuşu tırmanmak istemeyenler, sahil yolunu yürüyerek
veya saati beş on TL’den kiraladıkları bisikletlerle plajlara
ulaşabiliyor, adayı turluyorlar.
Adada kalanlar genellikle yıllardır birbirlerini tanıyan,
aynı tarihlerde adaya gelip, aynı tarihlerde sezonu kapatan
kişiler oldukları için günübirlikçiler adadan ayrıldıktan
sonra ada akşamlarında sahil kafelerinde oturuyor, sohbetler
ediyor, erken kalkanlar balık tutmaya açılıyor, istavrit,
kefal, kırlangıç, mezgit tutuyorlar. Gençler ise, basketbol
sahası, diskotek, internet kafeler arasında zaman geçiriyorlar.
Birçok tatil merkezinde olduğu gibi Kınalıada’da mevsim
okulların kapanmasıyla beraber Haziran ayında başlıyor,
Eylül sonunda kapanıyor.
|
Gezilip Görülecek Yerler
Sirakyan İkiz Evleri
Kınalıada iskelesinde bulunan Sirakyan İkiz Evleri Osmanlı
dönemi olup İzkon Sirekyan tarafından yaptırılmış, adanın
en zarif estetik evlerinden. Mimarı Avedisyan Kalfa, yapıyı
üç katlı, onbir odalı bahçeli ahşap ev olarak tasarlamış.
Metamorfoz (Başkalaşım) Manastırı
Manastır,
sürgüne gönderilen ünlü isimlerle ünlenmiş. Bu sürgünlerden
ilki 803’de Ermeni Generali Bardenestir. Daha sonra 811’de
İmparator I. Mikael ve ailesi de General Leon tarafından
sürgün edilmiş. Mikael 840’da Kınalıada’da ölmüşve manastır
mezarlığına gömülmüş. Ermeni I. Romonus Lecapenus da 944’de
oğulları tarafından buraya sürgün edilmiş. Manastıra ayrıca
ünlü komutan Romanus Diyajen de 1071 Malazgirt Savaşında
yenilgiye uğradığı için sürgün edilmiş ve 1072’de burada
ölmüş.
|
Kınalıada Camii 1964
Kubbesiz üçgen çatı örtülü modern soyut formda, son derece
farklı çağdaş görünüme sahiptir.
Kubbesi olmayan caminin minaresi de klasik camilerden
farklı olarak camiye bitişik değil, camiden bağımsız şekilde
ve caminin çatısı gibi üçgen formda inşa edilmiş. Cami
renkli camlarla süslenmiş, modern duvarlarla çevrilmiş.
Mimarı Başar Acarlı – Turhan Uyaroğlu. Kınalıada’da diğer
tarihi yapılar arasında Taşçıyan Köşkü, Ermeni Gregoryan
Kilisesi, Nersesyan Okulu, Rum Ortadoks Kilisesi ve çeşitli
konaklar bulunuyor.
|