GEZİYORUM
Oymapınar
Baraj Gölünde Yeşil Cennete Giriş Bir Lira!
Cennete giriş bir lira! Üzerinize yıkılacakmış gibi her
yerden yukarı doğru fışkıran binalardan, betona yenik düşen
şehirlerden, üst geçitlerden, alt geçitlerden siren seslerinden,
sıkış sıkış ulaşım araçlarından, trafikte beklemekten, TV’den
bıkıp usandıysanız hiç olmazsa tatilimde bir güncük olsun
bunların hiç birini görmeden doğa ile baş başa kalıp suya,
yeşile doyayım diyorsanız, Antalya Manavgat’a gidiyoruz.
Manavgat dediğime bakmayınız, ünlü Manavgat Şelalesi de
günümüzde büyük değişim içine girmiş görünüyor. Şelalelin
küçük bir kısmı ziyarete açık, geri kalanı Manavgat ilçe
merkezinde, yollarda, kaldırımlarda olduğu gibi mesire alanı
da 2016 Haziran ayı itibariyle taş döşeniyor. Var olan kafeler
tadilat halinde içeri kimseler sokulmuyor.
Yol boyunca araçlarını bırakanlar şartlara uymak üzere şelale
önünde kısıtlı alanda fotoğraf çektiriyor ya da yolun karşı
tarafında ki şelaleden uzak bahçelerde yorgunluk atmaya
nefes almaya çalışıyorlar.
Manavgat Şelale suyunda bir değişiklik yok, aynı renk, aynı
debi, aynı yükseklikten akmaya devam ediyor. Biz şelaleyi
kendi haline bırakıyor yola devam ediyoruz. Hedefimizde
Oymapınar su toplama havzası var, yani baraj gölüne gidiyoruz.
Karşımıza ilk çıkan antik bir taş köprü Naras Köprüsü, fakat
biz beton köprüden geçiyor tarihi taş köprüye uzaktan bakıyoruz.
Manavgat Şelale suyunu besleyen kollar üzerinde yol boyunca
su kenarı kafeler, kır lokantaları hem kendileri hem de
uyarı levhaları tüm cazibeleriyle yer alıyor. Hepsinde ağaç
gölgesi, su sesi, yöresel lezzetler var, yola devamla önce
sağımızda oldukça geniş çaplı bir ağaç gövdesine yapılmış
bir hayrat, sonra Manavgat Belediyesi’nce kişi başı bir
lira ücret alınan Oymapınar Baraj Gölü sahasına giriyoruz.
Barajın su tutan setini gördüğümüz anda bir başka köprü
ile suyun karşı tarafına geçiyor sola kıvrılan yoldan rampayı
tırmanmaya başlıyoruz.
Bu noktadan itibaren baraj alanı içinde göl kıyısına geliyor,
kayalara oyulmuş bir tünel içinden geçerek göl seviyesinde
göl ile ilk tanışmamızı sağlıyor, suyun rengini, çam ağacı
kokulu havayı ciğerlerimize çekiyoruz.
Oymapınar Gölünün bu bölümü adeta ziyaretçilerin akınına
uğruyor, araçlarından inenler etrafta koşuşturup mutlu yüzlerinin
fotoğraflarını çekiyor, yollarına devam ediyorlar.
Zaman kısıtlı ve değerli, akşam olunca girişler kapatılıyor,
baraj çevresinde kimsenin kalmasına izin verilmiyor. Konaklama
tesisi, kamp sahası da bulunmuyor.
Bölgede yapılacak tek şey ya saat 10.30’da iskeleden kalkan
ve baraj gölünün çeşitli yerlerine uğraklı tam gün yemekli
yeşil kanyon turuna katılmak ya da saat 13.30 da kalkacak
olan turun ikinci bölümüne yemek sonrası iştirak etmek.
Yeşil Kanyon Turu
Taş tüneli geçtikten sonra başlangıç noktası iskelesi bulunuyor.
10.30 kalkışı ile ilk durak küçük kanyon görülüyor sonra
platformda yüzme molası veriliyor.
Öğlen restorana dönüp yemek yeniyor, yemek sonrası ada benzeri
yerden içeri girmeye başlayıp yedi kilometre devam ederek
suyun yer altı kaynaklarıyla fokurdayarak beslendiği yerde
şelale görülüyor. Dünyanın 8. Büyük ancak botla gidilebilen
kanyonlu, Doğa ve Manzara turu olarak tanımlanan yeşil kanyon
turu için, her şey dâhil kişi başı 90 TL ödeniyor.
Sabah etabını kaçıranlar için II. Mola yeri restoranların
iskelesinde öğlenden sonra ki tura katılmak için 11.45’de
restoran iskelesinde olmak gerekiyor. Büyük Kanyon periyotlu
kanyon çıkışında yarım saat yüzme molalı etap saat 16.00’da
sona eriyorTekneler restoran sahiline bağlanmak üzere yolcuyu
indirip geri dönüyorlar, aracınız burada park edildiyse
siz de bu dönüşe katılabiliyorsunuz.
Göl turunda yüzme molası verilen yerler, kanyon, şelale
ziyaretleri yapılıyor, araç kullanma zorunluluğu olmadan
yeşillikler arasında bir oraya bir buraya püfür püfür bir
havada geziyorsunuz.
Tekne
turunun kalkış saatini kaçırdıysanız, zamanı programınıza
uymuyorsa bu defa göle paralel uzanan yegâne yoldan aracınızla
sabırla ve yavaşça ilerliyor, sahile bağlı tekneleri daha
gelmeden gördüğünüz yerde park ediyor, göle yüksekten bakan
restoran kafede yemek yiyor veya çay kahve içebiliyorsunuz.
Ne var ki C tipi Mesire Yeri Statüsü içinde bulunduklarını
belirten işletmeciler, Almanlar bira, Fransızlar şarap istemelerine
rağmen restoran ve teknede alkollü içki servisi yapılmıyor.
Yolun başında baraj gölüne çıkarken köprünün solunu kullanmıştık
şimdi sağına doğru gidilirse başka başka restoranlar ve
kır lokantalarında yemek yeme, yüzme imkanı bulunabiliyor.
|