GEZİYORUM
364 Gün
Rüzgarlı, Bir Gün Esintili
!
Manyas Gölü ve Kuş Cenneti
Gölün yapısı ve özelliği nedeniyle birçok zoolojist için
eşi bulunmaz bir laboratuar. Marmara Bölgesi'nin tektonik
çukurlaşma alanları içinde yer alan Manyas Gölü güneyden
gelen Kocaçayla beslenen ve Kuzeydoğudaki "Kuş Cennet"
ile Türk turizmine önemli katkı sağlayan bir göl. Ağaçlık
ve sazlık bölümde Mart ayı başından itibaren gelen kuşların
kuluçkaya yattığı göl, 1938 yılında İstanbul Üniversitesi'nden
Zoolog Prof. Dr. C. Kosswing tarafından keşfedildi. O
tarihten beri devamlı kontrol altında tutulan bölge, önce
kuş cenneti sonra da milli park ilan edildi.
Mart ayında gölün Kuzeydoğu ucunda kuluçkaya yatan kuşlar,
ağaçların gövdelerini saran sular nedeniyle yüksek dallarda
kendilerini güvende hissederek yavruluyor.
Mayıs ayında yumurtadan çıkan yavrular, Temmuz' da uçmaya
başlıyor.
Mart-Temmuz, Eylül-Ekim kuş gözlemek için ideal dönemlerden
sayılıyor. O dönemlerde 200' ü aşkın kuş türünü izlemek
mümkün olabiliyor. Kuş Gözetleme Kulesi'nden ilkbaharda
Karabatak, Beyaz pelikan, kaşıkçı kuşları, saz bülbülleri,
çulha kuşu, bakır kargası, Kış aylarında ise en çok ördekler
izlenebiliyor.
Bölgenin bir özelliği de Manyas'ta kuluçkaya yatmış kuşların
beslenmesini bir başka sulak alan olan Uluabat Gölü'nden
sağlıyor. Göçmen kuşların, Manyas Kuş Cenneti'ne gitmeden
önce mola verip dinlenme amaçlı olarak da kullandığı Uluabat
Gölü ne denli iyi korunursa, Manyas Kuş Cenneti'nin kuş
zenginliği o derece artacağı belirtiliyor.
Manyas Gölü Milli Park bölgesi de ki sık bitki örtüsü
içinde sulak bölgede yapılmış olan ahşap teraslarda Pelikan
kuşları toplu olarak yaşıyorlar. gölün karadan ulaşılmaz
bazı yerlerinde bilim adamlarının takip yapabilmesi için
ahşap kuş gözlem istasyonları bulunuyor.
Manyas, Dalyan, Uluabat üçgeni içinde dolaşan kuşların
yanı sıra gölün sahilinde hatta elektrik direklerine bile
yuva yapan leylekleri ve birçok kuşu canlı olarak görmek
mümkün.
Avrupalı uzmanların A sınıfı diplomayla ödüllendirdiği
kuş cenneti Manyas, Evliya Çelebi'nin gezi notlarında
ise şöyle yer alıyor.
"Suyu hayat vericidir. Vahşi kuşlarla doludur. Her gece
kaz ve kuğu sesinden, kanat şakırtısından Manyas sahrası
titrer."
Mayıs ayında kuşlar korosunu dinleyebilirsiniz!
Gölde tombul pelikanlar, boz martılar eşlerine yuva yapan
kılıbık çulha kuşları, prenses edalı beyaz balıkçıllar
mevsimin ilk göçmen kuşlarından sayılıyor. Balıkçıl ve
kaşıkçı kuşları, çeltikçi, saz bülbülleri, yaz boyu sürecek
konserlerine bu gölde devam ederken, seremoniye mayıs
ayında yavrular da katılıyor ve Manyas inanılmaz bir "
Kuş Korosu”na sahne oluyor.
Sonbahar' da güneye göç eden leylekler gölün batı kıyılarında
soluklanırken, tercihi kış olan pelikanlar, yaban kazları,
tahtalı güvercinler ve kuğular ancak uzaktan görülebiliyor.
Son kafile olarak turnalar da geçip giderken cennet, artık
su tavukları ve sakarmekelere kalıyor. Gün batımın da
bulutlar halinde ördek sürüleri, geceleri ise cüce baykuşun
kısık sesli ıslıklar.
Manyas Gölü kenarındaki göçmen kuşları ve kuşların konak
yerlerini korumak, zengin kuş çeşitlerini ve güzel manzarayı
meraklıların ve ziyaretçilerin hizmetine sunmak amacıyla
Manyas kuş gölü’nün kuzey doğu sahilindeki 52 hektarlık
alan 1959 yılında Milli Park ilan edilmiş. 1975 yılında
Milli Park alanı 64,1 hektara çıkarılmış.
Kuşcenneti Milli Parkı’nda tespit edilen 266 türden 66’sı
her yıl düzenli olarak kuluçka yapıyor, 22 türü bazı yıllar
kuluçka topluluğuna katılırken, geri kalan 178 tür ise
göç esnasında Milli Park’a uğruyor.
Milli Park Kuş Cenneti’ndeki kuş türlerinin ve yörenin
faunasını oluşturan canlıların sergilendiği Müze, çeşitli
bölgelere yerleştirilmiş beş ayrı kameradan kuşların izlendiği
Kuş Gözlem Merkezi, Hatıra Eşya Satış Reyonu, Kuş Gözetleme
Kulesi, Gezinti ve Dinlenme Alanları ile ziyaretçilere
hizmet veriyor.
Bilim adamları, balık ölümlerine karşı periyodik zamanlarda
göl suyundan örnekler alarak Manyas Gölü için yaptıkları
kirlenme analizlerini titizlikle sürdürüyorlar.
|